Rosa Derneği’nden şiddet gören kadınlara çağrı

Rosa Derneği’nden şiddet gören kadınlara çağrı
Şiddet gören kadınlara seslenen Rosa Kadın Derneği yöneticisi Nevin Oyman 'Biz her zaman yanındayız' dedi, İstanbul Sözleşmesi için mücadeleye devam edeceklerini belirtti.

Kadınları ve haklarını koruyan İstanbul Sözleşmesi’nin AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kararıyla bir gecede feshedilirken, siyasi partiler ve başta kadın örgütleri olmak üzere sivil toplum örgütlerinin çekilme kararının iptali için Danıştay’a açtığı dava da 2’ye karşı 3 oyla reddedildi. Erdoğan’ın çekilme kararı ve Danıştay’ın ret kararına tepkiler sürerken, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve katliam haberleri gelmeye devam ediyor.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun "2022’nin ilk 7 ayında 158 kadın cinayeti yaşandı" açıklamasının aksine Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), yılın ilk 7 ayında 188 kadının katledildiğini ve 146 şüpheli ölümün gerçekleştiğini duyurdu. Kadına yönelik artan şiddet ve katliamların politik olduğunu belirten Rosa Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Nevin Oyman, iktidara yanlış politikalardan vazgeçme çağrısında bulundu.

‘ÇOK SAYIDA ŞİDDET BAŞVURUSU VAR, ÇÖZÜMSÜZLÜK POLİTİKTİR’

Derneklerine çok sayıda şiddet başvurusunun olduğunu aktaran Oyman, "Kadın cinayetlerinin çözümü ve çözümsüzlüğü politiktir. Aslında bu bir devlet politikasıdır, cezasızlık "iyi hal" indirimleriyle bir nevi erkekleri teşvik eden ve devletin de onaylayan tarzını ortaya koyuyor. Sadece temmuz ayında 28 kadın katledildi, 16 çocuk istismar edildi, 14 kadın koruma kararı almasına rağmen katledildi. Daha sayısını öğrenemediğimiz, basına yansımayan veriler var" dedi.

‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN ÇEKİLMESİYLE KADINLARA YÖNELİK BÜTÜN ŞİDDET OLAYLARI ONAYLANDI’

İktidarın İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesiyle kadınları ölüme sürüklediğine dile getiren Oyman, "İstanbul Sözleşmesi uygulanmıyorken, daha çok uygulanması için mücadele ediyorken, bir gece ansızın feshedildi. Yani kadınlara yapılan bütün şiddet olayları onaylandı. Sözleşmeden önce Kadın Bakanlığı vardı ama 2011 yılında kapatıldı. Yerine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı getirildi. Bu yetmezmiş gibi 2016 yılında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na çevrildi. Biz daha önce bile Kadın Bakanlığı’nın işlevinin yerine getirilmesini ve daha çok işlevsel olmasını savunur ve mücadele ederken, iktidarın boyutları değişti" diye belirtti.

‘ERKEKLERDE ‘DEVLET DE ARKAMDA’ DÜŞÜNCESİ HAKİM’

Oyman, İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlükte olduğu dönemde de yargının "iyi hal" indirimleri uyguladığını hatırlatarak, "Şimdi tamamen kaldırması, kadınları savunmasız bırakması anlamına geliyor. Kadınların herhangi bir koruma alanı kalmadı. Ölüme ve şiddete mahkum edildi. Yasalar daha önce de uygulanmıyorken, şimdi hiç yasa yok. Bu çekilmeyle de erkekleri daha çok teşvik edecekler. Daha çok şu düşünceye girecekler, ‘ne de olsa ceza almayacağım’, ‘aslında sen bunu hak ediyorsun’, ‘devlet de benim arkamda’ düşünceleri hakim. Bunu bas bas bağırıyorlar, basından takip ediyoruz. Yani görüyoruz, katlettiği bir kadının arkasından yaptığı eylemi çok rahat paylaşabiliyor" ifadelerini kullandı.

 ‘HER TEŞEBBÜS CEZALANDIRILMALI’

 Faillerin cezasızlık zırhıyla korunmasına tepki gösteren Oyman, şöyle devam etti: "Faillere verilen cezalar yetersiz. Her bir ölüme teşebbüs eden dahi müebbetle yargılanması gerekiyorken, çünkü bu içindeki caniliği gösteriyor ama kişiyi öldüren failler 1 buçuk yıl alıyorlar, beraat ediyorlar. İyi hal indirimlerine güvenerek de çok rahat adım atabiliyorlar. Cezasızlık politikaları da daha çok ölüme teşvik ediyor."

KADINLARA ÇAĞRI

Tüm bu olumsuzluklara rağmen mücadeleden vazgeçmeyeceklerinin altını çizen Oyman, kadınlara şu çağrıyı yaptı:

"Hiçbir zaman bu mücadeleden vazgeçmedik. İstanbul Sözleşmesi’nin tekrar yerine getirilmesi ve uygulanması için çalışmalarımız devam edecek. Sözleşmenin feshini kabul etmiş durumda değiliz. Bununla ilgili kurumların vermiş olduğu itiraz süreçleri devam ediyor. Mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz, bizim de yaşamaya hakkımız var. Her zaman vardık, varız, var olacağız. Rosa Kadın Derneği olarak da bütün kadınlara şöyle bir çağrıda bulunmak istiyoruz; yanınızda olan gönüllü çalışanlar var. Şiddet gören, o an ne yapacağını bilemeyen, kendisini çaresiz gören durumlarda biz her zaman kadınların yanındayız." (MA)

Öne Çıkanlar