Uğur Gürses: Hükümet, seçime kadar işveren kesimine siyasi bir rüşvet vermiş

Uğur Gürses: Hükümet, seçime kadar işveren kesimine siyasi bir rüşvet vermiş
Gürses, 'Hükümet, seçime kadar 'çarkları çevirmekte zorlanmasınlar' diye olacak ki işveren kesimine siyasi bir rüşvet vermiş. İşçilerden altı aylık 'enflasyon avansı' alarak' dedi.

+GERÇEK - T24 yazarı Uğur Gürses, bugünkü yazısında, "Hükümet asgari ücreti uzun yıllar sonra ilk defa ara bir artışla, temmuz-aralık dönemi için yüzde 29,3 yükselterek 5 bin 500 TL yaptı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, kararın açıklanmasından sonra şu tweeti paylaştı: "Çalışanlarımızı, emekçilerimizi enflasyona ezdirmeme irademizin arkasındayız. Bugün itibariyle ek yüzde 30'luk artış yaparak asgari ücreti 5 bin 500 TL'ye çıkardık. Böylelikle 2022 yılında asgari ücretteki kümülatif artış oranı yüzde 94.60 oldu. Hayırlı olsun" ifadelerine yer verdi.

Gürses, yazısında şu değerlendirmelerde bulundu:

"Sanırım hesap şöyle: Yılbaşındaki yüzde 50'lik artışın üzerine, altı ay sonra yüzde 29,3'lük artışla toplam artış yüzde 94,6 yapıyor. Hesap doğru. Oysa başlangıçta baz alınan asgari ücret, 2020 sonunda aralık ayında 2021 için ilan edilen ve o yıl boyunca geçerli olan 2 bin 825 lira 90 kuruşluk asgari ücret. 

İlk bakışta, haziran için açıklanan enflasyon verisiyle birlikte enflasyon ücret artışı eşitlenmiş görünüyor. 2021 boyunca 2 bin 825 TL, 2022'nin ilk altı ayı boyunca 4 bin 253 TL, temmuz itibariyle de 5 bin 500 TL.

TÜİK TÜFE endeksindeki 18 aylık artış yüzde 93,7, asgari ücrette 18 aylık artış da yüzde 94,6.

Asıl soru şu; yılsonuna kadar karşı karşıya kalacakları fiyat artışlarını, enflasyonu asgari ücretli çalışanlar cebinden mi karşılayacak? Öyle görünüyor ki evet. Yılın geri kalanında enflasyon sıfır olsaydı başa baş denilebilirdi. Ya da enflasyon çok düşük seviyede ya da tek hanede seyrediyor olsaydı birkaç puanlık dönemsel farklar yakıcı olmayabilirdi. Ancak çok yüksek enflasyon düzeyinde, asgari ücret belirlenirken geçmiş enflasyon farkı yanında cari eğilimin de dikkate alınması gerekirdi. Yılın ikinci yarısındaki enflasyon, aylık ortalama ılımlı bir tahminle yüzde 3'ten ilerlese kalan altı ayda kabaca yüzde 20 yapar. Bu da bugünden tüm asgari ücretlilere "siz cepten harcayın, sonra bakarız" muamelesidir.

İşte bu yüzden üçer aylık arayla yeniden belirlenmesi şart.

Hükümet, seçime kadar 'çarkları çevirmekte zorlanmasınlar' diye olacak ki işveren kesimine siyasi bir rüşvet vermiş. İşçilerden altı aylık 'enflasyon avansı' alarak.

Bir kez daha siyasi bir tercih yapılmış.

Hanesine yanan bir enflasyon topu düşen en düşük gelir grubundaki çalışanlar neden işverene, siyasetçilere avans versin ki? Hem de TÜİK verisi ile yapılan bir hesap üzerinden…"

Öne Çıkanlar