KESK: Kadın yöneticilerimizi gözaltına alma zamanları manidar, derhal serbest bırakın

KESK: Kadın yöneticilerimizi gözaltına alma zamanları manidar, derhal serbest bırakın
KESK, Diyarbakır’da bu sabah yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan üyelerinin derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), sabah saatlerinde Diyarbakır'da aralarında üyelerinin de bulunduğu 24 kadının gözaltına alınmasına dair basın toplantısı düzenledi. KESK’te düzenlenen toplantı salonuna "Kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesi engellenemez, gözaltılar serbest bırakılsın" pankartı asıldı.

Açıklamada konuşan KESK Hukuk-TİS ve Uluslararası İlişkiler Sekreteri Zeynep Erkan Korkmaz, kadınların her etkinliğinin engellediğini ve yargı eliyle baskı ve yıldırma operasyonlarının devam ettiğini kaydetti. Korkmaz, "Bu sabah Diyarbakır'da sendikamız SES Diyarbakır Şubesi Kadın Sekreteri Fatma Yıldızhan, Tüm Bel-Sen Şube yöneticisi Nihal Yanık, Eğitim Sen 1 No’lu Şube yöneticileri Hatice Efe ve Emine Akşahin, BTS geçen dönem MYK üyesi Bahar Karataş Uluğ’un da aralarında bulunduğu en az 24 kadın gözaltına alınmıştır. Dosyada ‘kısıtlılık kararı’ olduğu söylenerek bilgi verilmemişse de başta 8 Mart, 25 Kasım gibi kadına yönelik şiddete dikkat çekilen eylem ve etkinliklere katılımın gerekçe yapıldığı tahmin edilmektedir" şeklinde konuştu.

‘İKTİDAR ŞİDDETİ ÖNLEMEK YERİNE, MÜCADELE EDEN KADINLARA BASKIYLA ŞİDDETİ CESARETLENDİRİYOR’

Kadınların her gün şiddete maruz kaldığını ifade eden Korkmaz, siyasal iktidarın şiddeti önlemek yerine mücadele yürüten kadınları baskı ve gözaltılarla şiddeti kalıcı hale getirdiğini ve kadına yönelik şiddeti cesaretlendirdiğini söyledi.

‘GÖZALTI ZAMANLAMASI MANİDAR’

Gözaltları "kadın kırımı" olarak değerlendiren Korkmaz, "Gözaltı zamanlamasının Newroz ve 1 Mayıs gibi önemli tarihler öncesine denk gelmesi tesadüf değildir. Son yıllarda belli günler öncesinde kitlesel gözaltılar rutin hale getirilmiştir. Böylelikle kadınlar üzerinden tüm topluma gözdağı verilmek, sindirilmek, yapılacak eylem ve etkinliklere katılımı en aza indirmek hedeflenmektedir. Gözaltına alınanların tamamının adresleri belli olup çağrılma durumunda ifade verecek kişilerdir. Ancak iktidar gözaltı ve tutuklama yoluyla muhalif kesimleri sindirmeyi, korku dalgası yaratmayı hedeflediğinden bu politikayı özellikle ve sistematik olarak uygulamaktadır" diye ifade etti.

'YÖNETİCİLERİMİZ DERHAL SERBEST BIRAKILSIN'

Gözaltı ve tutuklamaların kadınları yıldırmayacağını söyleyen Korkmaz, AKP hükümetine şöyle seslendi:

"İktidarı ve kendini Anayasa’nın, yasaların üzerinde gören yetkililerini bir kez daha uyarıyoruz, temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldıran, Anayasa’yı hiçe sayan uygulamalara son verin. Basın açıklamalarına, mitinglere katılım, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındaki paylaşımlar ve benzeri demokratik eylem ve etkinlikler Anayasa ile güvence altına alınmış temel hak ve özgürlükler kapsamındadır. Bu nedenle değil gözaltına alınmak, soruşturma açılması dahi Anayasa ihlalidir. Diyarbakır'da gözaltına alınan ve hemen hepsi sendikalarımızın şube kadın yöneticileri olan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, bu hukuksuz uygulamayı gerçekleştirenler hakkında soruşturma açılmalıdır."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar