Biden: Avrupa'nın kaosa sürüklenmesinden korktum

ABD Başkanı bu girişimleri yaparken benzin istasyonlarında fiyatların artacağını bildiğini, iç siyasette risk aldığını kabul ederek "Ben ABD Başkanıyım. Bu benim siyaseten sağ kalmamla ilgili değil. Bu ülke için en iyi olanla ilgili. Şaka yapmıyorum. Sonra ne olur? Eğer NATO'nun en güçlü ülkesi, bizim bir araya getirdiğimiz örgütsel yapı, Rusya sınıra işgal etmek için 100 bin askerle ilerlerken, bütün bir halkın kültürünü silmeye çalışırken kalkıp gitseydi ne olurdu? O zaman ne olurdu? Sonra ne yapardık?" diye sordu ve sonrasında Avrupa'nın kaosa düşmesinden korktuğunu söyledi.

Associated Press haber ajansına verdiği özel röportajdan Euronews Türkçe'nin aktardığına göre, "O zaman da açıkça söyledim, Ukrayna'ya yardım etmemek ve NATO'yu Ukrayna'ya yardım için organize etmemek maliyetli olur" diyen Biden, Rusya'nın hareketleri karşısında bir şey yapmamanın çok daha kötü sonuçlara yol açacağını belirtti.

Rusya'nın Belarus'ta olduğu gibi Polonya, Çekya ve NATO'nun bütün üyelerine nüfuz etmeye çalışacağına işaret eden Biden "Bir örnek, biliyorsunuz Putin (Ukrayna'ya) NATO'ya girmesini istemediği için girdiğini belirtti. Bir nevi NATO'nun Finlandiyalılaştırılmasını istedi. Yerine Finlandiya NATOlaştırıldı" diyerek güldü. ABD'nin karşı durarak Çin'in Tayvan'la, Kuzey Kore'nin nükleer silahları deneme ve baskının ötesine geçirmesiyle ilgili mesaj gönderdiğini de kaydetti.

BIDEN: AMERİKALILARIN MORALİ ÇOK BOZUK

AP muhabirinin Amerikalıların gündelik hayatlarında bu tehlikelerin anlam ifade edip etmediği sorusuna karşı ise Biden "Hayır sanmıyorum. Ama bakın, gündelik hayatta birçok hane halkı öncelikle sofraya nasıl yemek koyacağını, çocuklarına nasıl bakacağını, eğitim masraflarını nasıl ödeyeceğini, temel şeyleri düşünüyor" yanıtını verdi.

Kamu hizmetiyle ilgilenen gençlere iki öneride bulunan Biden öncelikle neleri kaybetmenin göze alınabileceğini bilemeyenlerin siyasete girmemesini tavsiye etti. Kamu hizmetinin Amerikan halkı için en iyi olan fikirlerin desteklenmesi olduğunu söyledi.

"ENFLASYON BENiM SUÇUM DEĞİL"

Ekonomik daralmanın kaçınılmaz olduğunu ancak ülkesinin enflasyonla mücadeledeki durumunun diğer uluslara göre çok daha güçlü bir konumda olduğunu belirten Biden "Eğer (enflasyon) benim suçum olsaydı, neden dünyanın diğer büyük sanayileşmiş ülkelerinde de yüksek enflasyon var?" diyerek kendini savundu ve bütçe açığını azalttıklarını, istihdamı ve ücretleri artırdıklarını belirtti.

İşe girerek işsizlik ödeneği ve hükümet yardımına daha az bağımlı hale gelenlerin haftalık masraflarını karşılamada daha fazla zorlandığını kabul eden Biden bu çelişkinin kısmen bir önceki yönetimin Covid-19 salgınındaki başarısızlığına bağladı.

Uluslararası ve ulusal psikoloji derneklerin işaret ettiği üzere insanların moralinin bozuk olduğunu belirten Biden "Amerika'da ruh sağlığı için desteğe ihtiyaç duyan kişi sayısı fırladı çünkü insanlar herşeyin alt üst olduğunu gördü. Bel bağladıkları herşey alt üst oldu. Ama bu olanlar çoğunlukla Covid-19 krizinin bir sonucu" dedi.

Biden ABD'de Covid-19 yüzünden bir milyon kişinin hayatını kaybettiğini vurgulayarak ülkenin içinde bulunduğu psikolojik travmanın atlatılması için güven duyulması gerektiğini belirtti: "Güvenin. Çünkü ben güveniyorum. 21inci yüzyılın ikinci çeyreğine sahip olmada diğer bütün ülkelerden daha iyi konumlanmış durumdayız. Bu bir mübalağa değil. Bu bir gerçek" diye konuştu.