HDP’den seçim açıklaması: Şimdi yeni bir başlangıç dönemi

HDP’den seçim açıklaması: Şimdi yeni bir başlangıç dönemi
Partisinin il başkanları toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sancar, seçimlere ilişkin açıklamasında 'Mutlaka başaracağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın' dedi.

Seda TAŞKIN


ARTI GERÇEK-Halkların Demokratik Partisi (HDP)  Eş Genel Başkanları Mithat Sancar ve Pervin Buldan, "HDP’liyiz Her Yerdeyiz" programının sonuçlarını değerlendirmek, siyasal gelişmeler ve yeni yol haritasını tartışmak üzere Ankara’da bir otelde partisinin il eş başkanlarıyla bir araya geldi. Toplantıdan önce açıklama yapan Mithat Sancar, sahada halkla bir araya geldiklerini ve çok başarılı bir süreç geçirdiklerini söyledi. HDP’nin yeni dönemde nasıl bir yol izleyeceğine ilişkin çalışmalar yürütüldüğünü söyleyen Sancar, "Bizim asıl zeminimiz halktır. Halkla tartışma, istişare etmek ve onların görüşlerini almak için yola çıktık. Gördük ki halkımız HDP’ye yönelik baskılara rağmen partisine inançla sahip çıktı" dedi.

Sancar’ın konuşmalarından satır başlıkları şu şekilde:

‘HALKIN MORALİ YÜKSEK’

"Halkın morali yüksek, kararlılığı sağlam. Bu da bizim siyasi gücümüzün, değişim idealimizin en güçlü kaynağıdır. Moralimizi de inancımızı da halkın bu inancından ve cesaretinden alıyoruz. Her gün yeni operasyonlarla uyandığımızı bu günlerde HDP sizin emekleriniz sayesinde dimdik ayakta. Yani umut ve cesaret dimdik ayakta. Bunu görmek bizi daha fazla çalışmaya mecbur olduğumuzu gösterdi. Sorumluluk da yükledi. Şimdi daha fazla çalışma ve yürüme zamanı. Şimdi daha da büyüme zamanı."

‘NELER YAPACAĞIMIZA DAİR ÜÇ BAŞLIK BELİRLEDİK’

"Önümüzdeki dönemde neler yapacağımızı tartışırken, üç ara başlık belirledik. Bunlardan biri; ülkenin temel sorularına yaklaşım. İkincisi; acil meselelerine çözüm önerisi. Üçüncüsü; özel gündemlere dahi tutum. İşte meydanlarda halkımızı dinleyerek, salonlarda sivil toplum örgütlerini dinleyerek, her mekânda bulduğumuz her fırsatta akil insanlarımızla, Seydalarımızla konuşarak, onların irfanından ve hikmetinden faydalanarak, bu başlıklarla ilgili veriler topladık. Şimdi bunları kurallarımızla tartışmak, ve kararlara dönüştürme zamanı."
‘SORUNLARIN BAŞINDA KÜRT MESELESİ GELİYOR’

"Önümüzde temel sorunlar var. Bu sorunların başında Kürt meselesi geliyor, Kürt meselesine demokratik çözüm yine HDP’nin var oluş hedefidir. Kürt meselesine demokratik çözüm aynı zamanda bu ülkenin demokrasi sorunu, yoksulluk sorunu, ekoloji, kadın, gençlik sorununa çözümle bütünleşmiştir. Ancak bunların hepsini bir arada ele aldığımızda yeni yaşam yolunda daha sağlam ilerleme imkanımız olur. Bu nedenle önümüzdeki dönem, bu sorunların tümüne dair yaklaşımımızı, temel bakışımızı daha da somutlaştırarak toplumun tümüyle paylaşacağız."

‘HALKIN SOFRASI, ORMANLARI YANIYOR, KENTLER, CANLILAR YOK OLUYOR’

"Yine acil meseleler var. Bu acil meselelerin ülkenin yangın yerine dönmüş olmasıyla açıklanabileceğini görüyoruz. Evet halkın sofrası yanıyor, ormanlar yanıyor, dereler taşıyor, kentler yok oluyor, milyonlarca canlı ormanlardaki yangınlarla birlikte yok oluyor. İnsanlarımızın canı gidiyor ayrıca. Ve tabii her alanda yürütülen savaş politikaları. Bunlar hepsi bu yangın yerinin, yangın yerine dönmüş ülkedeki sorunların temel kaynağıdır. İşte biz bu acil sorunlara da çözüm önerilerimizi bu toplantıyla başlayarak somutlaştırmaya çalışacağız."

‘HDP’NİN SEÇİMLERDE NE YAPACAĞI MERAK EDİLİYOR’

"Özel gündemler var. Bu özel gündemlerin başında seçimler geliyor. Biliyorsunuz HDP’nin seçimlerde ne yapacağı merak ediliyor, konuşuluyor. Bizim seçimlerle ilgili tutumumuzun temelinde yeni bir başlangıç yapma hedefi yatıyor. Biz seçimleri önemsiyoruz elbette. Bu seçimlerin ülkenin geleceği açısından çok önemli bir rol oynayacağını, etki yaratacağını sahadaki buluşmalarımızdan şunu büyük bir memnuniyetle gördük. Halkımız seçim ne zaman yapılırsa yapılsın, seçim hangi şartlar altında gerçekleşirse gerçekleştirilsin buna hazırdır."

‘KAPATMA DAVASI GÜNDEMİMİZDE YOK, EYLÜLDE DEKLARASYON YAYINLAYACAĞIZ’

"Kapatma davası bizim gündemimizde bu açıdan yoktur. Yani, kapatma davasının siyasi gücümüzün Türkiye’nin geleceğini belirleme konusunda kullanmamıza engel olması söz konusu değildir.

Yine gördük ki halkımız her türlü imkanı kullanarak HDP’nin siyasi gücünü ülkenin geleceğini belirleme noktasında kullanacağına tamamen güveniyor. Bu güveni boşa çıkarmayacağız. Bundan sonra diğer kurumlarımızla toplantılar yapacağız Parti Meclisimizi, Kadın Meclisimizi toplayacağız. Elbette MYK toplantımız olacak. Elbette Meclisi Kurulu ile de bir araya geleceğiz. Böylece istişareleri tamamlayıp kararlılığımızı bu başlıklarla ilgili temel yaklaşımımızı bir metne dökeceğiz. Bir deklarasyon yayınlayacağız. Bu söylediğim üç başlıkla ilgili temel yaklaşımımızı içeren önerilerimizi deyim yerindeyse yol haritamızı ortaya koyan deklarasyonu eylül ayı içinde tamamlayıp halkımızla paylaşacağız.
‘HDP’NİN KİLİT GÜÇ OLDUĞUNUN HERKES FARKINDA’

"Seçimler elbette önemlidir. HDP’nin siyasi olarak kilit güç olduğunun farkında sadece biz değil, herkes bunun farkında. Biz bu seçimleri ülkeye, ülkenin halklarına, topluma kazandırmanın bir önemli imkanı olarak değerlendiriyoruz.

‘ARTIK KAYBETTİRME DEĞİL, KAZANMA HEDEFİNİ KOYMAMIZ GEREKİYOR’

"Evet, iktidara kaybettirme hedefimiz devam ediyor. Artık sadece kaybettirme değil kazanma hedefini de herkesin önüne açık ve net koyması gerekiyor. Biz seçimlerde tüm ülkeye, tüm topluma, tüm haklarla özel olarak Kürt halkına kazandıracak yolları inşa edeceğiz."

‘MUTLAKA BAŞARACAĞIZ, KİMSENİN ŞÜPHESİ OLMASIN’

"Bunu sizden aldığımız fikir ve destekle mutlaka da başaracağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.  Seçimleri, yeni yaşama giden yolda bir vesile, yeni bir başlangıç yapmak için büyük bir imkan olarak değerlendirerek, yeni bir başlangıç,  gerçek bir demokrasi ve sağlam bir barışla yürünebilir. Gerçek demokrasi güçlendirilmiş parlamenter sistemi içeriyor,  katılımcılığı güçlendirmeyi, denetim mekanizmalarını sağlamlaştırmayı gerektiriyor. Ama gerçek demokrasi aynı zamanda işleyen bir güvenceli yerel demokrasiyi de gerektiriyor. Buna bütün ülkenin ihtiyacı vardır."

‘DEĞİŞİM CESARET İSTER’

"Bunu da yine bu seçimler vesilesiyle yeni başlangıcın en önemli başlıklarından biri olarak görüyoruz. Sadece kaybettirmek yetmez diyoruz. Pek çok yorumcuya bakarsak İktidar zaten kaybediyor eriyor. Doğrudur; anketler ve saha bunu gösteriyor. Ama hiçbir bir iktidar, hele böylesine otoriterleşmiş, baskıyı, talanı, rantı böylesine yaygınlaştırıp derinleştirmiş bir iktidar sadece seyredilerek gitmez. Yani; bu iktidarın oylarının düşüyor olması bizim bu iktidarı seyrederek kaybettireceğimiz anlamına gelmemeli. İktidara kaybettirmek için topluma güçlü bir ufuk, sağlam bir gelecek vaadi sunmamız lazım. Bunun temeli iktidarı ayakta tutanlara karşı cesur adımlar atmak lazım. Değişim o kadar kolay değil. Cesaret ister, dirayet ister. Türkiye’nin bütün muhalefeti, burada muhalefet deyince biz Türkiye'deki bütün mevcut iktidardan rahatsız olanları, bu iktidardan acı çeken bütün kesimleri kastediyoruz. Bunun adına ‘demokrasi ittifakı’ dedik. Demokrasi ittifakı toplumun en geniş kesimlerini kapsamakla anlam bulur."

‘YENİ BAŞLANGIÇ YAPMA YOLU’

"Bu dönemde yeni bir başlangıç yapmanın yolu tam da burada başlar. Bu yolda yürümek için herkesin cesaretli olması lazım. Değişim kolay değildir, yeniyi başlatmak kolay değildir. HDP her türlü riski ve bedeli göze alarak yoluna devam ediyor. Bedeller ödüyoruz. Her gün yeni gözaltılar ve tutuklamalar ve binlerce yoldaşımız rehin tutulduğu bir durumda mücadeleyi yürütüyoruz."

‘HALKÇI BİR YÖNETİME İHTİYAÇ VAR’

"Bu ülkenin emekçilerine, kadınlarına, gençlerine vaat edeceğimiz en büyük hedef barışı birlikte inşa etmektir. İktidarın varlığını dayandırdığı savaş, nefret, ırkçılık politikalarının karşısına halkların eşitliğini, barışı ve sağlam demokrasiyi koyarak yürümeliyiz. Eğer bunu başarırsak bu anketlerin çok önüne geçen bir halk kazanımı ortaya çıkacaktır. Devletçi bir yenilenmeye değil halkçı bir yönetimin inşasına ihtiyacımız var."

‘SUSURLUK DÜZENİ’

"Sadece iktidarı değiştirmeyi hedefleyen bir strateji yeterli olmaz. Bugünkü iktidarı ve buna benzer iktidarları yaratan bir düzen var. Bu düzen 1996 da Susurluk’ta patladı. Sonra yeni iktidarlar geldi o patlamanın enkazını toplamaya çalıştılar ya da öyle gösterdiler. Gördük ki o düzen çok daha güçlü bir şekilde devam ediyor.

‘SADECE BİNALAR YIKILMADI, SİSTEM ÇÖKTÜ’

"99 depreminde sadece binalar yıkılmadı, çökmedi, sistem de çöktü. O dayanışmadan yeni bir siyasi alternatif üretmeye başaramadı toplumsal muhalefet. Şimdi ormanlar yanıyor, bunun sebepleri belli ancak bunun önüne geçecek toplumsal muhalefet yok. Bizim devletçi bir yenilenmeye değil halkçı bir yönetimin inşasına ihtiyacımız var. HDP halkçı bir yönetim için her türlü sorumluluğu üstlenmeye hazırdır. Bu seçimler de bunun için ciddi bir imkandır."

‘YENİ BİR KURUCU AKLIN PARÇASI OLMAYA HAZIRIZ

"İşte biz bu yeni dönemde, yeni başlangıcı Türkiye’nin yönetimine ortak olarak gerçekleştirmek istiyoruz. Başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halkları için Türkiye’de yeni kurucu aklın parçası olmaya hazırız. Bunu başaracağımıza dair hiçbir şüphemiz yok. Eylül ayı içerisinde açıklayacağımız deklarasyonla, öyle dedikodunun ötesine geçmeyen siyasi polemiklere nokta koyacağız. Yeni başlangıç için barış olmazsa olmazdır, demokrasi olmazsa olmazdır, adalet olmazsa olmazdır. İşte bununla ilgili yaklaşımı bütün kesimlere sunacağız. Sorunların çözümünde rol alacak her aktöre çağrımız olacaktır."

‘ŞİMDİ YENİ BİR BAŞLANGIÇ DÖNEMİ’

"Biz bunu oturup parti genel merkezinde belirleyemeyiz. Önce sokakta halkla bunu tartışacağız, sonra bunu kurullarımızda değerlendireceğiz. Şimdi yeni başlangıç dönemidir.

Mevlana’nın bir şiirinin sadece son dizelerini okuyarak konuşmamı bitiriyorum:

"Gitti cancağızım. Ne kadar söz varsa düne dair. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım."

Sağlam barış, eşit, ortak yaşam. İşte buraya doğru yürüyoruz. Başaracağımızdan hiç kimsenin kuşkusu olmasın."

Öne Çıkanlar