Devlet, mafya, siyaset üçgeni: Pasta küçülünce birbirlerine girdiler

Devlet, mafya, siyaset üçgeni: Pasta küçülünce birbirlerine girdiler
'Bu iktidar koalisyon iktidarı. Koalisyonun bir ortağı MHP. Görünmeyen ortaklar ise; Ergenekon, cihatçı örgütler, tarikatlar ve mafya.'

ARTI GERÇEK- Artı TV'de ekrana gelen Celal Başlangıç ile Artı Gerçek programına Artı Gerçek yazarları İnci Hekimoğlu, Koray Düzgören, Eser Karakaş, Armağan Kargılı ve Artı TV programcısı Erk Acarer konuk oldu. Programda, Sedat Peker'in yayınladığı videolar nezdinde devlet-mafya-siyaset üçgeni, son bir haftada ülkede yaşanan siyasi gelişmeler ve bu gelişmelerin ekonomiye etkileri, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün ses ve görüntü kaydı yasağı ile ilgili genelgesi gibi konular ele alındı. 

'ARTIK PASTA ÇOK DARALDI'

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in yayınladığı videoları değerlendiren İnci Hekimoğlu, devlete yakın olan mafyatik isimlerin devlet tarafından finanse edilemediği tadirde sürtüşmelerin gün yüzüne çıktığını vurguladı. Hekimoğlu şöyle konuştu: 

"Yasal yollardan kaynak yaratamayan iktidarlar kara para gelirine başvurmaya başlıyorlar. Türkiye'de iktidar eski devlet geleneğini bile ortadan kaldırdığı için artık pasta çok daraldı. En azından daha önce Mehmet Ağar gibi insanlara Ereğli Demir Çelik gibi yerlerden para çıkıyordu. Yani bunları finanse edebilecekleri kaynakları vardı devletin. Şimdi hiçbiri yok ve daraldıkça aralarında bu sürtüşmeler de başlamış oldu." 

'SİYASET, BÜROKRASİ, SUÇ ÖRGÜTLERİ İÇ İÇE'

Susurluk olayında ortaya çıkan fotoğraf ile Ekim 2020 yılında Yalıkavak'ta ortaya çıkan fotoğraf arasında benzerlikler kuran Koray Düzgören, AKP'nin koalisyon ortaklarını sıraladı. Yalıkavak'ta devlete ve kamuya ait marinanın Ağar ailesine geçişinin araştırılması gerektiğini vurgulayan Düzgören şöyle konuştu: 

"Pasta küçülünce birbirlerine girdiler. Sadece parasal menfaat değil, erk gücü de önemli. VİP pozisyonda dolaşmak, korumalar, özel arabalar... Bu hakları kaybetmemek için de yapılıyor. 3 Kasım 96'da Susurluk'ta olan kazada ortaya çıkan fotoğrafta, Sedat Bucak, Emniyet Müdürü Hüseyin Kocadağ ve Mehmet Özbay sahte kimliğiyle dolaşan Abdullah Çatlı vardı. Çatlı devletin değişik operasyonlarında kullandığı bir eleman. Mehmet Özbay sahte kimliğini de Çatlı'ya Ağar vermişti. Ekim 2020'de sosyal medyaya yansıyan Yalıkavak fotoğrafında Mehmet Ağar var devletin adamı, Engin Alan var emekli Korgeneral, Korkut Eken var Özel Harekatı kuran adam ve yanlarında Çakıcı var. Tablo çok benzer. Siyaset, bürokrasi, suç örgütleri iç içe. Yalkıvak fotoğrafı bunu gösteriyor. Yalıkavak'taki Marina meselesi önemli. Devletin marinası en son Ağar ailesine geçiyor. Önce Tolga Ağar sonra Mehmet Ağar'ın kendisi yönetime giriyor.   Marina meselesi var insanlar bilmezler. Marinaların özelleştirmelerine bakmak gerekir. Marinalar kaçakçılık için bir köprü başıdır. Kontrol yoktur, turzim olduğu için fazla kontrol yapılmaz. Her türlü kaçakçılık, özellikle uyuşturucu kaçakçılığı buralardan yapılır. Araştırılması gerekiyor. Böyle bir marinaya Ağar ailesi nasıl sahip olabilmiş? Mehmet Ağar'ın 90'lı yıllardaki uyuşturucu ticaretlerine karıştığı için zengin olduğunu biliyoruz. Ama yine de bu ekibin devletin marinasına nasıl oturabildiğini araştırmak gerekiyor. İki fotoğrafa bakınca şöyle bir şey var, bu iktidar koalisyon iktidarı. Koalisyonun bir ortağı MHP. Arka planda görünmeyen ortaklar var. Ergenekon, cihatçı örgütler, tarikatlar ve en son olarak mafya var. İkili bir koalisyon iktidarı bu. Görünürdeki koalisyon ortakları ve görünmeyen koalisyon ortakları sayesinde ömrünü uzatmaya çalışan bir iktidar söz konusu. Bu fotoğraf bunun bir göstergesi." 

'ARADA İYİ BİR İŞ BÖLÜMÜ VAR'

Eser Karakaş ise iktidar ve iktidarın küçük ortağı arasında var olan iş bölümüne dair konuştu. Karakaş, "AKP'nin çok yakınında olan Sedat Peker yurtdışına çıkıyor, Bahçeli hapishaneye gidip Çakıcı ile görüşüyor. Çakıcı için adeta af çıkıyor. MHP'ye yakın örgütlerin çok iyi bildiği işler bunlar. AKP'nin çok iyi bildiği işler değil bu mafyatik işler, öyle bir geçmişi veya öyle bir kadrosu yok. AKP'nin en iyi bildiği şey, en büyük ranta el koymak. AKP karlı çıkıyor bu işten, devlet rantlarına el koyuyor. Eski mafya gelirlerini de başka bir küçük parti alıyor. Arada iyi bir iş bölümü var. 'Sen ihalelere bak, sen de uyuşturucuya, haraçlara çok iyi bak' gibi bir iş bölümü var. Yalıkavak'ta fotoğraf çektiren kadro bu işin uzmanı olmuş. Ama Sedat Peker buradan dışlandı" dedi.

'DEVLET FONKSİYONUNDA YÜRÜYEN HİÇBİR ŞEY GÖRÜNMÜYOR'

Karakaş, devlette bir çöküş yaşandığını da ifade etti. Bu çöküşü ise şu şekilde açıkladı: 

"Avrupa'da Covid oranında birinciyiz. Eğitimde müthiş bir facia ile karşı karşıya devlet. Üniversite sınavına giriliyor 40 matematik sordan ortalama doğru cevap 5. Dış politikada daha korkunç bir dönem olamaz. Merkez Bankası'na bakın. Devleti devlet yapan temel işlev para basmasıdır. Merkez Bankası'nın haline bakın böyle bir devlet olur mu? Jandarma komutanı mafya liderine laf yetiştirmeye çalışıyor. İçki ve kitap yasağı geldi. Bunlar korkunç şeyler. İBB Başkanı eli arkasında dolaştı diye soruşturma açılmaya kalkılıyor. TÜİK'in açıkladığı enflasyon oranlarına itirazı olan Prof. Veysel Ulusoy alternatif enflasyon hesaplamaları yapıyor diye adliyede ifade verdi. Bu bir öğretim üyesinin asli işlevidir. Bizim itibarımızı zedeliyor diyorlar. Böyle bir devlet olur mu? Herhangi bir devlet fonksiyonunda yürüyen hiçbir şey görünmüyor. Turistler denize giriyor, Türkler giremiyor. Dışişleri Bakanı'nın Almanya ile yaptığı açıklama inanılmaz bir açıklama. Böyle bir açıklama nasıl yapılabilir? Herhangi birinden bahsetmiyorum. Nereden bakarsanız bakın çökmüş bir devlet var. Bunun maliyeti Türkiye'ye çok ağır olacak ve bu enkaz kolay kolay kalkmayacak. Ama Türkiye'nin bir reflekse ihtiyacı var."

'DEVLETİN GİZLİLİĞİ NİYE OLUR?'

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün 'Ses ve görüntü kaydı' ile ilgili yayınladığı genelgeyi değerlendiren Erk Acarer bu genelgenin anayasanın 278. maddesine aykırı olduğunu söyledi. Acarer, "Neden bu yasak getiriliyor? Devletin gizliliği niye olur? 17 Şubat 2019 Ankara'da TAYAD'ın eyleminde 21 yaşındaki Merve Demirel polis tarafından cinsel tacize uğradı. Alçakça şeyler oldu HDP Milletvekili Musa Piroğlu tekerlekli sandalyesinden düşürüldü. Ankara Yüksel Caddesi'nde bir eylemde polis bir göstericinin kolunu göstere göstere kırdı. Devlet burada şunu söylüyor, biz işkenceyi sokağa alacağız,  yapacağız siz buradan bilgi alamayacaksınız. Yurttaş gazeteciliğini de engelliyor, normal gazeteciliği de engelliyor. Bunları yaparken Anayasa'nın 278. maddesini unutuyor. Madde şunu diyor; 'bu tip işleri yapanlar suçludur, bu işleri görüp de çekmeyenler ceza alır.' Vatandaşlara bu anayasal hakkını hatırlatmak lazım" dedi. 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar