HPV kaynaklı cilt kanseri tedavisinde umut veren aşı

HPV kaynaklı cilt kanseri tedavisinde umut veren aşı
Almanya'da geliştirilen yeni bir aşı yöntemi HPV kaynaklı cilt kanserine karşı umut oldu. Araştırma ekibinin lideri Prof. Dr. Akgül, çalışmanın cilt kanserlerinin önlenmesinde etkili olmasının beklendiğini belirtti.

Artı Gerçek - Almanya'da Köln Üniversitesi Viroloji Enstitüsünde Prof. Dr. Baki Akgül ve ekibi tarafından geliştirilen yeni aşı yöntemi ile İnsan Papilloma Virüsü (HPV) kaynaklı cilt kanseri tedavisinde umut veren sonuçlar elde edildi.

DW Türkçe'de yer alan habere göre, özellikle bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerde cilt kanserlerine yol açabilen beta-HPV virüslerine karşı geliştirilen aşının klinik çalışmaları öncesi deneylerinden olumlu sonuçlar alındı.

Genel olarak HPV, insanlarda cinsel aktivite başladıktan kısa süre sonra bulaşıcı olabiliyor ve anogenital kanserler ile söz konusu bölgenin çevresinde kansere yol açabiliyor. Mevcut HPV aşıları, virüsün ana kapsid proteinine dayanıyor ve virüs benzeri partiküller oluşturarak spesifik antikorlar üretiyor. Ancak bu aşılar, cilt kanserine yol açan HPV türleri için etkili bir koruma sağlamıyor.

Prof. Akgül liderliğindeki araştırma ekibi, doğal bağışıklık sisteminde yer alan bazı reseptörlerini hedefleyerek, bu reseptörlere sahip hücrelerin kendiliğinden bağışıklık sağlayabildiklerini keşfetti. Journal of Investigative Dermatology'de yayımlanan çalışmanın sonucunda beta-HPV virüsleri ile tetiklenen cilt tümörlerini engellemek için deneysel olarak uygulanan tedavi ile tümör oluşumunun tamamen önlenebildiği görüldü.

Çalışma, Alman Kanser Yardımı (Deutsche Krebshilfe) kuruluşu tarafından 440 bin euro ile desteklendi.

Prof. Akgül konu ile ilgili DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada, "Beta-HPV virüsleri, doğumun hemen ardından ilk haftalar içinde insan derisinde yerleşir ve genel nüfusta yaygın olarak bulunur. Normalde bağışıklık sistemi tarafından kontrol altında tutulan bu virüsler, organ nakli veya HIV virüsü ile enfekte olmuş kişilerde bağışıklık sisteminin zayıf olması nedeniyle kontrolsüz olarak çoğalabilir ve deri kanseri oluşumuna yol açabilir. Gerçekleştirdiğimiz bu buluş, deri kanserine karşı potansiyel bir aşı adayı olarak büyük umutlar vaat ediyor" dedi.

Ancak, bu aşı stratejisinin gerçek koşullarda ne kadar etkili olacağını belirlemek için daha fazla çalışma ve klinik deneyin yapılması gerektiğini ifade eden Prof. Akgül, bu yöntemin deri kanseri tedavisinde yeni bir dönem açabileceğini belirtti. (Kaynak)

Öne Çıkanlar