Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun belge açıkladığı saati eleştirdi: Kendince Cumhurbaşkanını susturacak

Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun belge açıkladığı saati eleştirdi: Kendince Cumhurbaşkanını susturacak
Kılıçdaroğlu’nun açıklamasını hedef alan Erdoğan, 'saat 22:00'de ben televizyona çıkacağım, o da 22:00'de kendisine göre YouTube'u var, Cumhurbaşkanını susturacak' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Giresun’da 22 Ağustos 2020’de yaşanan sel afetinde en fazla zarar gören ilçelerin başında gelen Dereli ilçesinde Dereli-Doğankent Afet Konutları, İşyerleri ve Altyapı Yatırımları Açılış Töreni’ne katıldı. Cumhurbaşkanı, gündemden düşmeyen 'enerji krizi' ve muhalefetin 'doğal gaz stokumuz tükenmek üzere' sözlerine de değinerek, "Doğal gazımız var çok şükür. Muhalefetin iddialarının aksine. Tuz Gölü'nde doğal gaz depomuz var. Böyle bir sıkıntımız yok, tedbirimizi aldık, biz AK Parti'yiz" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 26 Ocak Çarşamba akşamı sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamayı hedef alan Erdoğan, "Adam kendine göre taktik yapıyor, saat 22:00'de ben televizyona çıkacağım, o da 22:00'de kendisine göre YouTube'u var, Cumhurbaşkanını susturacak" dedi.

'ULAŞTIRMA BAKANIM AĞZININ PAYINI VERDİ'

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Bakıyorsunuz öyle bir ana muhalefet var ki, yalanda geçilmiyor. Eyvallah. Geçen akşam Ulaştırma Bakanım gayet güzel bir şekilde ağzının payını verdi. Adam kendine göre öyle bir taktik yapıyor ki, saat 22.00'da ben televizyona çıkacağım o da kendisine ait bir youtube kanalı var. Orada millete sesleniyor. Güya Cumhurbaşkanını susturacak. (Bir vatandaşın ‘seviyesine inme’ diye seslenmesi üzerine) 'Şimdi seviyesine inme' diyor. Seviyesi yok ki seviyesine inelim. Benim için seviye millettir. Milletin de seviyesine inilmez. Milletin seviyesine çıkılır.

'2023 BİR DÖNÜM NOKTASIDIR'

2023 bir dönüm noktasıdır. Burada hep beraber birlikte çalışmaya var mıyız? Siz varız dedikten sonra bitmiştir çünkü bu ülkede yapacak daha çok işimiz var. Nasıl ki, Samsun'dan Sarp'a kadar bu sahili inşa ettik. Evelallah Giresun'umuzda üniversitesinden tutunuz bütün buradaki kurumlarımız inşa ve ihya ettik. Bugüne kadar fındıkta kimsenin erişemediği noktaya biz verdiğimiz fiyatlarla eriştik mi ? Halkımızdan aldığımız icazet neyse buna göre adımlarımızı attık.

'DOĞAL GAZ SIKINTIMIZ YOK'

Doğal gazımız var çok şükür. Muhalefetin iddialarının aksine. Tuz Gölü'müzün altında doğalgazımız var, stoklarımız var. Böyle bir sıkıntımız yok, tedbirimizi aldık, biz AK Parti'yiz." Daha da düşecek" ifadelerini kullandı.

KILIÇDAROĞLU'NA YANIT VERMEDİ

Saat detayına takılan Erdoğan, söz konusu belgelere karşı ise herhangi bir yanıt vermedi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun açıklamalarını hatırlatmakla yetindi.

Karaismailoğlu, Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına ilişkin, "Cumhurbaşkanımız hiçbir zaman hiçbir ihaleye imza atmaz. Bunu devlet tecrübesi olan herkes bilir. Bakanlar da imza atmazlar. Hiçbir ihale ve ödemeye Cumhurbaşkanı imza atmaz. Oradaki kağıdı göstererek yalan konuştu." ifadelerini kullanmıştı.

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAMALARI

Kılıçdaroğlu 26 Ocak’ta bürokratların kendisine ulaştırdığı belgelerden birini kamuoyu ile paylaşmış, Bandırma-Bursa-Yenişehir Osmaneli Demiryolu Hattı inşaatı ile elektromekanik sistemlerin teminine ilişkin, 3 milyar 198 milyon 743 bin 127 liralık ihalenin 9 milyar 449 milyon TL'ye CHP'nin beşli çete olarak nitelendirdiği şirketlerden birine verildiğini belgelerle açıklamıştı.

Kılıçdaroğlu, "Saray'daki şahıs ne için imza atıyor anladınız mı? Aradaki 6 milyarlık fark için. Tek bir imza ile 6 milyar lira çeteye peşkeş çekiliyor. Hazine'nin kasasını soyanlar doymamış, daha da çok para istemişler ve imzalamak zorunda kalmış" demişti.

Erdoğan da aynı gün NTV canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunmuştu.

İMAMOĞLU’NU HEDEF ALDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikinci konuşmasında ise "Kafayı bulmaya gidiyor" diyerek İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na gönderme yaptı.

Erdoğan, "Sel felaketi oldu bakan arkadaşlarım ve ben hep birlikte Doğankent'te, Dereli'deydik. Balıkçıya gitmedik. Vatandaşlarımızın yanına gittik. Onlarla beraber olduk, onlarla dertlendik. Ama birileri de bir yerlerde kafayı bulmaya gidiyor. Öbür tarafta kar bora fırtına esiyor. Hiç umurlarında değil. Bu belediye başkanlığını ben de yaptım. Hem de İstanbul'da. Kar, bora, fırtına olacak; deprem olacak, sel olacak... Yok Bodrum'a git, yok şuraya buraya git, bizim kitabımızda o yok. Bizim kitabımızda halkınla beraber olacaksın" dedi.

"Bunlar ülkenin milli çıkarlarını içeride ve dışarıda savunmaktan acizler" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Bunlar milletin geleceği için en küçük bir hayal kurmaktan acizler. Çünkü bunlar milletimizin ‘ver yiyen ört yatam bekle canım çıkmasın’ diye tarif ettiği türün mensuplarıdır. İşte bunun için de hiçbir zaman iflah olmamışlardır ve olmayacaklardır" diye konuştu.

DÖVİZ KURU İDDİASI

Sözlerinin devamında döviz kurundaki dalgalanmadan bahseden Erdoğan, "Geçtiğimiz aralık ayının 20'sine kadar döviz kurunda yaşanan suni dalgalanmanın önünü nasıl kestiğimizi biliyorsunuz. Önce piyasanın kendi dinamikleri için bu dalgalanmanın durulmasını bekledik. Baktık bu iş milletimize ciddi zararlar verecek bir yere doğru gidiyor, hemen tedbirlerimizi aldık, mekanizmalarımızı kurduk ve kuru tekrar istikrara kavuşturduk. Enflasyonun sizleri üzerinde ciddi bir yük haline dönüştüğünü görüyoruz, faizle mücadelemi biliyorsunuz. Faizi indireceğiz. Bilin ki enflasyon da inecek.

YURTTAŞ YARDIM İSTEYİNCE DOMRA ŞARKISI DEVREYE GİRDİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Giresun'da otobüs üstünde mikrofon uzattığı vatandaş yardım isteyince müzik sesinin yükseltilerek Dombra şarkısının devreye sokulması canlı yayına yansıdı.

Erdoğan, konuşma yaptığı otobüsün üstüne gelen bir vatandaşa mikrofon uzattı. Vatandaş, "Hanımım hasta. Ben de KOAH hastasıyım. Bize bir yardımcı olun, indirim yapın" diyerek Erdoğan’dan yardım istedi.

O anda müziğin sesinin yükseltilmesi ve ‘Dombra’ şarkısının devreye sokulması dikkat çekti. Vatandaş ise otobüsten uzaklaştırıldı. O anlar canlı yayına yansıdı.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar