Adana' da kadınlar barış ve eşitlik için eylemdeydi

Adana'da kadınlar eşit, özgür, adil ve savaşsız bir dünya için sokaklardaydı. Adana Kadın Platformu'nun çağrısıyla düzenlenen yürüyüşte tutuklu siyasetçi Gültan Kışanak'ın fotoğraflarını taşıdı.

ADANA - Adana Kadın Platformu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle yürüyüş ve miting düzenledi. Kasım Gülek Köprüsü'nde toplanan kadınlar 'evin direği kolondur', 'kampüslerde, sokaklarda isyandayız', 'çocuklar için bir öğün ücretsiz yemek istiyoruz', 'açlığa, yoksulluğa, sömürüye, şiddete başkaldırıyoruz', 'kadın, devrim özgürlük' yazılı pankart ve dövizler sloganlar ve zılgıtlar eşliğinde yürüdü. Kadınlar, yedi yılı aşkın süredir cezaevinde olan DEM Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Gültan Kışanak'ın da fotoğraflarını taşıdı.

whatsapp-gorsel-2024-03-09-saat-18-07-23-c6fcceac.jpg

'SAĞ SİYASET KADINLARI HEDEF ALIYOR'

Yürüyüş, mitingin yapıldığı Uğur Mumcu Meydanı’nda son buldu. Saygı duruşu ile başlayan mitingde Adana Kadın Platformu adına açıklamayı Derya Çiçek ve Selma Çınkır okudu. Dünyanın birçok yerinde kadınlar ve LGBTİ+’ları hedef alan sağ muhafazakâr çizginin yükselme eğiliminde olduğuna dikkat çeken Derya Çiçek, Türkiye’de de yanına Yeniden Refah ve HÜDAPAR’ı da alan AKP-MHP iktidarının aynı çizgide olduğunu ifade etti.

'HAKLARIMIZI ATAERKİYE TESLİM ETME NİYETİMİZ YOK'

Kadınları ev içi ücretsiz emek, kutsal aile ve annelik üzerinden evlere hapsetmeye çalışıldığını, İstanbul Sözleşmesinin d feshedilmesinin ardından 6284 Sayılı Kanunun da hedefe konulduğunu dile getiren Çiçek, “Dişimizle tırnağımızla kazandığımız haklarımızı ataerkiye teslim etmeye niyetimiz yok” dedi.

whatsapp-gorsel-2024-03-09-saat-18-07-22-236632e2.jpg

'KADINLAR ÜRETİMDEN UZAKLAŞTIRILIYOR'

Neoliberal politikaların sonuçlarının Türkiye’de de yaşandığını belirten Çiçek, iktidarın yaptığı düzenlemelerle esnek çalışmanın yaygınlaştırılarak kadınların ev içindeki ve emek piyasasındaki konumunu olumsuz etkileyen bir politika izlediğini ifade etti. Devletlerin sorumluluğunda olması gereken çocuk, hasta, yaşlı, engelli bakımının metalaştırıldığını ve fiyatlarının çok yüksek olmasıyla bakım yükünün kadına yüklendiğini anlatan Çiçek, bu politikaların kadınları kamusal alandan, sosyal yaşamdan, üretimden uzaklaşmak zorunda bıraktığını aktardı.

'KADINLAR KAYIT DIŞI ÇALIŞTIRILIYOR'

Çiçek,“Sermayelerine sermaye katanlar kadınları yoksulluk çukuruna itiyor. Türkiye’de ve dünyanın hemen her yerinde kadınlar büyük ölçüde herhangi bir sosyal güvence olmadan, kayıt dışı çalıştırılıyor, ucuz emek gücü olarak görülüyor ve eşit değerde işe eşit ücretten yoksun bırakılıyor. Olası bir krizde ilk işlerden biz kadınlar çıkartılıyoruz. İşsizlik, güvencesiz yaşam dayatmalarına maruz bırakılıyoruz” diye konuştu.

'LGBTİ+'LARA KARŞI ADETA İMHA POLİTİKASI YÜRÜTÜLÜYOR'

Selma Çınkır da "Medeni Kanun’a yönelik düzenlemelerle makbul aile ve makbul kadınlık anlayışını anayasal düzlemde kalıcılaştırmak isteyen iktidar, nafaka hakkımızdan soyadı kanununa kadar kazanılmış haklarımızı gasp ediyor. Büyük aile mitingleriyle, kamu spotlarıyla LGBTİ+’lara karşı adeta bir imha politikası yürütülüyor. Kutsal ailenizin bir parçası değiliz, olmayacağız. Nefrete inat var oluşlarımızı savunacağız” dedi.

whatsapp-gorsel-2024-03-09-saat-18-07-23-9ecb269c.jpg

'KADINLAR, LAİK, ÖZGÜR VE EŞİT BİR YAŞAMI SAVUNACAK'

Milli Eğitim yönetmeliklerinde yapılan değişikliklerle özellikle kız çocuklarının evlilik adı altında istismara maruz bırakılarak eğitimden kopardığını vurgulayan Çınkır, “ÇEDES gibi projelerle bilimsel eğitim yok ediliyor. Çocuklara çok küçük yaştan itibaren katı cinsiyetçi iş bölümünü yeniden üretecek pratikler öğretiliyor. Kadınları karanlığa hapsetmek isteyen siyasal islam rejimine karşı kadınlar laik, özgür, eşit bir yaşamı savunacak” diye konuştu.

'ÜNİVERSİTELER DE SOKAKLAR DA BİZİM'

Aydın'da KYK yurdunda asansörün düşmesi sonucu ölen Zeren Ertaş’ı hatırlatan Çınkır, “Nitelikli ve güvenli yurt taleplerini dile getiren kadınlara yurt yönetimleri tarafından soruşturmalar açılıyor. Genç kadınların yaşamı baskıcı yurtlar ve aile baskısıyla denetlenmeye çalışılıyor. Artan ekonomik kriz nedeniyle gençlerin çoğu okurken çalışmak zorunda kalırken, genç kadınlar çalıştıkları işyerlerinde tacize ve mobbinge maruz kalıyor. Genç kadın cinayetlerinde kadınların yaşamları mercek altına alınarak, kadınlara bunun üzerinden ahlâk dersleri veriliyor. Üniversiteler de kampüsler de sokaklar da bizim" dedi.

whatsapp-gorsel-2024-03-09-saat-18-07-21-2f337df8.jpg

'ADANA KADIN CİNAYETLERİNDE DÖRDÜNCÜ SIRADA'

2023 verilerine göre Adana’nın silahla suç işleme oranında üçüncü, kadın cinayetlerinde dördüncü sırada olduğunu ifade eden Çınkır, “Bireysel silahlanmanın önünü açan bu iktidar kadınların yaşamlarını gittikçe güvencesizleştiriyor. Geçtiğimiz 2023 yılında 333 kadın, erkek şiddeti sonucunda öldürüldü. Yaşamak için sokaklardayız, Adliye önlerindeyiz, mahkeme salonlarındayız. İpek’in ve Merve’nin de sesiyiz çünkü biliyoruz ki hayatlarımıza biz kadınlar sahip çıkabiliriz” diye konuştu.

Miting Yasemin Göksu konseri ile son buldu. (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar