Diyarbakır Barosu: 3 şüpheli tutuklanmalı

Diyarbakır Barosu: 3 şüpheli tutuklanmalı
Diyarbakır Barosu, Tahir Elçi cinayeti ile ilgili hazırlanan raporda belirlenen 3 şüphelinin tutuklanmasını istedi. Baro bu 3 kişinin HTS kayıtlarının da incelenmesini talep edecek.

Remzi BUDANCİR


ARTI GERÇEK - Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi merkez Sur ilçesinde 28 Kasım 2015'te çatışmalarda zarar gören tarihi Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması yaptıktan sonra silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Ölümünün üzerinden 3 yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen Tahir Elçi soruşturmasında bir ilerleme sağlanmadı. Dosyada tek bir şüpheli dahi yok.

RAPOR SORUŞTURMA SAVCISINDA

Diyarbakır Barosu, soruşturmada ilerleme sağlanmaması üzerine 2016 yılında İngiltere'nin Londra Üniversitesi Adli Mimarlık Bölümü’ne (Forensic Architecture) bir rapor hazırlattı. Diyarbakır Barosu, bilimsel verilerle İngiltere'nin Londra Üniversitesi Adli Mimarlık Bölümü tarafından hazırlanan raporu 14 Aralık 2018 tarihinde soruşturmayı yürüten Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına sundu. Savcılık, ‘kuvvetli suç şüphesi olan’ 3 muhtemel failin tespit ettiği raporla ilgili şu ana kadar herhangi bir işlem yapmadı.

İLGİLİ HABER: 'ÜÇ POLİSİN ATEŞ HATTI ELÇİ'Yİ ÖLDÜRMEYE MÜSAİTTİ'

DİYARBAKIR BAROSU TAHİR ELÇİ CİNAYETİ RAPORUNU AÇIKLADI

Diyarbakır Barosu, bugün savcılığa sunduğu raporla ilgili basın toplantısı düzenledi. Demir Otel’de düzenlenen basın toplantısında Diyarbakır Barosuna bağlı avukatlar katıldı. Rapora ilişkin bilgiler veren Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın, Tahir Elçi cinayetinin üzerinden 38 ay geçtiğini hatırlatarak, bu aşamaya kadar dosyada herhangi bir gelişme sağlanmadığını söyledi.

SAVCI RAPORUN İNGİLİZCESİNİ İSTEDİ

Diyarbakır Barosu olarak soruşturmadaki aksaklıları gidermeye çalıştıklarını ifade eden Aydın, Londra Üniversitesi Adli mimarlık bölümü tarafından hazırlanan raporu video ile birlikte 14 Arlık 2018 tarihinde Diyarbakır Başsavcılığı ve soruşturma savcılığına sunduklarını söyledi. Savcılığın kendilerinden raporun İngilizcesini istediğini ifade eden Aydın, "Bizde bu rapor önemli ölçüde Türkçe hazırlandığını, İngilizcenin olmadığını söyledik. Üniversite bünyesinde Türkçe bilen personelde var. Ondan kaynaklı rapor baştan sona Türkçe hazırlandı. Dolayısı ile orjinali de budur dedik. Bundan sonra ikinci bir talep almadık savcılıktan" diye anlattı.

"KUVVETLİ SUÇ ŞÜPHESİ OLAN 3 POLİS VAR"

Raporda önemli tespitlerin yer aldığını ifade eden Aydın, "Raporda, orada bulunan 2 örgüt mensubunun silahından çıkan mermilerle öldürülmediği yönünde bir tespit var. Bir de Tahir Elçi’nin görüş alanında olmayan birileri tarafından uzun namlulu silahlara vurulduğu yönünde iddialar vardı. Raporda bu iddianın doğru olmadığı tespit edildi. Olası failler ile ilgili tespit önemli. Raporda A-C ve D olarak kodlanan 3 polis memurunun kuvvetli suç şüphesi olduğu, muhtemel fail olabilecekleri yönünde tespit var" dedi.

"ŞÜPHELİLER TUTUKLANMALI"

Raporun bilimsel temellere dayandığını ifade eden Aydın, "Dosyadaki görüntüler, ses analizleri, bilirkişi raporları, keşif raporları, tanık beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde var olan sonuç şu; Üç polis memurunun kuvvetli suç şüphesi altında olduğunu gösteriyor. Bizim bu raporun en can alıcı kısmı bu. Bilimsel verilere ve ses analizi kullanılarak üç polis memurundan birisinin Tahir Elçi’nin ölümüne sebep olan silahı ateşlemiş olduğu yönünde kuvvetli suç şüphesi altına olduğunu gösteriyor. Bundan sonra soruşturma makamından beklentimiz, bir an önce bu polis memurlarını şüpheli olarak çağırıp, ifadelerine başvurması, elde dilecek diğer verilerle birlikte bu kişi yada kişiler hakkında bir tutuklama kararı vermesi ve soruşturmayı daha özenli yürütmesidir. Bizim hem baro olarak, hem komisyon olarak soruşturma bakamından beklentimiz budur" ifadelerini kullandı.

"SAVCI RAPORU ADLİ TIP KURUMUNA GÖNDEREBİLİR"

Aydın, savcılığın harekete geçmemesini sonuna kadar beklemeyeceklerini söyledi. Baro olarak savcılığa sundukları bir raporun olduğunu hatırlatan Aydın, "Cumhuriyet savcılığının, soruşturma makamının bu rapor üzerinde ne yapacağını bir süre daha gözlemleyeceğiz. Şu anda bu bizim sunduğumuz, teknik olarak uzman mütalaasıdır. Ya bu raporu hiç ciddiye almaz ya da bu raporu teyit etmek için farklı resmi kurumlara gönderebilir. Yani bir bilirkişi raporu haline getirebilir… Bu raporu savcılık belki adli tıpa göndererek teyit isteyebilir. Ama bir zaman marjı olacak. Ama ilelebet de beklemeyeceğiz. Bizim de bu konuda A-B planımız var. A planımız; bekleyeceğiz bir süre daha. B planımız ise, eğer bir netice elde edemezsek, Anayasa Mahkemesi, peşi sıra AİHM ve diğer uluslararası hukuksal mekanizmalarda mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.

"SAVCI HTS KAYITLARINI İSTEDİ, MAHKEME REDDETTİ"

Tahir Elçi cinayeti ile ilgili Diyarbakır Barosu bünyesinde oluşturulan komisyon üyesi Avukat Barış Yavuz,  raporda 3 olası şüphelinin tespit edilmesinin önemli olduğunu söyledi. Soruşturmanın başında yaşananlar hakkında da bilgi veren Yavuz, "Bu soruşturma dosyasında savcılık dosya içerisinde yer alan bazı kişiler ile ilgili telefon kayıtlarını, HTS dökümünü talep etmişti. Bunlar arasındaki telefon görüşme trafiğini talep etmiş. Bu 2 buçuk sene önce yaşandı. Ancak mahkeme dosyada tanık olan kişilerle ilgili böyle bir talep olamaz diyerek reddetmişti" dedi.

"GÖNÜLSÜZ BİR SORUŞTURMA YÜRÜTÜLÜYOR"

Kuvvetli suç şüphesi altında olan bu kişilerin şüpheli sıfatı ile ifadelerinin alınması yönünde taleplerinin olduğunu ifade eden Yavuz, şunları söyledi: "Soruşturmanın genişletilmesi, bu kişilerin tutuklanması yönünde talebimiz var. Bu kişilere ilişkin HTS kayıtlarının, iletişim kayıtlarının tespiti yapılması yönünde var. Bu kişilere zimmetlenen silah var. Bu kişilerin örneği Tahir Elçi’nin CNN Türk’te yapmış olduğu açıklamanın akabinde iletişim ve trafik ağlarının neler olduğunu çözmesi gerektiğine dair taleplerimiz var. Nasıl Hrant Dink dosyasında bir şüpheli vardı ve bu şüphelinin teflonundan birçok kişinin arka plan verisi işlenebildiyse, belki şüpheliler bugün bu konumda olursa, biz de bu arka plan verisinden giderek bu olayın aydınlatılması sağlayabiliriz. Ama maalesef bu dosyada hiç kimse şüpheli değil. Eğer gerçekten faillerin bulunmasına yönelik bir irade söz konusu olursa, bu durumda bizim dediklerimizin derhal yapılması gerekiyor. 14 Aralık’ta sunulan bu raporun hala dikkate alınmaması, İngilizcesinin isteniyor olması ve hala şüphelilerin olmaması gönülsüz bir soruşturma yürütüldüğünü gösteriyor."

Öne Çıkanlar