İzmir'de tehdit edilen doktorun güvenlik önlemi: Beyzbol sopası ve biber gazı

İzmir'de tehdit edilen doktorun güvenlik önlemi: Beyzbol sopası ve biber gazı
İz Gazete'nin Haber Müdürü Şermin Çolak, İzmir'de tehdit edilen bir doktorun önlem olarak masasında beyzbol sopası ve biber gazı bulundurduğunu yazdı. Sağlıkçıların kaygılarına dikkat çeken Çolak, sağlık politikalarının değişmesi gerektiğini söyledi.

Artı Gerçek - İz Gazetesi Haber Müdürü Şermin Çolak, İzmir'de bir vatandaş tarafından tehdit edildiğini söyleyen doktorun masasında önlem olarak beyzbol sopası ve biber gazı bulundurduğunu aktardı.

Sağlık çalışanlarının can güvenliği konusundaki kaygılarını dikkat çeken Çolak, Türkiye'deki sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti ve sağlık politikalarını eleştirdi. Çolak yazının ilgili bölümünde şu ifadeleri kullandı:

"Sağlıkta şiddet vakalarıyla ilgili kısa bir araştırma yaptım. Ekrem Karakaya, Edip Kürklü, Göksel Kalaycı, Melike Erdem, Aynur Dağdelen… Bazı isimleri siz de çok net hatırlıyorsunuzdur. Ben de hatırlıyordum ama hafızamı tazelemek için tekrar okudum yaşananları. Bunun için arama motoruna Dr. Ekrem Karakaya cinayeti, Dr. Edip Kürklü cinayeti yazmak zorunda kalmak, bu cinayetleri tekrar okumak, tekrar okudukça bu cinayetlerin önlenebileceğini hatırlamak, hatırladıkça sinirlenmek…"

'BU ÜLKEDE SAĞLIKTA ŞİDDET HER ZAMAN ÖNLENEBİLİRDİ VE BU TERCİH EDİLMEDİ'

Çolak yazının devamında sağlıkçıların koşullarına dikkat çekip, şiddetin önlenmesinin tercih edilmediğini yazdı:

"Onun yerine ‘sağlıkta dönüşüm’ adı altında, sağlıkçılara yapmadığımızı bırakmamak daha kolaydı çünkü! Sağlık çalışanlarının çalışma koşullarını iyileştirmemek, 36 saatlik nöbetleri zorunda kılmak, atamalarını yapmamak, hatta AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemiyle ‘Giderlerse gitsinler’ diyerek onları beyin göçüne zorlamak, ‘Biz AKP sayesinde rahat rahat doktor dövüyoruz’ diyen kadın için ‘ifade özgürlüğü’ deyip takipsizlik kararı vermek daha kolaydı çünkü… Bu ülkede sağlıkta şiddet her zaman önlenebilirdi ve bu tercih edilmedi!"

'SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZ, GÜVENLİK SORUNU OLAN YERDE ÇALIŞMAK İSTEMİYOR ARTIK'

"Cinayet, darp, sözlü şiddet, mobbing… Son 10 yılda 110 bin şiddet vakası yaşanmış. 2012’nin ilk dört ayında yurt dışına gitmek için Türk Tabipler Birliği’nden ‘iyi hal belgesi’ alan hekim sayısı 14 iken, 2023’ün ilk dört ayında bu rakam 881 olarak kayıtlara geçmiş. Bunların içinde pek çok hemşire de bulunuyor. Çünkü sağlık çalışanlarımız, güvenlik sorunu olan yerde çalışmak istemiyor artık! Elinde bıçakla odasına dalınıp, “Kardeşime nasıl rapor yazmazsın?” diye tehdit edilmek istemiyor. Ameliyat sonrası “Annemi hayatta tutamadın” diye üstüne kurşun yağdırılsın istemiyor. Yöneticinin mobbingine ve çalışma saatlerine dayanamayıp intihar etmek istemiyor. Sağlık çalışanlarımız, yanlarında beyzbol sopaları, göz yaşartıcı spreylerle “Başımıza bugün bir şey gelir mi acaba?” korkusu yaşamak istemiyor!

Unutmayın, bu ülkede sağlıkta şiddet her zaman önlenebilirdi ve bu tercih edilmedi! Ama artık bunu değiştirme zamanı, ‘her şey’ ile birlikte sağlık politikasını da değiştirme zamanı." (Kaynak)

Öne Çıkanlar