TÜGVA Davası: Kamu görevlilerine dair belgelerin haddi hesabı yok

TÜGVA Davası: Kamu görevlilerine dair belgelerin haddi hesabı yok
TÜGVA belgelerini paylaştığı iddiasıyla yargılanan vakıf çalışanı Ramazan Aydoğdu tahliye edildi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın da kurucuları arasında bulunduğu TÜGVA’nın ordu, emniyet, yargı ve devletin birçok birimine kadro yerleştirdiğine dair belgeleri haberleştiren Metin Cihan ile belgeleri aldığı iddia edilen Ramazan Aydoğdu hakkında açılan davanın 3’üncü duruşması görüldü. Çağlayan’da bulunan İstanbul 22’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, Aydoğdu Paşakapısı Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada, Cihan’ın avukatı Özgür Urfa ile Aydoğdu’nun avukatı Ali Aktaş’ın yanı sıra TÜGVA avukatı da hazır bulundu.

Mahkeme, bir önceki duruşmada Aydoğdu’nun TÜGVA’da çalışıp çalışmadığına dair bilgi istemine TÜGVA’nın yanıt verdiğini paylaştı. Mahkeme, TÜGVA’nın Aydoğdu’nun vakıf bünyesinde sadece gönüllü olarak çalıştığına dair bilgi paylaştığını aktardı.

‘TÜGVA SORUMLUDUR’

Söz verilen Aydoğdu, gazeteci Metin Cihan ile bir bağı olmadığını, söz konusu belgelerin kendisi tarafından paylaşılmadığını dile getirdi. Buna rağmen 6 aydır tutuklu yargılandığına işaret eden Aydoğdu, "TÜGVA, hangi belgeleri paylaştığımı iddia ediyor? Ayrıca bu belgeleri ne şekilde alıp sızdırdığımı ortaya koyuyor mu? Başıma bir şey gelirse sorumlusu TÜGVA’dır" diye belirtti.

Belgeleri ifşa etmekle suçlandığını aktaran Aydoğdu, "TÜGVA, bu belgelerin kendisine ait olduğunu kabul ediyor mu? Ediyorsa içeriğinden söz edersem, kabul edecek mi? Mesela belgeler içinde ‘A Klasörü’ var. Bu klasöre dair söyleyeceklerimi kabul eder mi? Bahsetmemi isterler mi? Bilgisayarımda bulunan verileri kabul ediyorlarsa bunlarla yüzleşmeye hazırlar mı? TÜGVA, orada çalışmadığımı iddia ediyor. Buna dair zaten beyanlar verdim. Eğer bunları kabul ederse TÜGVA ile yer değiştiririz" diye konuştu.

'KAMU GÖREVLİLERİNE DAİR BELGELERİN HADDİ HESABI YOK'

TÜGVA’da olduğu sırada kendisine gelen belgelerin haddi hesabının olmadığını aktaran Aydoğdu, "Kamu görevinde bulunan birçok kişi ile ilgili gelen bilgi ve belgelerin haddi hesabı yok. Mesela Keşan’da yaşanan olayı anlatmamı isterler mi? İfşa etsem orada çalıştığımı kabul ederler mi?" diye sordu. Aydoğdu, ayrıca mahkemeye savunmasını sınırlı yapmak zorunda olduğunu söyledi. Mahkeme başkanının bu sırada "savunmanı yap" demesi dikkat çekti. TÜGVA’nın bilgisayarlarından herhangi bir belge veya bilgi almadığını, iddia edilen bilgi ve belgelerin bilgisayarında bulunmadığını ifade eden Aydoğdu, "Dosya manipülasyondan ibarettir. TÜGVA’da yaşanan kapışmalar nedeniyle bir suçlu yaratılmak isteniyor" diye kaydetti.

'HEM BİLGİ VE BELGELERİN GERÇEK OLMADIĞI İDDİA EDİLİYOR HEM DE ‘HIRSIZLIKTAN’ YARGILANIYORUM'

Gazeteci Metin Cihan ile bir bağının bulunmadığını, kendisi tarafından belgelerin verilmediğine vurgu yapan Aydoğdu, "Bu bilgi ve belgeleri benim verdiğime dair tek bir bilgi yok. Böyle bir bilgi ortada olmamasına rağmen yargılama sürüyor. Ayrıca iddia edilen belgeler, bana ait dijitallerde yok. Hem bilgi ve belgelerin gerçek olmadığı iddia ediliyor hem de ‘hırsızlıktan’ yargılanıyorum" ifadelerin kullandı.

KEŞAN’DA NELER OLUYOR?

Ardından Aydoğdu’nun avukatı Ali Aktaş söz aldı. Aktaş, "Dijitallere el konulmuş durumda. Eğer dijitaller verilirse bu belgelerin orada olmadığı ortaya çıkacaktır. Ayrıca TÜGVA dava açtığına göre bu belgeler de gerçektir. Mesela TÜGVA’dan neleri almış ve paylaşmış? Hangi sisteme girip almış? Müvekkil kendini kısıtlayarak konuştuğunu söyledi. Örneğin Keşan’dan söz etti. Keşan’da erkek erkeğe ilişki iddiası var. Müvekkil disiplin soruşturmasından sorumlu olduğu için bu konu ona gelmiş. Bunun yanı sıra 20 kişi bu durumu biliyor. Ayrıca bir işkence olayına ilişkin video var. Ramazan TÜGVA’nın düşmanı değil, olsaydı bunu verirdi. Onun için müvekkil bu suçun faili değil. Ayrıca tutukluk hali herhangi bir ihtimalden verilecek cezayı geçti. Tahliye talep ediyoruz" diye belirtti.

SAVUNMA HAKKI ENGELLENİYOR

Aktaş, ayrıca el konulan dijitaller nedeniyle yeterli düzeyde savunma yapamadıklarını dile getirdi. Aktaş, "Delillere ulaşmamız gerekiyor. Bu dijitallerde neler var bilmemiz gerekiyor. Ayrıca söz edilen bilişim sistemi nedir? 2014’ten beri kimler erişti tespit edilmesi lazım. Aydoğdu’nun 2018’de bu sisteme girdiğine dair bir tespit var mı araştırılmasını istiyoruz. Ayrıca gazetecinin paylaştığı verilerin örnekleri TÜGVA’da var mı?" dedi.

Aktaş’ın ardından Cihan’ın avukatı Özgür Urfa söz aldı. Urfa, söz konusu belgelerde torpil ve fişlemenin olup olmadığının araştırılması gerektiğini söyledi. Urfa, müvekkilinin bir suç işlemediğini belirterek, beraat talebinde bulundu.

AYDOĞDU İSİM VERDİ, BİLGİSAYARLARININ ARAŞTIRILMASINI İSTEDİ

Aydoğdu, bu esnada mahkemeden söz hakkı istedi. Söz verilen Aydoğdu, şu anda TÜGVA bünyesinde bulunan birçok kişinin ismini vererek, bilgisayarlarının araştırılmasını istedi. Aydoğdu, "Daha önce Esat Erdoğan’ın kullanmış olduğu, sonrasında Fuat Duruş ve Özel Kalem Müdürü olan Mahmut Emin Yalçınkayan’ın kullandığı, şimdi ise Suat Kırın, Enes Eminoğlu ve İbrahim Beşinci’nin kullandığı bilgisayarlarının incelenmesini istiyorum. Bu bilgisayarların imajları alınmalı. Daha önceki faaliyetlere bakılmalı. Bu araştırılırsa bunun bir tür operasyon olduğu ortaya çıkacaktır" dedi. 

Aydoğdu’nun savunması ardından mahkeme, iddia makamının mütalaasını hazırlaması için ara verdi. Aranın ardından mütalaasını sunan iddia makamı, Aydoğdu’nun dijitallerinin yanı sıra bazı isimlere ait söz konusu dijital materyallerin araştırılması ve teslim edilmesi talebenin reddini talep etti. İddia makamı, ayrıca kuvvetli suç şüphesi olduğunu, delillerin toplanmadığını ileri sürerek, tutukluluk halinin devamını talep etti. Mütalaaya karşı söz alan Aydoğdu, iddia makamına tepki gösterdi. Aydoğdu, "Kuvvetli suç şüphesi dediği deliller nelerdir? Neyi kastediyor? Bu belgeleri paylaştığıma dair ellinde delil var mı? Böyle bir şey varsa kuvvetli suç şüphesi diyebilir. Söz edilen belgeleri kabul etseler başları ağrıyacak" diyerek, tepkisini dile getirdi.

‘HÂKİM BASKI ALTINDA’

Söz alan avukat Aktaş, mahkemenin baskı altında olduğunu söyledi. Bu baskı nedeniyle her şeyi söyleyemediğini paylaşan Aktaş, FETÖ’den tutuklanan hâkimleri işaret ederek, şu anda yargılamayı sürdüren hâkimin de aynı aynı düzeyde faaliyetlerde bulunduğunu ifade etti. Bu sırada mahkeme başkanı, Aktaş’ı durdurarak, "Mahkemeyi tehdit mi ediyorsun?" diye tepki gösterdi.

Ara kararını açıklayan mahkeme, tekrardan Aydoğdu’nun TÜGVA’nın hangi kademesinde ve ne zaman yer aldığına dair müzekkere yazılmasına, Aydoğdu’nun tutuklulukta geçirdiği süreyi gözeterek, adli kontrol tedbiri ile serbest bırakılmasına karar vererek duruşmayı 24 Haziran’a erteledi.

NE OLMUŞTU?

Metin Cihan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın kurucuları arasında yer aldığı TÜGVA’nın, vakıf üzerinden ordu, emniyet ve diğer kamu kurumlarına yüzlerce kişiyi yerleştirdiği, bu kişilerle ilgili sicil listeleri tuttuğu, yargıdan, emniyete, orduya kadar devletin birçok birimindeki kadrolaştığını gösteren listeleri Twitter’dan paylaşmıştı.

Cihan, belgeleri TÜGVA’da çalışan bir kişinin kendisine ulaştırdığını söylemişti. TÜGVA Başkanı Enes Eminoğlu, 12 Ekim’de yaptığı açıklamada vakıf hakkında sızdırılan belgelerin sahte olduğunu iddia ederken 13 Ekim’de yaptığı açıklamada ise "İçeriden belgeleri almış, doğru bilgiler de var" demişti.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma kapsamında, eski TÜGVA çalışanlarından Ramazan Aydoğdu, Cihan’a belgelerin fotoğrafını gönderdiği iddiasıyla tutuklandı. Yurt dışında ikamet eden Cihan, zincirleme şekilde "Kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak" suçlamasıyla 3 yıldan 6 yıla kadar; Aydoğdu ise "Bilişim sistemindeki verileri bozma yok etme, erişilmez kılma, sisteme veri yerleştirme vb., kişisel verileri, hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak" suçlamasıyla 3 yıl 9 aydan 10 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle yargılanıyor. (MA)

Öne Çıkanlar