Cezaevinde şüpheli şekilde ölen Duygu Koral dosyası: ‘Kovuşturmaya gerek yok’ denildi

Artı Gerçek - Kocaeli 1 No’lu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tek kişilik kaldığı odada şüpheli şekilde 20 Mart 2023’te ölen Duygu Koral dosyasında başlatılan soruşturmada savcılık 'kovuşturmaya gerek yok' kararı verdi.

SAVCILIK ŞÜPHELİ BİR ŞEY BULMADI

Bianet’ten Evrim Kepenek’in haberine göre, kararın gerekçesinde de Koral’ın ölümünde herhangi bir kimsenin kasıt veya kusurunun bulunduğuna dair delil elde edilemediği ve ölümünde şüpheli bir duruma rastlanmadığı savunuldu. Koral dosyasını takip eden avukatlar İHD Eşbaşakanı Eren Keskin, Jiyan Tosun ve Jiyan Kaya kovuşturmaya gerek yok kararına itiraz etti.

AVUKATLARDAN İTİRAZ

Avukatlar, Kocaeli Sulh Ceza Mahkemesi’ne verdikleri dilekçede, “kovuşturmaya gerek yok” kararının hukukun temel prensipleri ve uluslararası sözleşmeler düşünüldüğünde hukuk vicdanı ve hukuk tekniğinden yoksun, eksik incelemeye dayalı olduğunu belirtti.

OLAY YERİ İNCELEME YAPILMADI

Avukatlar başvurularında soruşturmanın baştan beri eksik yürütüldüğüne dikkat çekerek, “…olay yeri incelemesinde hekim bulundurulmadı, olay yerinde kişinin ası düzeneğinin kendisi tarafından hazırlanıp hazırlanmadığına dair deliller araştırılmamış, ilmek ile ası noktası arasındaki mesafe, cesedin boyu, taban ayak arasındaki mesafe ölçümleri yapılmadı” dedi.

ÜST ÜSTE HÜCRE CEZALARI VERİLDİ

Koral’a üst üste birçok disiplin cezası verildiğine işaret eden avukatlar dilekçelerinde, “Dolayısıyla Duygu Koral’ın ölüm olayında infaz kurumunun yükümlülüklerini yerine getirmeyerek doktor muayenesi olmaksızın hücre cezalarını üst üste infaz etmesi Duygu Koral’ı hücre cezalarına katlanamayarak hayatını kaybetmiş olabileceği de değerlendirilmesi gereken bir husus. Böyle bir olasılıkta ölüm olayının gerçekleşmesinde infaz kurumunun ihmalinin olduğu kabul edilmeli” dedi.

ANNESİNİN İFADESİNE YER VERİLDİ

Avukatlar ayrıca, Savcılığın Duygu Koral’ın maruz kaldığını beyan ettiği işkence ve kötü muamelenin etkisi ile hayatına son verip vermediğini araştırmadan karar verdiğini belirtti. Avukatların dilekçesinde Koral’ın annesi Züleyha Çiftçi’nin de ifadelerine yer verildi.

KORAL DARP EDİLDİĞİNİ ANLATMIŞ

Annesi verdiği ifadede, kızı ile yapmış olduğu telefon görüşmelerinin birinde kızının kendisine , tutulduğu cezaevinde görevli bulunan infaz koruma memurlarından birinin kendisini ittiğini, bu itme sonucunda kafasının arka kısmının demir ranzaya çarptığını, kafasında yarılma meydana geldiğini ve dikiş atıldığını, yine başka bir telefon görüşmesinde infaz koruma memurlarının kendisini ters kelepçe ile hücreye koyduğu ve darp edildiğini ilettiğini belirtti.

DARP İZLERİ ARAŞTIRILMADI

Başvuruda Koral’ın cenazesindeki darp izlerine işaret edilerek, eksikler şöyle sıralandı: “Savcılık Duygu Koral’ın annesine anlattığı şiddet olaylarının ölüm olayına etki edip etmediğine ilişkin araştırma yapmadı, infaz memurlarına bu yönden hiç bir soru yöneltmedi. Raporlarda vücuttaki izlerin eski olduğu belirtilmiş ise de bu izlerin ne kadar eskiye ait olduğuna ilişkin bir değerlendirme yapılmadı.

Tıbbı açıdan izlerin ölüm olayının gerçekleştiği gün olmadığı ortada ise de bu izlerin ölüm olayına yakın bir tarihte mi yoksa daha eskiye ait izler mi olduğuna ilişkin bir değerlendirme raporda yer almadı.”

ÖLÜMÜ ŞÜPHELİ GELİYOR

Avukatlar Jiyan Tosun ve Jiyan Kaya ise, şu bilgiyi verdi:

“İntihar olmadığını düşünüyoruz. Duygu ailesine ters kelepçe, süngerli odaya atıldığı gibi söylemleri oldu. Sonra infaz kurumundaki görüntüleri gördük. Görüntülerde sadece Duygu’nun öldüğü güne ilişkin görüntüleri gördük. Gün içinde 4 kere Duygu’nun odasına kalkanlarla giriyor. Bu görevliler, ‘Duygu saldırgan kişiliğe sahipti o yüzden biz odaya öyle girdik’ diye anlattılar. Oysa koğuşta elinde bir araç olmayan bir kişinin odasına bu şekilde girmeleri dikkat çekiyor. Çünkü Duygu’nun onlara saldıracağı bir eşya yok o koğuşta. Bu bize şüpheli geliyor.”

DOSYAYA ERİŞEMİYORUZ

Diğer eksikliklere de işaret eden avukatlar, “UYAP üzerine baktığımızda annesi ile telefon görüşmelerinin dosya içerisine alındığın söylüyor fakat bunu hem UYAP’ta hem de dosyanın kendisinde göremedik. Bizim de dosyaya sağlıklı bir şekilde erişimimiz sağlanmıyor. Üstelik bu hukuken bir sorumluluk” dedi.

GARİBE GEZER İLE BENZERLİKLER VAR

Gezer’in şüpheli ölümünü hatırlatan avukatlar, “Garibe Gezer’in ölümü de şüpheliydi. Cezasının bitmesine az bir zaman kala bir kadının intiharı şüpheli geliyor. Garibe ile çok benzerlikleri var. Dışarı çıkma ihtimali olan bir insanın böyle bir eylemi yapması bizce orada ağır veya psikolojik şiddetin varlığını gösteriyor” dedi. (HABER MERKEZİ)

Fotoğraf: Hülya Çetinkaya / csgorselarsiv.org

İHD: Bölge kentlerinde en az 34 kadının ölümü şüpheli