Kılıçdaroğlu Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırdı: Gelin kanun çıkartalım

+GERÇEK- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir hekim ve avukatın ölümüne yol açan silahlı saldırıların ardından Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırdı, "Üzgün görünmek" yerine, eğer gerçekten üzgünseniz, gelin bu meseleyi derhal halledelim. Bakırtaş-Karakaya Şiddeti Önleme Kanunu'nu çıkartalım. Hemen!" dedi. Kılıçdaroğlu'nun çağrsını olumlu bulduğunu belirten Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkan Yardımcısı Avukat Sibel Suiçmez, "Türkiye'de kanun çıkarmakla meseleleri çözmek mümkün değil" yorumunda bulundu.

TBB Başkan Yardımcısı Avukat Sibel Suiçmez, Servet Bakırtaş cinayetini ve baroların boykot çağrısını ARTI TV’de yayınlanan Günün İçinden programında Fuat Ateş’e değerlendirdi. Canlı yayında Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Bakırtaş-Karakaya Şiddeti Önleme Kanunu'nu çıkartalım" çağrısını değerlendiren Suiçmez, kanun çıkarmanın tek başına yeterli olmayacağının altını çizdi.

‘DOKTORLA HASTA, AVUKATLA MÜVEKKİL KARŞI KARŞIYI GELDİĞİ SÜRECE PROBLEM ÇÖZÜLEMEZ’

Meslek gruplarının toplumun önüne atıldığı müddetçe kanunla şiddetin önlenemeyeceğinin altını çizen avukat Suiçmez, "Şiddetle Mücadele kanunu çıkarılabilir, çağrının bu noktada yapılması olumludur. Ama şunu açıkça söyleyelim Türkiye'de kanun çıkarmakla meseleleri çözmek mümkün değil. Hepimiz biliyoruz. Kadına yönelik şiddet olaylarında da konuşuyoruz. Türkiye'de cezalar yetersiz değil, mesele zihniyet meselesi. Siz bazı meslek gruplarını toplumun önüne atarsanız ve bu konudaki çözümleri yani; sağlıktaki çözümleri doktorla hastayı karşı karşıya getirerek yaparsanız, yine hukuktaki problemleri avukatlarla müvekkilleri karşı karşıya getirerek çözmeye çalışırsanız hangi yasayı çıkarırsanız çıkarın bu problem çözülmez" dedi.

‘DİLİN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR’

Toplumu bölen zihniyet ve dilden uzak durulması gerektiğini belirten Suiçmez, "Nitekim zaten sağlık çalışanlarına yönelik suçlarda olayın katalog suçuna sokulması işlemi gerçekleşmiştir. Ancak bu durum bu zihniyetin sahibi insanları durdurmuyor, durdurmayacaktır. Yine toplumsal zihniyet değişimi yapmadan Türkiye'de şiddetin önlenmesi mümkün değildir. Bunun yapabilmek için öncelikle siyasetçilerin samimi olması gerekiyor. Kullanılan dilin değişmesi gerekiyor. Toplumu bölen, parçalayan düzenlemelerin ortadan kaldırılması gerekiyor. Siz eğer bu ülkeden doktorlar giderse gitsin derseniz ne kanunu yaparsanız yapın bu şiddet çözülmez. Yine avukatlar olmadan da adalet gerçekleşir zihniyeti ile hareket eden bir adalet bakanlığı ya da adalet bakanını bu şekilde yönlendiren siyaset olursa avukatlara yönelik şiddet de ortadan kaldırılmaz" uyarısında bulundu.

‘AVUKATLARA KARŞI DİRENCİN ORTADAN KALKMASI GEREKİYOR’

Suiçmez, Kılıçdaroğlu’nun çağrısını olumlu bulduğunu söyleyerek, "Avukatlara yönelik şiddet kendi müvekkilinden gelir, karşı tarafın müvekkilinden gelir… Bunun yanında bizzat devletin kurum ve kuruluşlarının güvenlik güçleri tarafından da uygulanıyor, avukatlar duruşma salonlarından adliyelerden çıkarılmaya yok edilmeye çalışılıyor. Biz vatandaşlarımızın hakkını hukukunu savunmaya devam ettiğimiz sürece devletin kurum ve kuruluşlarında direnç görmekteyiz son zamanlarda. Bu direncin muhakkak ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu açıdan bu teklifi olumlu buluyorum ama bunun yetmeyeceğini tamamıyla siyasetçilerden ve devlet yönetimini elinde bulunduranlardan başlamak üzere gerçekten bir dil, bakış değişiminin olması gerekiyor" değerlendirmesini yaptı.

‘CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMI DERHAL BİR ARAYA GELMELİ’

"Yasadan önce TBMM ve cumhurbaşkanlığı makamı derhal bir araya gelmeli" diyen Suiçmez, "Yani siyaset yapmayı bir kavga usulüyle sürdürürseniz, oy kazanmayı grupları bölerek parçalayarak daha sonra birbiri üzerinden kışkırtarak yapmayı düşünürseniz. Böyle bir ülkede vatandaşın hukuka saygılı olmasını avukatlara saygılı olmasını, doktorlara saygılı olmasını beklemeniz mümkün değil. Bu bir hayal... Dolayısıyla yasadan önce TBMM ve cumhurbaşkanlığı makamı derhal bir araya gelmeli ve şiddet sarmalından çıkmak için başta kendi dilleri ve düşünceleri olmak üzeri toplumu değiştirecek dönüştürecek yeni fikirlere imza atmalıdır" çağrısında bulundu.