Bahçeli savcılara seslendi: HDP kongresine soruşturma açın
ARTI GERÇEK-MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin haftalık olağan Meclis grup toplantısında konuştu.
Konuşmasında aralarında 5 Türkiye vatandaşının da olduğu 9 kişinin öldüğü Almanya'nın Hanau kentindeki ırkçı katliama değinerek başlayan MHP lideri, ırkçı saldırıların endişe verici boyutlarda olduğunu ifade etti. "Bizim kökümüz sağlamdır, sağlıklıdır. Irkçılık ise bu kökü kurutacak zehir gibidir" diyen Bahçeli, Avrupa Türklerine selam göndererek, Hanau'da hayatını kaybedenlere baş sağlığı diledi, yaralılara da acil şifa mesajı gönderdi.
Bahçeli İran'daki depremden etkilenen ve yıkımların olduğu Van'da hayatını kaybedenlere başsağlığı diledi. MHP lideri, Azerbaycan ile Türkiye arasındaki tarihi, kültürel ve sosyal yakınlığa ve ilişkilere değinerek Hocalı Katliamı'nda ölenleri andı.
Bahçeli daha sonra Suriye ordusunun teröristlerden temizlemek için Rusya'nın hava desteğiyle operasyon düzenlediği İdlib'de TSK ile devam eden gerilime ve hafta sonu olağan kongresini gerçeleştiren HDP'ye ilişkin açıklamalarda bulundu.
İDLİB: BEKAMIZA SALDIRAN KİM OLURSA KARŞI KARŞIYA GELMEMİZ KAÇINILMAZ
"Türkiye olağanüstü bir süreçten geçmektedir. İdlip fokur fokur kayanayan, kaynadıkça taşan bir kazana dönüşmüştür. Şubat ayından beri İdlib'de verdiğimiz şehit sayısı 16'ya ulaşmıştır. Hava saldırısında iki kahramanımız şehit düşmüştür" diyen Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkan bölümler şöyle:
"Aziz şehitlerimize allahtan rahmet diliyor, milletimize baş sağlığı diliyoruz. Bu ay sonuna kadar Suriye rejim güçlerinin rejim güçlerinin gözlem noktasının gerisine çekilip çekilmeyeceği meseledir. Sayın Erdoğan'ın İdlib'e harekatı olarak tanımlaması, Rusya'nın da bunu 'en kötü senaryo' olarak tanınması gergin bir bekleyişe neden olmaktadır. . İdlib'de ateşkes rejiminin sağlanabilmesi, çözüm yollarının aranması Soçi Mutabakatı'nın uygulanmasına bağlıdır. Bu şartlar altında Türkiye'nin geri adımı düşünülemeyecektir. Esad döktüğü kanı damla damla ödeyecektir. Rusya'nın Suriye'yi Türkiye'ye tercihi akıllara ziyandır. Putin’in ikili oynaması, önce Sayın Erdoğan’a sarılırken, Esad’ı kucaklaması doğru değildir. İdlib’deki sıcak çatışma ve gerilim ikliminin vardığı domates yüklü TIR’ların sınırda bekletilmesine yol açıyorsa, samimiyetsizlik artmıştır demektir.
Türkiye'nin İdlib'deki varlığı haklıdır. Bizim güvenlik ve bekamıza saldıran ve kumpas kuran hangi ülke olursa olsun karşı karşıya gelmemiz kaçınılmazdır. Biz kuzu olup boyun eğmeyiz, kurt olup zalimleri tepeleriz."
HDP KONGRESİNİ HEDEF GÖSTERDİ: SAVCILAR SORUŞTURMA BAŞLATMALI
Cumhur İttifakı ortağı Bahçeli, konuşmasının devamında HDP, CHP, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu'nu hedef göstererek şu ifadeleri kullandı:
"HDP Kongresinde yaşanan rezillikler vatandaşlarımızı rahatsız etmiştir. Kongrede İstiklal Marşı okunmamıştır. Teröristlere saygı duruşunda bulunulmuştur. Kepazelik eşikleri ve sınırları fersah fersah aşmıştır.
Fren tutmayan eş başkan hendek ve barikat terörüne atıf yapmıştır. CHP’nin Serok partine üst düzey temsilci göndermeleri, parti kuracağı söylenen bir eski bakanın mesaj göndermesidir. HDP’nin CHP’ye yönelik siyasi nikahımızı ulu orta ilan edelim çağrısı duyulmuştur.
Kılıçdaroğlu ölü teröristlere nasıl saygı duruşunda bulunduklarını açıklayacak cesarete haiz midir?
Serok Ahmet'in PKK özlemi, Babacan'ın HDP sevdası, Kılıçdaroğlu'nun bölücülük arayışı vatana ihanettir alçaklıktır. Ha HDP, ha CHP, ha Serok, ha Babacan; alayı birdir, hepsi aynı alçak ve karanlık yolun yolcularıdır. Bırakın iktidarı bunlardan ne köy olur ne kasaba. Herkes aklını başına alsın. Bu ülke sahipsiz değildir. Cumhuriyet savcıları HDP'nin kongresi hakkında mutlaka tahkikata başlamalıdır."
OZAN CEYHUN TARTIŞMASI: BİZ HÜKÜMET ORTAĞI DEĞİLİZ, SİYASİ SORUMLULUĞUMUZ YOK
Ülkücüler tarafından 12 Eylül’de bir ülkücüyü öldürmekten sorumlu tutulan ve Viyana Büyükelçiliği'ne atandığı için eleştirilere neden olan Ozan Ceyhun ile ilgili şu yanıtı verdi:
"MHP, Cumhur İttifakı'nın parçasıdır. Biz hükümet ortağı değiliz. Siyasi sorumluluğumuz da bulunmuyor. Bu kapsamda idari tasarruflar hükümetin tekelindedir. Sayın Cumhurbaşkanı'nın onayı ile Avusturya Cumhuriyeti nezdinde büyükelçi tayin edilmiştir. Atamayla büyük bir eleştiri sağanağı başlamıştır. Büyükelçinin bir ülkücü katili olduğu iddiası gündeme taşınmıştır. Sadece şehidimiz Mustafa Erol değil, binlerce şehidimiz asla unutulmamıştır. Merhum şehidimizin katilinin kim veya kimler olduğu resmi olarak bilinmeden, sosyal medyadan pusu kuran, bize dava öğretmeye çalışan art niyetli kişilerin varlığı da teker teker açığa çıkmıştır. Soros konuşulurken, MHP tartışılmaya başlanmıştır. Şehidimizin hakkını korumak bizim için namus meselesidir. Herkes işine bakmalıdır. Bizim Viyana Büyükelçiliği'ne atanan şahısla hiçbir ilgimiz yoktur, sorumluluk hükümetindir. MHP'ye sosyal medyadan istikamet çizilemez."
