Şenyayla yangını 9 gün sonra kendiliğinden söndü: Burası sanki ayrı bir ülkeymiş gibi

Şenyayla yangını 9 gün sonra kendiliğinden söndü: Burası sanki ayrı bir ülkeymiş gibi
'Antalya, Manisa için gösterilen hassasiyeti bölgemiz için de gösterilmesini istiyoruz.'

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kararıyla Muş'a bağlanan Şenyayla bölgesinde köylülerin iddiasına göre askerlerce yakılan orman 9 gün kendiliğinden söndü. Karakol yakınlarında olan ve 'güvenlik' ilan edilen bölgede ağaçlar küle dönerken HDP Kulp İlçe Eş Başkanı Remzi Altın "Karakolun yapılmasıyla birlikte burada zaman zaman yangınlar çıkmaya başladı. Görüyorsunuz güvenlik gerekçesiyle biz gidemiyoruz. Yaklaşık 100 dönüm orman yandı" dedi. Altın "Bugün Manavgat, Kütahya yanıyorsa bizim için bir farkı yok. Orman nerede yanarsa yansın, nerede ağaç sökümü yapılırsa yapılsın bunlara karşıyız. Burası sanki ayrı bir bölge ve ülkeymiş gibi ne kimse gündeme getiriyor ne kimse sahip çıkıyor." diye konuştu.

Mezopotamya Ajansı'ndan Ergin Çağlar ve Mehmet Erol'un haberine göre, Cumhurbaşkanı kararnamesiyle Muş'a bağlanan Şenyayla bölgesinde bulunan karakol yakınlarında 23 Temmuz günü askerler tarafından çıkarıldığı belirtilen yangın 9 gün sonra hiçbir müdahalede bulunulmadan kendiliğinden söndü. Yangının çıkmasıyla beraber bölge "güvenlik bölgesi" ilan edilirken, bölgede yaşayan koçerlerin yangına müdahalesine de izin verilmedi. Kendiliğinden sönen yangın sonucu binlerce ağaç küle döndü. 
 
KARAKOL YAPIMIYLA BAŞLADI 
 
Bu bölgede yaşayan köylüler, geçtiğimiz yılın Aralık ayında yapımına başlanan karakolun ardından bölgede sık sık orman yangınları ve ağaç sökümlerinin yaşandığını dile getirdi. Dağın tepesine yapılan karakolun bölgeyi 7/24 drone ve foto kapanlarla izlediğini aktaran köylüler, yangının askerler tarafından kontrollü bir biçimde çıkarıldığını söyledi. Karakolun çevresi ve dağın tepesinden yamacına kadar olan alanda binlerce ağacın yıl içerisinde askerler tarafından söküldüğü belirtilirken, doğa katliamı kameralarımıza da yansıdı. 
 
BASKILAR KOÇERLERİ BEZDİRDİ
 
Karakolun yapılmasıyla beraber Şenyayla'da hayvancılık yapan yüzlerce koçerin alanda hayvanlarını otlatmasına izin vermeyen askerlerin, koçerlerin bulunduğu çadırlara sık sık baskınlar yaptığı da vurgulandı. Bölgede bulunan ve ismini vermek istemeyen bir koçer, "Konuşursak yine gelir baskın yaparlar evlerimize. Zaten sürekli baskınlarla karşı karşıyayız" dedi. 
 
100 DÖNÜM KÜL OLDU
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kulp İlçe Eş Başkanı Remzi Altın, bölgede yaşananları anlattı. Altın, bölgede geçen yıl yapımına başlanan karakoldan dolayı ağaç kıyımının yaşandığını belirtti. "Güvenlik" adı altında askerlerin alana kimseyi bırakmadığını söyleyen Altın, "Karakol yapımına geçen yıl başlandı. Karakolun yapılmasıyla birlikte birçok yer ağaçlar kesildi. Yanan bölgenin çok az bölümünü görebiliyoruz. Yamacın öbür tarafını göremiyoruz. Yangın devam ederken, Muş Orman Şefliği’ni aradığımda yangını arazöz ve çeşitli ekipmanlarla söndürdüklerini söylemişlerdi. Burada herhangi bir yol yok, hiçbir araç gidemiyor. Vatandaş gidemiyor. Hayvanı kaybolan koçer gidemiyor. Karakolun yapılmasıyla birlikte burada zaman zaman yangınlar çıkmaya başladı. Görüyorsunuz güvenlik gerekçesiyle biz gidemiyoruz. Yaklaşık 100 dönüm orman yandı" dedi.  
 
BİR YILDA 800 DÖNÜM YOK EDİLDİ
 
Karakol yapımında da yaklaşık 100 dönümlük ormanın askerler tarafından söküldüğünü de belirten Altın, "Kesilen ağaçlar kamyonlarla Muş'a götürüldü. Ama şuana kadar 800-1000 dönüm orman tahrip edilmiş durumda. Ağaç kesimi yol yapılacak bölgede de var. Bu yol yapımında çok ağaç yok edildi. Zaman zaman ormanlarda yangınlar çıkıyor. Burası 'güvenlik bölgesi', 7/24 İHA'lar dolaşıyor, bu orman yangınları durup dururken çıkmıyor. Sorumluların derhal açığa çıkarılması gerekiyor" şeklinde konuştu. 
 
KOÇERLER ŞİKAYETÇİ
 
Bölgede askerlerin sık sık koçerlere baskı kurduğunu da sözlerine ekleyen Altın, koçerlerin sıkça kendilerini arayıp yaşadıkları baskıları aktardığını belirtti. Altın, koçerlerin yaşadıklarına ilişkin şunları söyledi: "Burası bir koçer bölgesi, yaylacılığın yapıldığı bir bölge. Bir koçerin hayvanı kaybolsa çıkıp onu arayamaz. Belli saatlerin dışında çıkamaz. İstediği yere hayvanlarını götüremez. Bu bölgeden hayvan ölümleri haberleri çok geliyor; bu yönlü şikayetler çok.
 
BİZİM İÇİN FARK YOK
 
Bugün Manavgat, Kütahya yanıyorsa bizim için bir farkı yok. Orman nerede yanarsa yansın, nerede ağaç sökümü yapılırsa yapılsın bunlara karşıyız. Burası sanki ayrı bir bölge ve ülkeymiş gibi ne kimse gündeme getiriyor ne kimse sahip çıkıyor. Sesimizi çıkaramıyoruz, duyuramıyoruz. Basın sesimizi duymuyor. Antalya, Manisa için gösterilen hassasiyeti bölgemiz için de gösterilmesini istiyoruz" dedi. 

Öne Çıkanlar