İşten çıkarılan Ekmekçioğlu Fabrikası işçileri: Kanımızdaki kurşun oranı bize hiçbir zaman söylenmedi

İşten çıkarılan Ekmekçioğlu Fabrikası işçileri: Kanımızdaki kurşun oranı bize hiçbir zaman söylenmedi
Çorum Ekmekçioğlu Fabrikası’nda Kod 29’dan işten çıkarılan 90 işçi, hayatlarını idame ettiremediklerini, kanlarında kurşun oranının da fazla olmasıyla sağlık sorunları yaşadıklarını söyledi.

Yağmur KAYA


ARTI GERÇEK- Çorum’daki Ekmekçioğlu Metal Sanayii ve Ticaret A.Ş Fabrikası’nda çalışırken Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (DİSK) bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası’na (Birleşik Metal-İş) üye oldukları gerekçesiyle işten çıkarılan 90 işçinin eylemleri, fabrika önünde devam ediyor. 

İşlerine dönmek için 47 gündür eylemlerine devam eden işçilerin çoğu, meslek hastalığına yakalanmış durumda. İşçilerin anlattıkları, çalışanların sağlığının patronlar tarafından nasıl hiçe sayıldığını gözler önüne seriyor. 

Ucuz çalışma saatleri ile hakları ihlal edilen, mobbinge uğrayan işçiler, pandemi dönemi için karar altına alınan işten çıkarma yasağının tek istisnası olan "Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller" olarak düzenlenen 29 numaralı kodla işten çıkarılmıştı. 

'18 YILDIR İŞÇİYİM BANA VERDİKLERİ PARA 2 BİN 600 LİRAYDI’

Evli ve 2 çocuk babası olan İbrahim Baylam, Ekmekçioğlu Fabrikası’nda 18 yıldır çalıştığını söyledi. 18 yıldır 2 bin 600 lira gibi düşük bir ücrete çalıştığını belirten Baylam, geçimini ya borç alarak ya da günlük işlere giderek idame ettirdiğini belirtti. "Aşırı derecede geçim sıkıntısı çekiyorum. 70 - 80 lira yevmiyeyle günlük işlere gidiyorum, bulabilirsem tabii" diyen Baylam, fabrikada kendilerine yönelik her türlü baskıya karşı sendikalaşmak istediklerini ancak Kod 29’dan işten çıkarıldıklarını vurguladı. 

'BİR GÜN AĞZINIZDAN BURNUNUZDAN KAN GELİR BİR ANDA GİDERSİNİZ'

Baylam, iş yerinde, işçilere her yıl tahlil yapıldığını fakat sonuçların kendilerine ya hiç söylenmediğini ya da üzerinde gereğince durulmayan cevaplar aldıklarını söyledi. Halsizlik, baş dönmesi gibi şikâyetler ile kendi imkânlarıyla hastaneye giderek kan tahlili yaptırdığını dile getiren Baylam, kandaki kurşun değerinin 20 olduğunu öğrendiğini ifade etti. Baylam, "Sonucunu 16 gün sonra verdiler. Kandaki kurşun oranı 20 çıktı. Geçen sene kan tahlili yaptırdığımda izinden dönmüştüm, muhtemelen bu nedenden dolayı düşük çıktı. Şimdi, şu an gidip yapsam yüksek çıkar. Ama daha yüksek çıkan arkadaşlar da var. 20’nin altında yoktur. Doktora, kandaki kurşun oranı yüksek olması nasıl bir şey diye sordum. Doktor, ‘bir gün ağzınızdan burnunuzdan kan gelir, bir anda gidersiniz’ dedi. İşçilerin yüzde 99’u bu durumda" diye konuştu. 

SERİN: KANIMDAKİ KURŞUN ORANI 40 ÇIKTI

Evli, 4 çocuk babası 43 yaşındaki Mustafa Serin, 2012 tarihinde Ekmekçioğlu Metal Fabrikası’nda hammadde bölümünde formen yardımcısı olarak işe başladığını belirterek, yılladır işini kaybetmemek adına sağlığını ikinci plana attığını vurguladı. 

‘İŞLERİ AKSAMASIN DİYE BİZ İŞÇİLERİ HİÇE SAYIYORLARDI’

Serin, şöyle konuştu: "Zaten bize hiçbir zaman tahlil sonuçlarını söylemiyorlardı. ‘İyisiniz, bir sorun yok, devam et işine’ diyorlardı. Ben kendi imkânlarımla Çorum’da Erol Olçak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gittim. Kurşun oranı 40 çıktı. Sonuçları 15 gün sonra çıktı. Bana Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi’nde derhal tedavi olmam gerektiğini söylediler. Kendi imkânlarımla, hastaneden yer ayırtarak tedavi oldum. Ben direkt tedaviye gittim. Kanımdaki kurşun oranı 18’e düştü. Ankara’daki doktorlar 3 ay sonra yeniden gelmemi söylediler. İmkânlarım el vermediğimden gidemedim."

"Diyorlar ki; senin durumun iyi, sen işine devam et. İşleri aksamasın diye bizi hiçe sayıyorlardı. Biz defalarca söylüyorduk, kan tahlili alınıyor ama bize bu tahlillerin sonuçları neden söylenmiyor diye, her seferinde soruyorduk ama söylemiyorlardı" diyen Serin, işçilerin meslek hastalığına yakalandığını ve çoğu işçinin kendi imkânlarıyla tedavi olduğunu vurguladı.  

Geçinemediklerini, eve ekmek dahi götürmekte zorlandıklarını belirten Serin, "Gerçekten çok mağduruz. Bir de kış döneminde bizi böyle işten çıkardı. Hep sıkıntı" dedi. 

KAYMAK: BİZ ÇOCUKLARIMIZIN SEVİNCİNİ FEDA ETTİK

Fabrikada formen yardımcısı olarak 12 yıldır çalıştığını söyleyen 2 çocuk babası Ahmet Kaymak, 47 gündür eylem yaptıkları halde fabrika önüne bir tek Çorum Belediye Başkanı’nın geldiğini ve şu ana kadar herhangi bir yetkilinin somut bir adım atmadığını vurguladı. Hasta ve yorgun olduğunu belirten Kaymak, bir an önce taleplerinin kabul edilerek işe dönmek istediklerini vurguladı. 

Kaymak, "Kanımdaki kurşun oranı 40 çıktı. 3 hafta izne gönderdiler. Tedavi oldum ve hâlâ inanıyorum yeniden tahlil yapsam kurşun 30 vardır. Yetkililerle şu ana kadar görüşemedik. 3 aydır işsiziz. Başkalarından borç alarak geçiniyoruz. Yıllardır kandırılmışız. Ama şu anda ilk hedefimiz fabrikaya geri dönmek" diye konuştu. 

Kaymak taleplerini "çalışma şartlarının düzeltilmesi, havalandırmaların düzeltilmesi, hammaddeler incelenip sağlığa zarar veren şeylerin bertaraf edilmesi" diye sıraladı ve şöyle devam etti: "Bu gibi insani taleplerimiz var. Biz bayramlarda da çalışıyorduk. 12 yıldır ben hiçbir bayram görmedim. Biz ailemizin bayram sevinçlerini buraya, fabrikaya tercih ettik. Şu an kadar benim çocuklarım bir bayram sevinci bile yaşamadı. 2 kızım var. Biz çocuklarımızın sevincini feda ettik. Yani yapılan muameleyi hak edecek hiçbir şey yapmadık. Belediye başkanı bir gün geldi sağ olsun en azından geldi. Bir de 300 TL bir gıda yardımında bulundu. Ondan başka da bir şey görmedik." 

Öne Çıkanlar