Çapa'da eylem: O yumruk hepimizin gözüne geldi, çalışırken ölmek istemiyoruz

Çapa'da eylem: O yumruk hepimizin gözüne geldi, çalışırken ölmek istemiyoruz
'Yeterli yasal düzenleme, cezalandırma ve caydırıcı önlemler alınmadığından şiddet olayları günlük yaşamımızın bir parçası oldu.'

Maske takması yönünde uyardığı hasta tarafından saldırıya uğrayan ve görme yetisini kaybeden sağlık çalışanı Rıfat Babayiğit için bir araya gelen sendikalar, "O yumruk hepimizin hem gözüne hem kalbine geldi. Çalışırken ölmek istemiyoruz" dedi.

Sağlık sendikaları, şiddete uğrayan ve görme yetisini kaybeden sağlık çalışanı Rıfat Babayiğit için İstanbul Üniversitesi (İÜ) Tıp Fakültesi Dahiliye Poliklinik girişinde basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Tez Koop İş, Türk Sağlık Sen ve Sağlık İş üyeleri katılım gösterdi.

Basın açıklamasını Tez Koop İş işyeri temsilcisi Tuğba Kutluca okudu. Eyleme saldırıya uğrayan Babayiğit de katıldı.

'ÇALIŞIRKEN ÖLMEK İSTEMİYORUZ'

Sağlık çalışanlarına yönelik saldırılardaki artışa dikkat çeken Kutluca, şunları söyledi:

"Sizler rahat yataklarımızda uyurken sağlık emekçileri, sabahlara kadar gözlerini kırpmadan hastane köşelerinde sevdiklerini geride bırakarak toplumun sağlığına kavuşması için çabalarken, ölüyor. Hayatta kalanlarımız da her gün sözlü ve fiziksel şiddete maruz kalıyor. Sağlık emekçilerine yönelik şiddet bugüne kadar bu ülkenin gündeminden hiç düşmedi, düşmemekle beraber bunun önüne geçebilecek hiç bir çalışma, hiç bir düzenleme tam anlamıyla yapılmadı, yapılmak istenmedi.

Ankara Keçiören’deki şiddet görüntülerinin etkisinden kurtulamamışken Çapa’da şiddet olaylarına bir yenisinin eklendiğine dikkat çeken Kutluca, sözlerini, "Yeterli yasal düzenleme–cezalandırma ve caydırıcı önlemler alınmadığından şiddet olayları günlük yaşamımızın bir parçası oldu. buna artık yeter diyoruz. Burada bir kez daha haykırıyoruz; O yumruk hepimizin hem gözüne hem kalbine geldi. Çalışırken ölmek istemiyoruz. Çalışırken şiddete uğramak istemiyoruz.

Yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, sağlık emekçilerinin yaşadığı psikolojik travmayı gören duyan yoktur. ‘Neyse ki olayda kimse zarar görmemiştir’ sözleri şiddeti yumuşatmaya yönelik çabadır, sağlıktaki karanlık ve ölümcül tablonun yetkililer tarafından görüldüğünü ama hiçbir şey yapılmadığını, yapılmayacağını göstermiştir. Sağlıkta dönüşüm politikaları ile kapasitesinin çok üstünde çalışmaya zorlanan sağlık emekçileri her fırsatta tükenmişliklerini dile getirirken, uygulanan politikalarla yaratılan kışkırtılmış sağlık algısı ile hastalar yaşadıkları her sorunu sağlık emekçilerine yöneltmeye başladılar. Nitekim 21 Eylülde yaşanan olaydan gerekli dersler çıkarılmadan ve hükümet tarafından gerekli önlemler alınmadığı için İstanbul Tıp Fakültesinde sağlık emekçilerine bir saldırı daha olmuştur."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar