İHSDA: Devlet LGBTİ+ların güvenlik hakkını korumakla yükümlüdür

İHSDA: Devlet LGBTİ+ların güvenlik hakkını korumakla yükümlüdür
LGBTİ+ Onur Haftası yasağına tepki gösteren İnsan Hakları Savunucuları Dayanışma Ağı, yetkilileri LGBTİ+’ların barışçıl toplanma özgürlüklerini engellemekten vazgeçmeye çağırdı.

+GERÇEK- İnsan Hakları Savunucuları Dayanışma Ağı, Beyoğlu ve Kadıköy Kaymakamlığı'nın bu yıl 30'uncusu düzenlenmesi planlanan LGBTİ+ Onur Haftası yasaklanmasını ve LGBTİ+ların hedef haline getiren nefret söylemlerine tepki amaçlı basın toplantısı düzenledi. 

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi binasında bir araya gelen insan hakları savunucuları, yetkililerin verdiği yasaklama kararının, nefret söylemlerini ve tehditleri teşvik ettiğini, LGBTİ+’lara yönelik şiddetin cezasız kalacağına dair saldırganları cesaretlendirdiğini vurguladı. 

İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi adına Umut Rışvanlı ve Es Yılmaz, "Her zaman olduğumuz yerde olacağız! Örgütlenmeye, direnmeye 30 yıllık mücadelemizi 31'inci kez kutlamak için alanlarda olacağız. Bizi kriminalize etmek için hedefgösterenlerin farkındayız, tanıyoruz ama buradayız!" diye konuştu. 

Basın açıklamasını İnsan Hakları Savunucuları Dayanışma Ağı adına Burcu Bingöllü okudu. "LGBTİ+ mücadelesi bu yıl da Onur Haftası etkinliklerine yönelik yasaklama ve engelleme politikasıyla karşı karşıya" diyen Bingöllü, 

20-26 Haziran tarihlerinde Beyoğlu ve Kadıköy’de gerçekleştirilmesi planlanan 30. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası etkinlikleri Beyoğlu ve Kadıköy Kaymakamlıkları tarafından yasağını hatırlatarak şu değerlendirmede bulundu: 

"Böylece 12 yıl boyunca barışçıl ve kitlesel bir şekilde düzenlenen İstanbul Onur Yürüyüşü’ne yönelik 2015 yılında getirilen yasaklama ve yürüyüşe katılanlara yönelik polis şiddeti ile başlayan, 2017 yılında ise Ankara’daki etkinlik yasaklarıyla devam eden ve peyderpey ülkenin tüm şehirlerine yayılan yasaklara bir yenisi daha eklenmiş oldu. 

Bu yılki yasaklar ilk olarak 20 Mayıs Cuma günü Boğaziçi Üniversitesi’nde 9'uncu  kez düzenlenmesi planlanan Onur Yürüyüşü’nün Boğaziçi’nin atanmış rektörü Naci İnci tarafından yürüyüşe dakikalar kala yasaklanmasıyla başladı. Rektörlüğün kararı sonrasında yürüyüşe saldıran polis, 70 öğrenciyi ters kelepçe ve işkence ile gözaltına aldı. 7 Haziran Salı günü ise ODTÜ Onur Yürüyüşü, ODTÜ’nün atanmış rektörü Verşan Kök tarafından yasaklandı. 11 Haziran Cumartesi günü, Çanakkale’de düzenlenmesi planlanan Çanakkale Onur Haftası’na yönelik nefret söylemi içeren sosyal medya paylaşımları ve tehditler üzerine valilik Çanakkale’de beş günlük etkinlik yasağını duyurdu. Ardından 17 Haziran Cuma günü İstanbul Üniversitesi Eşitlik Topluluğu’nun düzenleyeceği Onur Pikniği, kampüs önünde toplanan bir grubun linç tehdidi nedeniyle iptal edildi.

Kolluk, LGBTİ+’ları tehdit eden kalabalık grubu uzun süre boyunca dağıtmadı, koruma bahanesiyle kampüsten çıkarılan 26 LGBTİ+ hak savunucusunu gözaltına aldı. 18 Haziran 2022 Cumartesi günü Gaziantep Valisi, Onur Haftası kapsamında kentte düzenlenecek eylem ve etkinliklerle ilgili olarak yaptığı sosyal medya paylaşımında, "İzin verilmesi mümkün değildir" diyerek LGBTİ+’ları hedef gösterdi.

'YURTTAŞIN HUZUR VE GÜVENLİĞİ' BAHANE EDİLEREK İLÇE ÇAPINA ETKİNLİK YASAĞI GETİRİLDİ'

1'inci Datça LGBTİ+ Onur Haftası kapsamında yapılması planlanan etkinlikler de 20 Haziran günü benzer bir şekilde yasaklandı. 'Yurttaşın huzur ve güvenliği' bahane edilerek ilçe çapında getirilen yasağın 20 Haziran’dan itibaren 30 gün boyunca süreceği duyuruldu. Datça’da bulunan Birlikte Yaşam Evi’nin Onur Haftası kapsamında 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü için düzenlemek istediği film gösterimine de polis engel oldu. Etkinliğin engellenmesine ilişkin yapılmak istenen basın açıklamasına kolluk kuvvetleri güç kullanarak müdahale etti. Yine Datça Onur Haftası kapsamında 21 Haziran günü düzenlenmesi planlanan 'Benim Çocuğum' film gösterimi de İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün başvurusu üzerine Kaymakamlık tarafından yasaklandı.

'BARIŞÇIL TOPLANMA ÖZGÜRLÜĞÜ AÇIKÇA İHLAL EDİLDİ'

Son olarak kendine 'Müdafaa-i İslam Hareketi' adını veren bir grup, sosyal medyada LGBTİ+’ları hedef göstererek '26 Haziran’da Taksim’de planlanan yürüyüşe asla izin vermeyeceğiz!' diyen bir açıklama paylaştı."

Yetkililerin verdiği yasaklama kararları nefret söylemlerini ve tehditleri teşvik ettiğini ifade eden Bilgöllü, "LGBTİ+’lara yönelik şiddetin cezasız kalacağına dair saldırganları cesaretlendiriyor" dedi. 

LGBTİ+’lara özel ayrımcı uygulamaları da içeren bu yasaklama kararları ile barışçıl toplanma özgürlüğünün açıkça ihlal edildiğini vurgulayan Bingöllü, "Ve başta Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi olmak üzere Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve Anayasa’ya aykırıdır. Devlet yetkililerine LGBTİ+’ları, LGBTİ+’ların barışçıl toplanma özgürlüğünü ve kişi hürriyeti ile güvenliği hakkını korumakla yükümlü olduklarını hatırlatmak istiyoruz. 

LGBTİ+’ları yalnızlaştırmaya, kriminalize etmeye ve şiddetin hedefi haline getirmeye yönelik tüm ayrımcı politikalara karşı LGBTİ+’ların ve LGBTİ+ örgütlerin yanındayız. Yetkilileri LGBTİ+’ların ifade, örgütlenme ve barışçıl toplanma özgürlüklerini engellemekten vazgeçmeye çağırıyoruz" diye konuştu. 

 

 

Öne Çıkanlar