'485 hektarlık alan maden arama sahası haline getirildi'

'485 hektarlık alan maden arama sahası haline getirildi'
TMMOB Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan Boğaziçi protestolarını ve Mamak'taki ormanlık alanın maden arama sahası haline getirilmesini değerlendirdi.

Tezcan Karakuş CANDAN


ARTI GERÇEK-Boğaziçi Üniversitesi'ne Melih Bulu'nun rektör olarak atanmasının ardından bir aydır Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve akademisyenleri Melih Bulu'yu istifaya davet ediyor. Halk arasında bir söz vardır "zorla güzellik olmaz, istenmeyen yerde de durulmaz." Boğaziçi öğrencileri Cumhurbaşkanı'na açık mektup yazdılar ve 'kral çıplak' dediler ve bu ülkenin geleceğini gençliğin ne düşündüğünü topluma bir umut olacak şekilde kaleme aldılar. Bunun üzerine Beyza Buldağ hiçbir gerekçe gösterilmeden tutuklandı. Basın açıklamasına katıldığı için meslektaşımız Sena Şat gözaltında tutuluyor. Onun acilen bırakılması gerektiğini bir kez daha buradan ifade etmek gerekiyor. Şu an Boğaziçi Üniversitesi tepkilerinden kaynaklı tutuklu sayısı 10'a ulaştı. İktidar, gözaltılar ve ev hapisleri ile birlikte gençlik üzerinde ve hepimiz üzerinde bir baskı kurma yaklaşımına devam ediyor. Bunu acilen durdurması, Melih Bulu'nun da istenmediği yerde kalmaması gerektiğini bir kez daha Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak hatırlatmak isteriz. 

Öte yandan Ankara'da çok önemli bir alan peşkeşe açıldı. Mamak'ta Kızılca Mahallesi'nde 485 hektarlık ağaçlandırılacak orman alanında özelleştirme idaresi tarafından plan değişikliği yapılarak üniversite alanı ve maden arama sahası haline getirildi. Mimarlar Odası olarak bunu yargıya taşıdık. Ama planı değiştirme gerekçesi olarak 1/100.000'lik çevre düzeni planını gösterdiler. 1/100.000'lik çevre düzeni planı 1 ay önce 9. idare mahkemesi tarafından iptal edilmişti. İptal edilen bir plan üzerinden, plan değişikliği yapılması doğru değil. 

Ankara'da 24 tane üniversite var. Yeni bir üniversiteye nasıl bir ihtiyaç duyuldu bunu bilemiyoruz ama bir buçuk milyon metre karelik bir üniversite alanından bahsediliyor. Bu bir kampüsün taşınması ya da yeni bir üniversitenin açılması anlamına gelecek. Bu alanın kime tahsis edildiği, hangi üniversitenin nasıl kurulacağına dair izlenimlerimiz ve süreci takip etme kararlılığımız devam ediyor. Bazı duyumlar aldık, köklü üniversitelerin kent merkezinden taşınacağı yaklaşımlarını duyduğumuzu ve bu noktada da kent merkezinde çok önemli alanlar kaplayan kampüs alanlarının tehdit altında olduğunu ifade etmek isteriz. Bunlar Gazi, ODTÜ veya DTCF olabilir. Bütün bunlar kent merkezindeki üniversite kampüslerinin tehdit altında olduğunu gösterir. 

Özelleştirme idaresinin bu planı yapıyor olması; kent topraklarının maliye hazinesinden özelleştirme idaresine geçilmesi, özelleştirme idaresinin de bu plan değişikliği ile yeni rant alanları açmasına olanak sağlıyor. Öte yandan üst ölçekli plan dediğimiz planların kademeli birlikteliğine aykırı olan ve üst ölçekli planlarda orman alanı olan ve ağaçlandırılacak alan olan bu alanın gerçekten Ankara'nın nefesi ve Ankara'nın yeşil aksını devam ettirmesi açısından orman alanı olarak devam etmesinin önemli olduğunu biliyoruz. Bu nedenle yargıya taşıdık.

Bugün Söz Sırası'nı güzel bir haberle bitirmek gerekiyor. Mimarlar Odası Ankara Şubesi'nin hinterlandı çok geniş ve burada da kentsel mücadeleler sürüyor. Zonguldak Kız Meslek Lisesi'nin otoparka kurban edilerek yıkımı söz konusuydu. Bu konuda 'korunması gereken bir kültür varlığı' şeklinde tescil başvurusunda bulunmuştuk. Kültür Bakanlığı ve Koruma Kurulu tescil başvurusunu kabul etmemiş, biz de yargıya taşımıştık. Yargı yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Bunun üzerine bugün bize gelen habere göre; Koruma Kurulu, Zonguldak Kız Meslek Lisesi'nin gelecek kuşaklara aktarılması ve korunacak kültür varlığı olması nezdinde karar almış. Bu da şunu gösteriyor ki Şehir Hastanesi'nin otoparkına kurban gitmeyecek. Son olarak bunu sizinle paylaşmak istedim.

Öne Çıkanlar