Bahçeli 'Serok Erdoğan'a sessiz kaldı, 'Serok Davutoğlu'na yüklendi
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'na "Serok Ahmet" sloganı üzerinden yüklenen Bahçeli, Tayyip Erdoğan'a yönelik Diyarbakır ziyaretinde atılan aynı slogana sessiz kaldı.
Bahçeli "Hiç kimse niyet okuyuculuğu yapmasın. Serok Ahmet fitneyi bıraksın. Onun Serok'luğu bölücülüğün umududur. Serok Ahmet, zillet çamurunun içinde çırpınmaktadır. Erken seçim dayatması yalnızca CHP'nin yalnızca İP'in yalnızca HDP'nin talebi değildir. Aziz milletim, şu gerçeklerin özellikle anlaşılmasını rica ediyorum. Oyun içinde oyun vardır. Demokrasi paravanı altında Türkiye'nin sırtını yere getirme stratejisi kontrollü şekilde yapılmaktadır." dedi.
Ağırlıklı olarak 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin ayırdığı konuşmasında Bahçeli, muhalefet partilerine yüklendi. "15 Temmuz'un sis bulutu henüz dağılmamıştır" diyen Bahçeli, son günlerde TBBMM'ye getirilen torba kanun teklifinde yer alan OHAL döneminde yapılan bazı uygulamaların uzatılması konusunu akıllara getirdi.
Cumhur İttifakı geçmişten daha güçlü olduğunu öne süren Bahçeli, 15 Temmuz'un ardından ilan edilen OHAL'le birlikte AKP tarafından siyasi darbe yapıldığı eleştirisi yapan muhalefeti de darbeci olmakla suçladı.
Bahçeli, seçimin 2023 yılında yapılacağına dair söylemini tekrar ederken diğer yandan "Hepinizden beklentim seçim bölgelerinde her insanımıza ulaşmanızdır" diyerek seçim çalışmalarını başlattı.
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şu şekilde:
"Dün partimizin Merkez Yönetim Kurulu ile Merkez Dispilin Kurulu'nun ortak toplantısını gerçekleştirdik. Türkiye'nin iç ve dış gündemi lle ilgili gelişmeleri değerlendirdik. Aynı zamandapartimizin önümüzdeki süreçte yapacağı siyaseti gözden geçirdik. MHP sahadadır, kalptedir. Taşıdığı mücadelenin fevkinde bir partidir. Biz çıkarlarımızın değil ülkülerimizin peşindeyiz.
"Son günlerde Cumhur İttifakı'nı hedef alan alçak kampanyalara kulağımız kapalıdır. Cumhur İttifakı dünden daha güçlü bir şekilde ayaktadır. Cumhur İttifakı Kuvva-i Milliye ruhudur.
"15 Temmuz, inancın işgale karşı direncidir. 15 Temmuz demokrasi ve milli birlik günüdür. Bugün Türkiye için aynı zamanda bir eşik, dönüm noktasıdır. Yıllarca TSK'ya yasa dışı yollarla sirayet eden FETÖcüler Türk milletine silah doğrultmuş, bomba yağdırmıştır.
"FETÖ' cü teröristler 3. bin yılda Asya'nın Hristiyanlaştırılmasına hizmetle görevlendirmiş, Kürdistan'ın doğumunu hızlandırmak için görevlendirilmiştir. Üzerinde yaşadığımız vatan toprakları tarih boyunca Türk milletinin kanıtla mühürlenmiştir. Aziz milletimiz, asırlardan beri bağımsızlık onuruna düşkün, egemenlik haklarına bağlı olarak var olagelmiştir.
"Bizim bizden başka dostumuz yoktur. 15 Temmuz hain teşebbüsünün dış bağlantıları konusunda yaygın söylentiler malumun bir nevi ilanı, saklanmak istenen ilişki ağlarının ifşasıdır. Darbe mekaniğinin arkasında Türkiye'ye kin beseleyen odakların olduğu tartışma götürmez.
'15 TEMMUZ'UN SİS BULUTU HENÜZ DAĞILMAMIŞTIR'
"15 Temmuz'un sis bulutu henüz dağılmamıştır, kripto damar henüz kurumamıştır. Demokrasi, hukuk, insan hakları ve özgürlük konularında mangalda kül bırakmayan ülkeler teröristlere kol kanat germektedir. Katilleri besleyip doyurmaktadır. Pensilvanya'da terör inleri dağıtılmadan, terörist başı Gülen ve çetesi hesap vermedikten sonra Türk milleti rahat nefes alınmayacaktır.
"İmralı canisi, nasıl başına çuval getirilip Türkiye'ye getirildiyse, Gülen de aynı şekilde derdes edilip ülkemize getirilmelidir. Başka çare yoktur. Başka çözüm yoktur. Başka seçenek yoktur. İhanetin bedeli başka türlü ödenmiş olamayacaktır. ABD, FETÖ'yü Türkiye aleyhine imal etmemişse, Gülen'i Türkiye'ye iade etmelidir. Bu tarihi görevin terörizmle mücadeleye destek vermekle mükelleftir. 251 şehidimizin dökülen kanları hala yerdedir.
"İP Başkanı, FETÖ'cüleri kastederek 'Bütün ağababaları uçup gitti, ne kadar gariban varsa içerde' demiştir. Gariban dediği, soruları çalan hırsızlardır, kalemini ve vicdanını satan savcı ve hakimlerdir. İçeridekiler gariban değil casusdur, haindir, katildir. CHP yönetimine göre 15 Temmuz tiyatrodur, masaldır.
"CHP yönetimine göre 15 Temmuz tiyatrodur. Asıl darbe ise 20 Temmuz'da ilan edilen OHAL'dir. 15 Temmuz gecesi vatanı işgal etmek isteyenler neyse, bu düşmanlığa tiyatro diyenler de aynısıdır. CHP ile İP, HDP'nin yörüngesine sabitlenmenin yanı sıra PKK'nın çizgisine taşınmışlar, FETÖ ile tek yumurta ikizi haline gelmişlerdir. Bizim gerçek mağdurlara diyecek bir sözümüz yoktur. -
"Diyorlar ki mağdurların işe iade talepleri buzdolabında bekletiliyor. CHP, emperyalizmin dolmuşuna binmiş, melanet yolculuğuna çoktan çıkmıştır. CHP yönetimi milli mücadele yıllarında görev almış olsaydı 7 düvele mazlum muamelesi yapardı. Kılıçdaroğlu yalan ve iftira kampanyasına yenisini eklemektedir. Biz onu dinlerken utanıyoruz.
‘EY KILIÇDAROĞLU, İDDİALARINLA İLGİLİ BİR TESPİTİN VARSA AÇIKLAMIYORSAN NAMERDİN AĞABABASISIN’
"Dün bir gazeteye verdiği beyanatta, 'Bahçeli bürokratik kadroları bu vesileyle devlete yerleştiriyor' demiş. Bizi devlete sızan karanlık örgütlerle bir tutmak, aynı görmek, fişlemeye çalışmak en adi cinayettir, en alçak hıyanettir.
"12 Eylül sonrası dava arkadaşlarımızın çile ve işkenceye maruz kalmaları, idam etmeleri karşısında devlete sitem etmedik. Fikriyatımızın ve inancımızın gereğini yaptık. Yağlı urganlardan şikayet yerine Allah'ın dediği olur dedik.
"Ey Kılıçdaroğlu, iddialarınla ilgili bir tespitin varsa açıklamıyorsan namerdin ağababasısın. Bizimle gönül bağı olan bir kardeşimizin, hakkı olmayan bir göreve yükseltilmesiyle ilgili en küçük bilgi ve belgen var da deşifre etmiyorsan müfteriğin en önde gidenisin. Bizim kadrolaştığımızı, koltuk sevdasına kapıldığımızı iddia eden yazar ve yorumcular, bildiklerinizi kamuoyu ile paylaşmazsanız alçaksınız, ahlaksızsınız.
"Son günlerde manidar bir zamanlamayla başını kaldıran bir sanatçı ve siyasetçi, katılmış olduğu bir TV programında, 'Benim ağzıma kimse FETÖ filan gibi tabirleri takamaz' diyerek asıl yüzünü sergilemiştir. Çürümüş ve kibir kulesi bu şahıs, merhum Başbakan Ecevit'e ağır bir ithamda bulunmuştur, reddediyoruz. Merhum Ecevit'in devlete ve millete bağlılığını tartışmak isteyenleri de Allah'a havale ediyoruz. Güneş toplamakla meşhur bu kişinin bir tek Kılıçdaroğlu'na laf etmediği, hakkında ileri geri konuşmadığı hepimizin gördüğü bir gerçektir. Danışıklı dönüş, bir siyaset planlaması sahnededir. Önemli olan söyleyenin kimler tarafından konuşturulduğudur.
DEMOKRASİ KONFERANSINI HEDEF ALDI
"29 Haziran 2021'de yaptığımız grup toplantısında ABD'de kurulan Türk demokrasi projesinden bahsetmiştim. Türk düşmanlarının, Türk demokrasi projesi şemsiyesi altında buluştuğunu ifade etmiştim. Aynı günde, Kılıçdaroğlu dostlarıyla demokrasi getireceğini açıklamıştı. Şu ibretlik benzerliğe bakın ki, yine o tarihlerde aralarında Zülfü Livaneli'nin de yer aldığı 220 bileşenden müteşekkil sözde demokratik kurum ve kişiler tarafından çağrısı yapılan Büyük Demokrasi Konferansı yapılmış, bildiri yayımlanmıştır. ABD'de ortaya çıkan Türk demokrasi projesinin senaristleri ne demişse, neyi önermişse Türkiye'de toplanan lekeli büyük demokrasi konferansında aynılarını söylemiştir. Her tarafından içi boşaltılmış, boyası dökülmüş bir demokrasi kuşatması altındayız.
"Serok Ahmet fitneyi bıraksın, buradan ona ekmek çıkmayacaktır. Onun Serokluğu bölücülüğün umududur. Edepsizce bizi Kürt ve Kürtçe düşmanı göstererek, Serok Ahmet gafletinin pençesindedir. Serok Ahmet zillet çamurunun içindedir.
‘BAL GİBİ BUZ GİBİ CHP, HDP, İP ORTAKTIR’
"Hiç kimse niyet okuyuculuğu yapmasın. Serok Ahmet fitneyi bıraksın. Onun Serok'luğu bölücülüğün umududur. Serok Ahmet, zillet çamurunun içinde çırpınmaktadır. Erken seçim dayatması yalnızca CHP'nin yalnızca İP'in yalnızca HDP'nin talebi değildir. Aziz milletim, şu gerçeklerin özellikle anlaşılmasını rica ediyorum: Oyun içinde oyun vardır. Demokrasi paravanı altında Türkiye'nin sırtını yere getirme stratejisi kontrollü şekilde yapılmaktadır.
"Hani ittifak yoktu? Bal gibi buz gibi CHP, HDP, İP ortaktır. Kimin cumhurbaşkanı adayı olacağı konusu da aralarında ihtilaf yaratmıştır. Zillet ittifakına tavsiyem kimin aday olacağını öğrenmek istiyorlarsa ajanslarına sorsunlar, cevap alamazlarsa Biden'a sorsunlar.
"Hiçbir ülke bize demokrasi dersi verecek kadar sicili temiz değildir. Bileğimizi bükemeyeceklerdir. Türk milletini yenemeyeceklerdir. Büyük Kürdistan ve Büyük İsrail hedeflerinin gerçekleşmesini ümit edenler muhakkak kaybedeceklerdir. Cumhur İttifakı geleceğe yürürken ayak bağı olanlar demokratik yolla kenara itilecektir. Bu milletin yürüyüşünü durduramazlar. Cumhur İttifakı güvencedir.
‘HEPİNİZDEN BEKLENTİM SEÇİM BÖLGELERİNDE HER İNSANIMIZA ULAŞMANIZDIR’
"Siyasette ara olmadığını sizler gayet iyi bilmektesiniz. Hepinizden beklentim seçim bölgelerinde her insanımıza ulaşmanızdır. Her eli tutunuz, her haneye giriniz. Bahane istemiyorum, yılgınlık istemiyorum. Seçimler 2023 yılının haziran ayında yapılacaktır. Yaygara koparanları muhatap dahi almayın. MHP'yi küçümseyip oy oranlarının düştüğünü söyleyenlere hanyayı da Konya'yı da gösterelim."
