HDP'den rapor: Yoksulluk toplumun büyük çoğunluğuna dağıldı

HDP'den rapor: Yoksulluk toplumun büyük çoğunluğuna dağıldı
Halkların Demokratik Partisi'nin hazırladığı 'Yoksulluk Raporu'nda Türkiye'de ekonomik krizin derinleştiği belirtilirken, çözümün HDP'nin Yeni Yaşam Ekonomisi'nde olduğunu vurgulandı.
Manşet fotoğrafı: Altan Sancar

ARTI GERÇEK - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ekonomi Komisyonu üyeleri Necdet İpekyüz ve Erol Katırcıoğlu, hazırlanan "Yoksulluk Raporu"nu Meclis’te düzenledikleri basın toplantısıyla açıkladı.

2008 küresel ekonomik krizin, kapitalizmin yoksulluğu azaltmada başarısız olduğunu vurgulanan raporda, "Bu krizle birlikte yoksulluk toplumun büyük çoğunluğuna dağılırken, zenginlik nüfusun cüzi bir kesiminde toplanmaya devam etmiştir" denildi. 
 
AKP iktidarının sosyal yardımlar üzerinden yoksulluğu yeniden üreten politikaları esas aldığını belirten HDP, "Türkiye’de yoksulluk giderek artmış ve yönetilemez duruma gelmiştir" ifadelerine yer verdi. AKP iktidarının yoksulluğu bitirmeye yönelik politikalarının olmadığı bir kez daha raporunda söyleyen HDP, "Yoksulluk ekonomik krizin Türkiye’nin gençlerine, kadınlarına, işsizlerine, işçilerine yaşattığı kara kıştır!" dedi. 

Halkların Demokratik Partisi'nin hazırladığı 'Yoksulluk Raporu'nda Türkiye'de ekonomik krizin derinleştiği belirtilirken, çözümün HDP'nin Yeni Yaşam Ekonomisi'nde olduğunu vurgulandı.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Bakan Selçuk, "2003 yılında 2,5 milyon aşırı yoksul vatandaşımız varken şimdi bu rakam sıfıra indi" sözleri hatırlatılan raporda, "Türkiye’de mutlak yoksul sayısı 10 milyona ulaşmış, yoksulluk ve açlık riski altında olan nüfus sayısı 30 milyona varmıştır. Türkiye’de çalışanların büyük çoğunluğu asgari ücretin altında veya civarında ücretle çalışmaktadır ve asgari ücret rakamı 2324 TL; açlık sınırı 2439 TL; yoksulluk sınırı ise 8437 TL’dir. Yani genel yoksulluğa eklenmiş, kapsamlı bir çalışan yoksulluğu söz konusudur" denildi. 

'KIT KANAAT GEÇİNME'

KONDA’nın araştırmasına göre; Ekim ayında 'kıt kanaat geçinme' oranı yüzde 53' iken ‘geçinemediğini veya ödemelerini yapamadığını’ belirtenlerin oranı bir ayda yüzde 22’den yüzde 28 seviyesine çıkmıştır.


TÜİK verilerine göre; yoksul sayısı 2017 yılında 10 milyon 622 bin kişi iken 2018 yılında, nüfus artışından daha hızlı yüzde 4,4 oranında artarak 11 milyon 91 bin kişiye çıkmıştır. Bugün ise 30 milyon insan yoksulluk ve açlık riski altındadır. 

Derin Yoksulluk Ağı tarafından yapılan çalışmaya göre; hanelerin düzenli giderleri içerisinde kiranın hanelerin %64’ü için, gıdanın hanelerin %99’u için, bebek ihtiyaçlarının hanelerin %49’u için, fatura ödemelerinin hanelerin %93’ü için, kredi borcu/borçlarının ise %27’si için düzenli gider olduğu ortaya çıkmıştır. Çalışan kişilerin ise yalnızca %17,9’u düzenli bir işe sahip olduklarını belirtmişlerdir. Ayrıca çalışmaya göre pandemi döneminde gıdaya erişim ile ilgili yurttaşların %7’si bir şeyin değişmediğini, %53’ü daha fazla öğün atladığını, %49’u bazı besin gruplarına hiç ulaşamadığını, %14’ü hiç gıdaya erişemediğini belirtmiştir. 
    
TÜİK’in Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması sonuçlarına göre; 2019 yılında Türkiye nüfusunun %26,3’ü belirtilen ihtiyaçların en az dördünü karşılayamayarak ciddi bir maddi yoksunluk yaşamıştır ve bu olumsuz tablo artarak devam etmektedir. Bu oran, 2018 yılında %26,5 olarak gerçekleşmiştir. 

TÜİK’in 11 Eylül 2020 tarihinde yayınladığı Türkiye Gelir Dağılımı ve Yaşam Koşulları Araştırmasına göre; Türkiye’de Gini Katsayısı 2018 yılında 0,408 iken 2019’da 0,013 azalarak 0,395 olmuştur. 

Türkiye’nin Dünya Sefalet Endeksi’ndeki performansına bakıldığında ise gerileme yaşadığı görülmektedir, 2014 yılından bu yana sırlamada gerileme yaşadığı gözlemlenmektedir. Rapora göre, Türkiye 2013 yılında 32,7 puan ile 108 ülke içerisinde 13. sırada yer alırken, 2014 yılında endeks puanı 29,4’e ve liste sırası 22’ye gerilemiştir. 2019 yılında ise 50,6 puan ile 95 ülke arasında 4. sırada yer almıştır. 

'BÖLGESEL YOKSULLUKTA UÇURUM ARTIYOR'

Bölgesel yoksulluğun arttığını ortayan koyan raporda, " 2015 yılında Kürt Sorununun demokratik çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesi süreci terk edildiğinden beri en az 50 bin esnafın kepenk indirdiği bilinmektedir. TESK Kasım/2020 verilerine göre, Türkiye toplamında 1.984.257 esnaf bulunurken bölgedeki 23 ilde, 303,628 bin esnaf vardır ve bu toplam esnaf sayısının yalnızca %15,3’üne tekabül etmektedir. Esnaf sayısının nüfusa oranı en düşük il 1,01 ile Şırnak’tır. Sadece bu rakamlar dahi üretim altyapısının yetersiz olduğu bölgede iktisadi etkinliğin ne kadar kısıtlı olduğunu bize göstermektedir. 

İktisadi etkinliğin kısıtlılığının yanı sıra sosyal yardım verileri de bölge kentlerindeki yoksulluğa işaret etmektedir. Ayrıca Türkiye'de yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri 2019 yılında 28 bin 522 TL iken, İBBS 1. Düzey bölgeleri itibariyle en yüksek olduğu bölge 40 bin 749 TL ile İstanbul Bölgesi olurken, bu bölgeyi 32 bin 384 TL ile Batı Anadolu Bölgesi ve 30 bin 337 TL ile Ege Bölgesi izlemiştir. En düşük gelir e sahip bölge ise 13 bin 441 TL ile Mardin, Batman, Şırnak, Siirt illerini kapsayan Kürtlerin yoğunlukla yaşadığı bölgedir (TÜİK, Eylül 2020).

YOKSULLUĞUN SORUMLUSU AKP İKTİDARIDIR!

Yoksulluk hayatın doğal bir aşaması değildir, bilakis çeşitli rasyonel gerekçelere dayalı ortaya çıkmaktadır. Bu kapsamda AKP iktidarının;

•Kötü yönetimi,
•Yolsuzlukları,
•Gelir Dağılımındaki Adaletsizliği arttıran uygulamaları,
•İşverene yapılan teşvikler,
•Vergi adaletsizliğinin derinleştirmesi,
gibi sebepler yoksulluğun başlıca nedenleridir.


ÇÖZÜM HDP’NİN YENİ YAŞAM EKONOMİSİ’NDE!

Yoksulluk kader değildir. Yoksulluk toplumun yüzde 99’u için doğal bir yasa veya bir mecburiyet değildir.

Yoksulluk kötü yönetimlerin neticesinde oluşur ve artar. Yoksulluk kapitalist eşitsiz ilişkiler kapsamında derinleşerek sürer. Yoksulluktan kurtulmak mümkün. Yoksulluğu, hayatlarımızdan çıkarmak mümkün! Yoksulluğa karşı Çözüm HDP’de ve Yeni Yaşam Ekonomisi’nde!
Yoksulluğu Ortadan Kaldırmak için:

•Temel Yurttaşlık Geliri sağlanmalı,
•2021 yılı için asgari ücret vergiden muaf, net 4.000 TL yapılmalı,
•Vergide Adalet sağlanmalı,
•Servete duyarlı vergilendirme getirilmeli,
•Elektrik, su, doğalgaz, internet ihtiyaç sınırına kadar ücretsiz olmalı,
•Genç ve kadın istihdamını arttıracak düzenlemeler yapılmalıdır.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar