Siyaset bilimci İsmail Küpeli: Irkçılık insanları aynı değerde görmediğiniz yerde başlar

Siyaset bilimci İsmail Küpeli: Irkçılık insanları aynı değerde görmediğiniz yerde başlar
+Gerçek’in YouTube kanalında yayınlanan 'Avrupa'dan Anlatıyorum' programında siyaset bilimci İsmail Küpeli Hanau'da yaşanan ırkçı saldırının ikinci yıl dönümünde ırkçılığı değerlendirdi.

+GERÇEK-  "Avrupa'dan Anlatıyorum"un bu haftaki bölümünde, Siyaset Bilimci İsmail Küpeli Ayşegül Karakülhancı'nın konuğu oldu. Küpeli, Almanya‘nın Hanau kentinde 19 Şubat 2020’de ırkçı saldırgan Tobias Rathjen tarafından şehir merkezindeki iki kafeye düzenlenen saldırı sonucu dördü Türkiye kökenli, dokuz kişinin katledilmesinin 2’nci yıl dönümü öncesinde Hanau'da yaşanan saldırının etkilerini, ırkçılığı ve ırkçılıkla mücadelenin nasıl yapılması gerektiğini anlattı.

Küpeli, global bir problem olan ırkçılığın farklı tanımlarının olamayacağını, yabancı düşmanlığı denilerek yumuşatılmaya çalışıldığını söyleyerek "böyle bir tanım yok. İnsanların aynı olduğunu ve aynı değerde olduğunu kabul etmediğiniz noktada ırkçılık başlar" ifadesini kullandı.

Türkiye'deki ırkçılığın da milliyetçilik gibi gösterildiğini ama altını biraz kazıdığınızda bu milleyetçiliğin içinden bildiğimiz ırkçılığın çıktığını söyledi.

Hanau'da yaşanan saldırının detaylarını, arka planını devletten önce oradaki sivil güçlerin ortaya çıkardığını söyleyen Küpeli, Almanya ve Türkiye arasındaki farkın Türkiye'deki sivil toplum kuruluşların eskiden de şimdi de ırkçı motifli saldırılarda devletin üzerinde gerçekleri ortaya çıkaracak kadar baskı kuracak gücünün olmaması olduğunu vurguladı. Küpeli, "bir devletin ülkede ırkçılık ve buna dayalı bir şiddet olduğunu kabul etmesi dahi bu sorunla mücadeleyi hemen güçlendiriyor. Ancak Türkiye'de devlet bunu kabul etmediği gibi bu saldırıların arkasında duruyor" dedi.

"ALMAN TOPLUMU ARTIK GÖÇMEN KÖKENLİ IRKÇILIĞIN DA FARKINDA"

Almanya'da çok sayıda farklı göçmen toplulukların olduğunu hatırlatan Küpeli, ülkedeki ırkçı Türk ideolojisini yaymaya çalışan Bozkurtlar da dahil olmak üzere Almanya toplumunun artık göçmen kökenli ırkçılığın ve dinci radikalleşmenin farkına vardığını buna gereken cevabı vereceğini de söyledi.

Irkçılıkla mücadelenin en önemli kısmının aile içerisinde ve bireysel hayatlarda başlayacağını söyleyen Küpeli, birinin ırkçı söylemine arkadaşlar ve aile içinde verilecek tepkinin bir çok resmi uyarıdan çok daha etkili olacağının unutulmaması gerektiğini de sözlerine ekledi.

 

Öne Çıkanlar