Toker, Maltepe işçilerini yazdı: 'İktidarın ekmeğine yağ sürmeseler olmaz mıydı?' sorusuna yanıt

Toker, Maltepe işçilerini yazdı: 'İktidarın ekmeğine yağ sürmeseler olmaz mıydı?' sorusuna yanıt
'Olsun varsın. Biz o yolsuz ihalelere, akraba kayırmalarına, kamu kaynaklarının, gizli sözleşmelerle bir avuç şirkete aktarılmasına 'ortamlarda' yine itiraz edelim.'

Sözcü yazarı Çiğdem Toker, bugünkü köşesinde Maltepe Belediyesi işçilerinin grevini kaleme aldı. Toker, "İktidarın
ekmeğine yağ sürmeseler olmaz mıydı?" sorusuna yanıt verdi.

Kadıköy Belediyesi'nin ardından Maltepe Belediyesi işçileri de 'insanca bir yaşam' talebiyle greve çıktı. İşverenle DİSK Genel-İş Merkezi’nin arasında yapılan görüşmelerin ardından Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 2 No’lu Şube referanduma gitmeye karar verdi. Ancak oylama devam ederken Genel Merkez, Kadıköy'de olduğu gibi sözleşmeye imza attı ve grev sonlandırılmış oldu.

CHP'li belediyelerdeki hak talepleri kimi çevrelerce, "AKP'nin ekmeğine yağ sürmek" olarak değerlendirildi. Sözcü gazetesi yazarı Çiğdem Toker, "19 yıllık iktidarı boyunca grev yasaklamayı, Anayasal hak olan grevi suç gibi göstermeyi düstur edinmiş bir zihniyetten söz ediyoruz, ne fırsatı" dediği yazısının ilgili bölümlerinde şunları yazdı:

"Altı çizilmesi gereken ikinci gerçek: AKP, grev yasaklayarak daralttığı hak alanını, kendine yakın şirketleri tedarik zincirleriyle kalkındıran iki politikayla doldurdu: Taşeronlaştırma ve "yardım/hayır/hasenat" sistemi. Yardım/hayır
işlerinin nasıl yürüdüğü konusunda da epeyi bir fikrimiz vardır herhalde. Bu olgulardan haberdar olmamak mümkündür. Eksikliktir, giderilir.

Ama bilip bilmezden gelmek, sorunlu bir yaklaşımdır. Belediye işçilerini ekonomik haklarını aradığı için suçlayanlar; artan
yoksulluğa, gelir eşitsizliklerine, liyakatsizliğe AKP politikalarının yol açtığını bile bile işçileri suçluyorsa çıkan anlam şudur:

Ne kadar maskelenirse maskelensin AKP politikaları sonucu gerçek enflasyon yüzde 40 mı olmuş? Mevcut ücretlerle beslenmek, giyinmek, insanca yaşamak imkansız hale mi gelmiş? AKP'nin kuralları çiğneyerek yandaşlara dağıttığı kamu ihaleleriyle Hazine kasası mı eksilmiş?  Bütün sülalesini kamuya yığan AKP'lerin sayısı hatırlanamayacak kadar çok mu?

Olsun varsın. Biz o yolsuz ihalelere, akraba kayırmalarına, kamu kaynaklarının, gizli sözleşmelerle bir avuç şirkete aktarılmasına "ortamlarda" yine itiraz edelim ama işçiler AKP'nin ekmeğine yağ sürmemek için, sendikalı bile olsa
haklarını kullanmasın. Aza razı olsun, kıt kanaat yaşamayı sineye çeksin.

Yeter ki CHP, AKP'nin karşısında güç duruma düşmesin. Gerçekten yeter mi?"

ÇERKEZOĞLU: KONU BİZİM İÇİN SARİHTİR

Toker, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu'yla yaptığı görüşmeyi de aktardı. Toker, Çerkezoğlu'nun, "Konu bizim
için sarihtir" dediğini aktardı.

Toker'in aktarımına göre, Çerkezoğlu'nun, "O sendika asgari ücret belirlenirken neden itiraz etmemiş?" sorusuna verdiği yanıt ise şöyle oldu:

"Asgari ücret konusunda DİSK'in verdiği mücadele kamuoyunun takdirinde. Biz masada değildik. Masada olmamamıza rağmen, alanda ve işyerindeki tek örgüt DİSK'ti. Diğer konfederasyonlarla ortak açıklama yaptık. DİSK bu mücadelede üzerine düşeni fazlasıyla yapan bir örgüt. Süreci devam da ettiriyoruz. Bu iş burada bitmedi dedik. Hem asgari ücretin vergi dışı bırakılması hem de kesinti yükünün Hazine'den karşılanması gibi çalışmalar başlattık. Çalışmalar devam edecek. Bütün siyasi partilerle görüşme yaptık. DİSK gücü ölçüsünde hatta gücünden de fazla üzerine düşeni yapıyor. Süreci örgütlemeye devam edeceğiz."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar