Ragıp Zarakolu

Ragıp Zarakolu

Fetva

Türkiye’de 1961 den sonra Bakanlar Kurulu kararı ile yasaklanan tek kitap 1993 yılında Salman Rüşti’nin 'Şeytan Ayetleri' kitabı olmuştu.

Hitler’in Mein Kampf kitabı Almanya da 70 yıl fiilen yasak kitaptı. Ama telif hakları temelinde basılması mümkün değildi. Zira Hitler’in ölümünden sonra bir varisi olmadığı için telif hakları Bavyera federal eyaletine kalmıştı. Federal hükümet de basılabilmesi için gerekli izni kimseye vermemişti.

Telif haklarının 70 yıl sonra serbest kalmasından sonra Mein Kampf Almanya’da basılabildi.

Kitap yasaklama şampiyonu Türkiye Cumhuriyetinde Hitler’in Kavgam’ı zaten hiçbir zaman yasaklanmadı.

1961 Anayasası yürürlüğe girene kadar kitaplar Bakanlar Kurulu kararı ile yasaklanırdı Türkiye’de.

Ama bu kitaplar arasında Hitler’in "Kavgam" kitabı hiç yer almadı mesela.

2005 yılında "Kavgam" best seller olmuştu, "Yeni Türkiye" nin yükseliş, Ergenekon’un cirit attığı günlerde. Alman devleti, bu baskının "korsan" nitelik taşıdığı, izinsiz olduğu yolunda dava açınca yasaklama kararı çıkabildi 2007 yılında nihayet. TC’de "Kavgam" kitabı, telif hakları temelinde yasaklanabilmişti ancak. 2015 yılında telif hakkı serbet kalınca, bir bestseller patlaması yaşandı yine.(*)

"Kavgam" ın telif hakları varisi olmadığı için Bavyera federal Alman devletindeydi. Ve o da basılmasına izin vermiyordu. Ancak 70 yıl sonunda 2015’de telif hakkı serbest kalınca Bavyera federe devleti önüne gelen atlamasın diye 4 bin adet eleştirel bir baskı yaptı 2017 yılında. Kimde de basmaya kalkmadı Almanya’da. Eleştirel baskı ise bestseller oldu.

Türkiye’de 1961 den sonra Bakanlar Kurulu kararı ile yasaklanan tek kitap ise 1993 yılında Salman Rüşti’nin "Şeytan Ayetleri" kitabı olmuştu.

Sebebi belki de bir TV kanalında A. Dilipak ile katıldığı bir panelde Aziz Nesin’in, Salman Rushdie’nin kitabını okumadığını, ancak düşünce ve yayınlama özgürlüğü bağlamında "Şeytan Ayetlerini" yayınlayacağını açıklaması olmuştu.

Hatta Aydınlık gazetesinde birkaç bölüm yayınlandı.

Ve bundan sonra, resmen "Sünni" bir ülke olan Türkiye’de, İran Şia dini lideri Ayetullah Humeyni’nin Fetvası bir anlamda yürürlüğe girdi.

Bu Şia Engizisyonunun bir kararıydı.

1600 yılında büyük İtalyan filozofu Giardono Bruno diri diri yakıldı Engizisyon kararı ile.

Ve Şia Engizisyonu hala 1600’lerde takılıp kaldığını kanıtladı verdiği bu Fetva ile.

Hristiyan dünyası bir anlamda reform ve Fransız Devrimi sayesinde aştı bu karanlığı. Bakalım İslam Dünyası ne zaman aşacak.

Aziz Nesin Sivas’ta hedef yapıldı gösterilerle ve ölümden döndü.

Mein Kampf’ın imzalı birinci baskısı

Yüce Tanrı izin vermedi katledilmesine. Günahı Sivas’ta insanları Giardano Bruno diri diri yakanların üstüne kaldı.

Ve Yüce Tanrı Salman Rusdie’nin katledilmesine de olanak tanımadı.

Bir gözünü yitirdi Salman. Ama Yaşar Kemal gibi o da öğrenecek tek gözle idare etmeyi, okumayı yazmayı.

Bu gün konuşmaya başlayabilmiş Salman Rusdie. Şükürler olsun.

Salman Rusdie yolumuz 2014 yılında SydneyOperasında düzenlenen Tehlikeli Düşünceler Festivalinde kesişmişti.

Evet, tehlikeli düşünceler hep risk de barındırır içinde ve cesaret ister.

Bana bir mimari harikası olan bu binayı gezdiren Opera Müdürü İstanbullu Hay çıkmaz mı? Dünya küçük!

Onu öldürmeye kalkan 24 yaşındaki Hadi Matar’ı soracak olursanız Amerikalı. Lübnanlı Şia bir ailenin çocuğu. New Jersey’in Fairview kentinde doğmuş. Hemen New York’un yakınında. İslamofaşizme kapılmış. İslam Devrim Muhafızlarının bir hayranı. Hrant Dink’i vuran "delikanlı" tipinde biri.

Bu suikastten Hümeyni’nin Fetvasını kaldırmakla yükümlü İran Hükümeti de sorumlu değil mi?

Mein Kampf’ın Savaş sonrası ilk  eleştirel baskısı raflarda, 2016

Kavgam’ın Türkçe ilk baskısı, 1940

Hrant Dink’in vurulmasından, ona yönelik nefret kampanyası başlatan Ergenekon çetesinin sorumlu olması gibi.

Bunu ancak fetvayı veren Hümeyni’nin kaldırabileceği, onun da öldüğü bahanesi ileri sürülemez.

Hile-i şeriyye ile her şey mümkün! Eğer istenirse… 


(*) Kavgam, Türkçeye İttihat Terakki Partisi ideologlarından ve İsmet İnönü tarafından 1939’da milletvekili yapılan Hüseyin Cahit Yalçın tarafından 1939 yılında tercüme edildi. 1945 Aralığında onun makalesinde hedef gösterilmesinden sonra TAN gazetesi ve sol yayınlar, kitapevleri saldırıya uğradı. 74 yaşında DP hükümeti tarafından kısa süreliğine hapsedildi. Hüseyin Cahiy Yalçın’ın anılarının başlığı da "Kavgalarım"! CHP’nin yayın organı Ulus’un başmuharriri! Tercümesinin üstünde oynanarak 30 farklı yayınevi tarafından birçok baskısı yapıldı günümüze kadar. En ilginçlerinden biri Lutka. Bir yandan Hitler basarken, öte yandan Balkan Coğrafyasında Müslümanlara Karşı İşlenen Soykırım, Boşnak Soykırımı başlıklı kitaplar basabiliyor. Kavgam’ı yayınlayan diğer yayınevleri: Agapi Y, Ahmet Halit Kitaphanesi, Altındağ Yayınları, Anonim Y, Berre Y, Bookcase Y, Bilge Karınca Y, Böğürtlen Y, Dokuz Y, Dorlion Y, En Kitap (8 Baskı), Emre Y, Gece Kitaplığı (2021), Girdop Y, Gönül Y, İlgi Kültür Sanat Y, Karaca Y, Karşı Y, Koloni Y, Lutka Y, Mavi Çatı Y, Mercan Okul Y, Mirhan Kitap Y, Manifesto Kitap, Nokta Y, Olympia Y, Panama Y, Puslu Y, Serüven Y, Sonsuz Kitap Y, Toker Y, Tutku Y, Yağmur Y, Yason Y, Zeyrek Y,

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ragıp Zarakolu Arşivi