Önce eşini fuhuşa zorladı, sonra çocuğunu satmak istedi

Önce eşini fuhuşa zorladı, sonra çocuğunu satmak istedi
‘Adliyenin ortasında beni ‘Seni de diğer kadınlar gibi öldüreceğim’ diye tehdit etti. Lütfen artık sesimi duyun. Beni bu adamdan kurtarın. Ekmek almaya giderken bile korkuyorum.’

Seda TAŞKIN


ARTI GERÇEK-Yüzde 65 engelli olan ve 11 yaşında çocuk istismarına maruz kalarak tanımadığı biriyle imam nikahıyla zorla evlendirilen Gülay, daha sonra da ikinci kez evlendirildiği erkek tarafından önce fuhuşa zorlandığını, kabul etmeyince de eşinin çocuğunu satmak istediğini anlattı.

Türkiye'nin dört bir yanında hemen her gün kadınlar ya şiddet görüyor ya da öldürülme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Çoğu kadın öldürülmeden önce defalarca kez koruma talebi istiyor ancak çoğu zaman koruma kararına rağmen katlediliyor. Gülay, şiddete uğrayan binlerce kadından sadece biri.

Gülay yüzde 65 engelli olarak dünyaya geliyor. Okumayı çok istemesine rağmen ailesi tarafından engelleniyor. Doğduğundan bu yana sürekli babası tarafından şiddete uğrayan Gülay, 11 yaşına geldiğinde ise kendisi gibi şiddete uğrayan annesini trafik kazasında kaybediyor. Annesinin hayatını kaybetmesiyle baba ve beraber yaşadıkları yengesi tarafından evde istenmiyor.

‘11 YAŞIMDA TANIMADIĞIM BİR ADAMLA EVLENDİRİLDİM’

"Babam sürekli bize şiddet uyguluyordu. Bir kere olsun başımı sevdiğini görmedim. Annemin hayatını kaybetmesiyle birlikte artık beni evde istemiyorlardı. Engelli olmamdan dolayı beni kendilerine bir yük olarak görüyorlardı. Ortopedik engelliyim, böbrek yetmezliği ve kronik astım hastasıyım. Bir sürü hastalık yaşıyorum. Yaşadığım hastalıklardan dolayı beni istemiyorlardı. Bir sabah uyandığımda yengem bana ‘seni bir yere götüreceğiz ama istediğin zaman buraya gelirsin’ dedi. Daha sonra 11 yaşımda tanımadığım bir adamla imam nikahıyla evlendirildiğimi öğrendim."

İMAM NİKAHIYLA EVLENDİRİLDİĞİ ERKEKTEN DE ŞİDDET GÖRDÜ

Gülay bir süre evlendiği adamın kendisine iyi davrandığını ancak daha sonra yeniden sistematik bir şekilde şiddete uğradığını söylüyor. Aradan geçen yılların ardından yaşadığı şiddete dayanamayarak yeniden babasının evine dönmek zorunda kalıyor. İş arayarak ailesine destek olmak istediğini ancak engelli olmasından kaynaklı iş bulamadığını söyleyen Gülay, daha sonra ise yeniden ailesi tarafından evlendirilmek zorunda kalıyor.

CİNSEL SALDIRI

"Ailem çalışamadığım için beni yük olarak gördü. 30 yaşımda yeniden tanımadığım bir adamla evlendirildim. Bu evliliğimde ilk gün şiddete maruz kaldım. Yaptığım yemek, çalışamamam, kısacası her gün dayak yemem için bir neden oluyordu. Daha sonra bu adamdan bir çocuğum oldu. Her şey daha da zorlaşmıştı.

Son günlerde eşim sürekli bana ‘Para getir, bulamazsan git kendini sat’ diyordu. Kabul etmeyeceğimi söylediğimde ise yine şiddete uğruyordum. Daha sonra eve erkekler getiriyor beni pazarlamaya çalışıyordu. Bir gün artık bana ne yaptı bilmiyorum, uyandığımda yarı baygındım ve bir adamın beni taciz ettiğini gördüm. Bağırıyordum ama her yanım uyuşuk bir haldeydi. O can havliyle öyle bir çığlık attım ki komşular polisleri çağırdı. Ve eve polisler geldi."

Gülay polis karakoluna gittiğinde tüm yaşadıklarını anlatıyor ve koruma kararı çıkartıyor. Ancak koruma kararı da evlendiği adamın şiddetine uğramasını engellemiyor. Koruma kararına rağmen evi defalarca kez taşlanıyor ve şiddete uğramaya devam ediyor.

‘BENİ BOĞMAYA ÇALIŞTI, ÇOCUĞUMU SATMAK İSTEDİ’

"Şikayetçi olmamın ardından bu defada çocuğumla beni tehdit etmeye başladı. Bir gün eve gelerek beni boğmaya çalıştı. Bu defa da ‘Çocuğu satarız, sen hayatına bakarsın ben hayatıma bakarım’ diyordu. Asla böyle bir şeyin olmayacağını söylediğimde ise beni o kadar kötü dövmüştü ki komşular polisi aramamış olsaydı beni öldürecekti. Bu evde daha fazla kalamayacağımı anladım ve çocuğumu alarak kadın sığınma evine yerleştim. Orada da aksilikler peşimi bırakmadı. Çocuğumla sokaklarda, cami avlularında kaldığım oldu. Çekmediğim çile kalmadı. Tedavi olmak istiyorum."

Kadın sığınma evine yerleştikten sonra Gülay boşanma davası açıyor. Ancak maddi imkansızlıklardan dolayı avukatı duruşmalara katılmıyor, davasıyla ilgilenmiyor.

‘SATMAK İSTEDİĞİ ÇOCUĞUMUN VELAYETİNİ İSTİYOR’

"Mahkeme günü avukatın da geleceğini düşünerek mahkemeye gittim. Ancak avukat duruşmaya gelmemişti. Mahkemede çocuğun velayetini istiyordu. Çocuğumu satmak isteyen birine asla çocuğumu vermeyeceğimi söyledim. Duruşma sonrası beni adliye sarayının ortasında tehdit etti. ‘Seni de diğer kadınlar gibi öldüreceğim dedi. Ben kayıt almaya çalıştığımda ise polisler ona değil bana bağırarak, ‘ne video çekiyorsun, yasak’ diyerek beni tehdit ettiler. Daha sonra korktum ve duruşmalara katılmadım. 9 ay sonra duruşma düştü."

‘LÜTFEN SESİMİ DUYUN’

Tek isteğinin boşanmak olduğunu söyleyen Gülay, "Lütfen artık sesimi duyun. Beni bu adamdan kurtarın. Yıllardır ekmek almaya bile giderken beni bulacak ve öldürecek korkusuyla yaşıyorum. Çocuğum ve benim güvenliğim yok. Tek isteğim güvenli bir yerde çocuğumla yaşamak istiyorum. Yetkililer artık sesimi duysun. Ölmeden bana yardım edin" diyor.

Gülay, yaşadıklarını çektiği videoyla şöyle anlattı:


*Güvenlik sebebiyle isim değiştirilmiştir.

Öne Çıkanlar