Yaradılış teorisi ile Türkiye yüzyılına

Milli Eğitim Bakanlığı, eğitim müfredatını değiştiriyor. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, tarikat ve cemaatlerle protokol yapmakla yetinmemiş anlaşılan. Din devletinin taşlarını döşemek için müfredattan bilimsel olanı ayıklamakla meşgul!...

Milli Eğitim Bakanlığı, eğitim müfredatını değiştiriyor. Yeni müfredat sözüm ona “bilimden vazgeçilmeden”, “milli manevi değerler de göz önünde bulundurularak” hazırlanacak!

Ama biyoloji konusundaki müfredata dair yapılan açıklama, MEB’in Evrim Teorisini tümüyle müfredattan çıkartacağını ve biyoloji eğitiminin yaradılış teorisi üzerinden verileceğini ilan ediyor! Açıklama şöyle:

“Canlıların varoluşuyla ilgili doğruluğu ispatlanamamış teoriler olmakla birlikte, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında geliştirilen biyoloji dersi programıyla yürütülen eğitim, öğretim süreçlerinde yaratılış teorisi benimsenmektedir.”(Aktaran: Ayşe Alan, Birgün Pazar, 24.3.2024).

Böylece Evrim Teorisi, “İspatlanamamış teori” olarak müfredat dışında bırakılıyor. Peki yaratılış “teorisi” ispatlanabilmiş mi? Canlıların, doğanın ve dünyanın bugünkü haliyle, “mükemmel bir tasarımla” yoktan var edildiğini ispatlayan herhangi bir bilimsel çalışma var mı? Tabii ki yok. Yaradılış “teorisi” çalışmaları, tümüyle ve sadece Evrim Teorisi’nin yanlışlanmasına odaklanmıştır. Bilimsel bir teori değildir, zira yanlışlanabilir değildir. Dinsel bir inancın bilimin yerine ikame edilmeye çalışılmasıdır. Dinsel inançlar ise sorgulanamaz, deneyle sınanamaz, yanlışlanamaz.

21.yüzyılın Türkiye’sinde devlet okullarında öğrencilere, doğanın değişmez olduğu, canlıların evrimleşmediği, “Biyolojik olayların bir plan ve programın gereği olarak ortaya çıktığı,” “ kainat ve içindeki canlı cansız tüm varlıklarda mükemmel bir denge ve düzen bulunduğu” gibi temeller öğretilecek! (MEB’den aktaran A. Alan. ayy.)

12 Eylül askeri darbesinden sonra, müfredatta Evrim Teorisi’nin yanında “yaratılış teorisine de yer açalım” diyerek başlayan dönüşüm, nihayet Evrim Teorisi’ne kapıyı kapatıp, tüm biyoloji eğitiminin “mükemmel tasarım” fikrine uydurulmasıyla tamamlanıyor.

Oysa, doğanın hiç durmadan değiştiği, canlıların aralıksız evrimleştiği, doğaya uyum sağlayan türlerin devam edip, diğerlerinin yok olduğu, bugünkü biyoloji biliminin tartışılmaz derecede ispatlanmış bilgileri arasındadır. Gezegenimiz bugünkü haliyle var olmadı, kıtaların yeri milyonlarca yıl içinde büyük kaymalar sergiledi. Canlılar bugünkü türlerden ibaret değildi; on binlerce canlı türü tükendi, ya da başka türlere doğru evrimleşti. Dinozorlar, örneğin, bugün neredeler?

Yaradılış söylenceleri bu sorulara yanıt veremezler. Vermeye de tenezzül etmezler. Doğanın değişmezliği onlara deneyin ve bilimin değil dinin verdiği mutlak bir belirtidir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın “yeni müfredatı” Evrim Teorisi’ni dışarıda bırakıp onun yerine “mükemmel tasarım” geçirdiğinde, artık Türkiye’de biyoloji eğitiminden söz dahi edilemez. Zira Evrim Teorisi’ni anlamadan bugünkü biyolojiyi asgari seviyede dahi anlamak mümkün değildir.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, tarikat ve cemaatlerle protokol yapmakla yetinmemiş anlaşılan. Din devletinin taşlarını döşemek için müfredattan bilimsel olanı ayıklamakla meşgul!...


Alp Altınörs: Çevirmen, yazar, siyasal iktisatçı, düşünce işçisi. İngilizce, İspanyolca ve Rusça dillerinden çeviriler yapmakta ve bu dillerde araştırmalar yürütmektedir. "İmkânsız Sermaye- 21. Yüzyılda Kapitalizm, Sosyalizm ve Toplum" adlı kitabın yazarıdır. Uluslararası siyasal iktisat, uluslararası ilişkiler, filoloji ve tarih disiplinlerinde; SSCB, Çin Halk Cumhuriyeti ve Osmanlı İmparatorluğu tarihi, sosyalizmin sorunları ve 19. Yüzyıl Rus edebiyatı üzerine pek çok makalesi ve çevirisi bulunmaktadır. TED Ankara Koleji Lisesi'ni ve Eskişehir Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi'ni bitirmiştir. 2008 yılında İstanbul'da kurulan Nazım Hikmet Marksist Bilimler Akademisi'nin koordinatörlüğünü yürütmüş siyasal iktisat dersleri vermiştir. 2014-2016 yıllarında HDP Merkez Yürütme Kurulu'nda yer almıştır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Alp Altınörs Arşivi