Gare'de hayatını kaybeden Mardinli polis, esirken KHK ile ihraç edilmiş

Gare'de hayatını kaybeden Mardinli polis, esirken KHK ile ihraç edilmiş
Gare’de hayatını kaybeden polis Vedat Kaya’nın, PKK'nin elinde esirken KHK’yle ihraç edildiği ortaya çıktı.

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından 10 Şubat'ta Irak’ın kuzeyindeki Gare bölgesine düzenlenen harekatta, PKK'nin alıkoyduğu asker, polis ve MİT mensubu 13 kişi hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenlerden Mardin Mazıdağı nüfusuna kayıtlı olan polis memuru Vedat Kaya'nın, Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ihraç edildiği ortaya çıktı.  

Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre 2015 yılından bu yana PKK'nin elinde olan Kaya'nın 26 Nisan 2017'de önce görevden uzaklaştırıldığı, 8 Temmuz 2018'de ise Resmi Gazetede yayınlanan 701 Nolu Kanun Hükmünde Kararnameyle (KHK) ihraç edildiği ortaya çıktı. 

Öte yandan Kaya’nın ailesi, uzun bir süre İçişleri Bakanlığı’nın teşvikiyle Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır il binası önünde oturtulan aileler arasında yer aldı.

NE OLMUŞTU?

Türkiye’nin Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nin Gare alanına başlattığı hava destekli askeri harekat devam ederken, operasyonun ikinci gününde HPG’den yapılan yazılı açıklamada, "havadan yapılan bombardımanlarda savaş esirlerinin tutulduğu bir kampın vurulduğu" bilgisi paylaşıldı. Bu konudaki bilgilerin daha sonra paylaşılacağı kaydedilen açıklama, PKK tarafından alıkonulan MİT mensubu, polis ve askerlerin ailelerini korkuttu. Bunun ardından açıklama yapan aileler "Devlet askerinin ya da polisinin olduğu yeri bombalar mı?" diye sormuştu. Aileler, çocuklarının can güvenliğinden endişe duyduklarını belirtmiş ve harekatın durdurulmasını istemişlerdi.

Bu çağrılar sonrası harekatla ilgili açıklama yapan Hulusi Akar bir mağarada alıkonulan 13 Türkiye vatandaşının cenazelerine ulaşıldığını açıkladı.

13 kişinin hayatını kaybetmesinin Akar tarafından duyurulmasının ardından açıklama yapan Halk Savunma Merkezi (HSM) Karargah Komutanlığı ise TSK’nın harekatına ilişkin "İşgal saldırısının yapıldığı alan içinde bulunan ve Türk güvenlik kuvvetlerine mensup savaş esirlerinin tutulduğu kampa da hunharca bir saldırı gerçekleştirilmiştir. Bu kamp 10 Şubat günü saat 05:00’da önce havadan ağır bombardımana tabi tutulmuş, ardından karadan saldırı geliştirilerek her türlü savaş tekniği ile vurulmuştur. Üç gün boyunca gelişen ağır bombardımanlar, kamp dışında ve içinde gelişen yoğun çatışmalar elimizde esir olarak bulunan MİT mensubu, asker ve polislerin bir kısmının yaşamını yitirmesine yol açmıştır. Bu kampa yapılacak bu kadar saldırı sonucunda hiç kimsenin oradan sağ olarak kurtulamayacağı gerçeği en sıradan askeri bilgiye sahip bir kişi tarafından dahi bilinebilecek bir husus olmasına rağmen, bu kampa dönük yapılan saldırı hiçbir biçimde onların kurtarılmasına dönük olmayıp tamamen imha edilmeleri amaçlanarak yapılmıştır" denilmişti.

HSM’nin açıklamasında, ölümlerin sorumlusunun Hulusi Akar olduğu iddia edilerek "Bu insanların katledilmiş olmasının asıl ve tek sorumlusunun böyle bir saldırıya karar veren ve hiçbir insani duyguya sahip olmayan Hulusi Akar olduğu açıktır" ifadeleri kullanılmıştı.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar