+GerçekTV: Özgür ve çok sesli yayıncılık

+GerçekTV: Özgür ve çok sesli yayıncılık
'Ana-akım medyanın Türkiye basını işgal ettiği bu ortamda ekibimiz ve arkadaşlarımız ile özgür, demokratik ve çok sesli bir yayıncılık yapabilmek için elimizden geleni yapıyoruz.'

Eylül’den bu yana +Gerçek internet gazeteciliğinin yanı sıra, +Gerçek’in Youtube kanalında da imkanlarımızın el verdiği, hatta çoğu zaman imkanlarımızın üzerinde bir güçle ve emekle gazetecilik yapmaya çalışıyoruz. 

Ana-akım medyanın Türkiye basını işgal ettiği bu ortamda ekibimiz ve arkadaşlarımız ile özgür, demokratik ve çok sesli bir yayıncılık yapabilmek için elimizden geleni yapıyoruz. 

Söyleşiler, analizler, sanat ve kültür haberlerinin yanı sıra +Gündem adını verdiğimiz canlı yayınlar ile sıkı sık Türkiye’de ve bölgede yaşanan sıcak gelişmeleri takip ediyor ve yorumluyoruz. 

Pazartesi gecesi, uzun zamandır arzu ettiğimiz ve planladığımız "Türkiye Sohbetleri’nin" ilk bölümünü gerçekleştirdik. İki ana hedefimiz vardı, Türkiye’nin içinde bulunduğu çöküş döneminde gazetecilik yaparak hali hazırdaki siyasi ve toplumsal duruma ışık tutabilmek ve önümüzdeki dönemin nasıl olması gerektiği konusunda çok sesli bir tartışma ortamı yaratabilmek.  

Aldığımız tepkiler istediğimizi başardığımızı gösteriyor. "Bir nizam yıkılırken geleceği düşünmek" alt başlığını kullandığımız tartışma programının ilk bölümünde siyasetçiler, gazeteciler ve uzmanlar Türkiye’deki toplumsal kutuplaşmayı, sorunun çözümünü ve ülkenin geleceğini konuştu. 

Kutuplaşmanın tarihine, bugün üstesinden hala gelemediğimiz sorunların sebeplerine inildi. Farklı siyasi geçmişleri ve duruşları olan konuklarımız, 100 yıldır tekrarlanan hataları, demokratik ve çoğulcu bir ülke olamamanın önündeki engelleri konuştu. Yeni dönemde bu sorunların nasıl üstesinden gelinebileceğine dair önerilerde bulunuldu.

Ertuğrul Günay, Ünal Çeviköz, Huda Kaya, Nesrin Nas, Suat Kınıklıoğlu, Sibel Yiğitalp, Erdal Avcı, Ali Topuz ve Yektan Türkyılmaz, bu çoğulcu tartışma ortamını oluşturmamız için +Gerçek’e destek verdiler. Hepsine bir kez daha çok teşekkür ediyoruz.

Onları aramızda görmek ve uzun yıllar sonra, farklı görüşlerin uygarca konuşabildiğini, insanların birbirlerine hakaret etmeden sorular sorabildiğini ve tartıştığını görmek zevkliydi. 

Ali Topuz’un "Umutlu olabilmemiz için muhalefetin sırtlanması gereken yükler var." uyarısı, Ertuğrul Günay’ın "Keşke Türkiye farklılıklarının değerini bilen çoğullukçu bir toplum olsaydı." hatırlatması çok önemliydi. 

Nesrin Nas’ın "Muhalefetin birlik olma ihtimalini gördükçe iktidar müthiş bir panik yaşıyor." gözlemi, Huda Kaya’ın "Cumhuriyet’in ‘İnanç Projesi’ni ve Ünal Çeviköz’ün "AKP’nin devletle, askerler, eğitimle, yargıyla kavgasını" anlatması dikkat çekiciydi.

Ertuğrul Günay’ın "Kürt Sorununda artık yetki seçilmişlere bırakmalı" önermesine Sibel Yiğitalp’in katılmadığı noktalar oldu. Yiğitalp " HDP siyaset yaptığını ama Kürdistan’ın da gerçekleri olduğunun" altını çizdi. 

Suat Kınıklıoğlu "Cumhuriyet’in 100. yılında belki de tarihi bir fırsatımız" olduğunu hatırlatırken, Erdal Avcı ümitli konuştu, "Bu topraklarda demokrasinin ihtimali bile ömre bedel." dedi.

Yektan Türkyılmaz durduğumuz kritik noktayı detayları ile anlattı, "100 yıllık bir kırılma noktasının arifesindeyiz, her şey çöktü." diyerek,önümüzde yeni bir süreç olduğunu hatırlattı.

Bahsettiklerimiz konuşulanların çok çok az kısmı, henüz izlemediyseniz mutlaka izlemenizi öneririz. Konuklarımızın yanı sıra, bizi 3 buçuk saati aşkın bir süre takip eden izleyicilerimize de çok teşekkür ediyor ve bu çok sesli tartışma ortamını genişleteceğimiz ve sürdüreceğimiz konusunda söz veriyoruz.

Öne Çıkanlar