Ayşe Gökkan’ın duruşması görüldü: Polis avukat ve izleyicileri zorla salondan çıkardı

Ayşe Gökkan’ın duruşması görüldü: Polis avukat ve izleyicileri zorla salondan çıkardı
TJA Dönem Sözcüsü Ayşe Gökkan’ın yargılandığı davanın duruşması Diyarbakır’da görüldü. Mahkemede yaşanan tartışma üzerine  polis avukat ve izleyicileri zorla salondan çıkardı.

ARTI GERÇEK - Tutuklu yargılanan Özgür Kadın Hareketi (TJA) Sözcüsü Ayşe Gökkan’ın "örgüt yöneticiliği" ve "örgüt üyeliği" iddiasıyla yargılandığı davanın 22’nci duruşması, Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya Ayşe Gökkan’ın ailesi, avukatları, HDP Diyarbakır Milletvekilleri Semra Güzel ve Dersim Dağ, aralarında Rosa Kadın Derneği ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği yöneticilerinin bulunduğu çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile HDP ve DBP il ve ilçe yöneticileri katıldı. Gökkan’ın ailesi, avukatları, kadın aktivistler ve siyasi parti temsilcilerinin katıldığı duruşmada mahkeme başkanı ve avukatlar arasında tartışma çıktı. Tartışmalar arbedeye dönüştü, Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren mahkeme başbakanı tarafından salondan çıkarıldı. Çevik kuvvet polislerinin alındığı duruşma salonunda bazı avukatlar darp edilirken, polisin sert müdahalesi nedeni ile Gökkan’ın ablası Mihrican Gökkan, hastaneye kaldırıldı. 

DEMOKRATİK EYLEM VE ETKİNLİKLER SUÇ SAYILDI

Mahkeme savcının mütalaasının vermesi ile başladı. Gökkan’ın DTK ile bağı olduğunu belirten iddia makamı, Gökkan’ın DTK içerisinde yer alarak "örgüt propagandasını" dönüşen eylemlere katıldığını ve "örgüt üyesi" suçunu işlediğini iddia etti. Savcı mütalaasında ayrıca Gökkan’ın dönem sözcüsü olduğu TJA ile KJA yanı sıra Rosa Kadın Derneği faaliyetlerini de suç kapsamında değerlendirerek iki ayrı "örgüt üyesi olmak" suçundan cezalandırılmasını istedi. Gökkan’a yöneltilen suçlamalar bununla sınırlı değildi. 2011 yılında kurulan Barış Çadırı eylemlerinden dolayı Gökkan’a ‘örgüt propagandası yapmak’ suçlarından ceza verilmesini isteyen iddia makamı, Gökkan’ın tutuklu halinin devamını istedi.

GÖKKAN’A İDDİANAME VERİLMEDİ

Savcı mütalaasının ardından savunma yapan Ayşe Gökkan, 7 aydır savunmasız bir şekilde cezaevinde tutulduğunu söyledi. Cezaevine avukatları tarafından getirilen iddianamenin çok olduğu gerekçesi ile cezaevi yönetimi tarafından kendisine verilmediğini belirten Gökkan, iddianameyi hala okuyamadığını söyledi. İddianameyi okuyarak üzerine atılı suçlara tek tek cevap vermek istediğini belirten Gökkan, "Bir kısmını bildiğim, bir kısmını bilmediğim iddialar için ek süre istiyorum" dedi.

MAHKEME BAŞKANI, BEN İZİN VERMEDEN KONUŞMAYIN

Bunun üzerine Gökkan’ın avukatı Berfin Gökkan, ek süre talebine ilişkin konuşmak istedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı konuşmayı engelleyerek, "Ben izin vermeden konuşmayın. Bir daha bir daha söz hakkı vermeden konuşmayın, atarım dışarı. Haddinizi aşmayın. Bayan polis getirin. Habersiz konuşan olursa atılacaksınız. Burada ben ne dersem o, nihai karar benimdir" dedi. Mahkemede yaşanan bu olay mahkeme başkanı tarafından ise şu şekilde tutanağa geçirildi:

"Sanık avukatı söz hakkı istemeden konuşmaya çalıştı. Sanık müdafileri söz almadan konuşmamaları konusunda uyarıldı. Sanığın savunmasını kesmemeleri konusunda uyarıldılar. İzinsiz konuşmalarıyla insicamını bozduklarını devam etmeleri için dışarı çıkarılmakla uyarıldı."

GÖKKAN: POLİSLER VE GİZLİ TANIKLAR BİR AYŞE YARATMIŞ, AMA BU AYŞE BEN DEĞİLİM

Gergin bir şekilde süren duruşmada ek süre talebi reddedilmesinin ardından Gökkan savunmasına devam etti. Hem kendisinin, hem de avukatlarının mahkemede zorluk yaşadığını ifade eden Gökkan, özgür bir şekilde kendisini ifade edemediğini söyledi. İddianamede kendisine yöneltilen suçlamalara değinen Gökkan, "Üye olduğum tüm kurumlar illegal gösterildi. O halde dünyadaki tüm kurumlar illegaldir. Öte yandan Barış Çadırı Kaymakam ve polis tarafından izin alınarak kuruldu. O kadar ses kaydım varken neden onlarla yaptığım konuşmaların ses kaydı yok. Beraat ettiğim dosyalar oldu ama yine de iddianamede yer alıyor. Hazırlanan iddianamede anlatılan kişi ben miyim, başkası mı anlamadım. Polisler ve gizli tanıklar bir Ayşe yaratmış, ama bu Ayşe ben değilim. Mardin, Diyarbakır ve İstanbul ATK de ses kaydım alındı. Ama benim sesim olmadığı ortaya çıktı. Alınan el yazımın herhangi bir suçlamayla ilişkisi çıkmadı. Kendi pasaportumla gittiğim tüm etkinlikler suç sayılıyor. 1993 yılından beri kayıtlarda varım. Neden herhangi bir suç üzerinde yakalanmadım. Telefon tapelerim ve tüm konuşmalarımın çevirisini talep ediyorum" dedi.

"ANNEMİN CENAZESİNE GİDEMEDİM, BU BİR ZULÜMDÜR"

Kendisinin gazeteci, araştırmacı, yerel ve uluslararası tanınan bir aktivist olduğunu belirten Gökkan, kaçacağı yönündeki iddiaları reddetti. "Asla ama asla bu toprakları terk etmem" diyen Gökkan, savunmasını şu sözlerle sürdürdü:

"Tüm dünya erkekler tarafından yönetiliyor. Nereye gidersem gideyim her yer aynı. Bütün hayatım polislerin gözlemi altında geçti. Bu kadar gözlem altında tutulurken nasıl herhangi bir suç üzerinde yakalanmam. Annem öldü sorun çıkarırım diye cenazesine gidemedim. Bu bir zulümdür. Zulüm karşısında boyun eğersem suçlu olurum."

AVUKATLAR DARP EDİLEREK SALONDAN ÇIKARILDI

Gökkan’ın savunmasının ardından bir avukat ayağa kalkıp dışarı çıkacakken mahkeme başkanı "Avukat hanım nereye gidiyorsunuz benden izin almadan" dedi. Mahkeme başkanının bu sözlerine Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren tepki gösterdi. "Avukatları savunma makamı olarak görmek zorundasınız" diyen Eren, "Sözümü kesmezseniz ben konuştuktan sonra sizi dinlerim" dedi. Bunun ardından mahkeme başkanı polislere Baro Başkanı Eren’i ve avukatları dışarı çıkarmasını söyledi. Buna Tepki gösteren avukatlar dışarı çıkmak istemedi. Bunun ardından polisler avukatları zorla salondan çıkardı. Avukatları zorla darp ederek duruşma salonundan çıkaran polis, Ayşe Gökkan’ın yeğeni olan Vedat Gökkan gözaltına almak istedi. Gözaltını avukatlar ve milletvekilleri engelledi. Ayşe Gökkan’ın  ablası Mihrican Gökkan ise fenalık geçirerek hastaneye kaldırıldı. 

TUTUKLUK HALİNİN DEVAMINA KARAR VEREN MAHKEME DURUŞMAYI 20 EKİM'E ERTELEDİ

Yaşanan arbedenin ardından duruşmaya katılan izleyiciler adliyenin dışına alındı, içeriye sadece Ayşe Gökkan’ın avukatları alındı. Avukatlar ise devam eden duruşmada reddi hakim talebinde bulundu. Ayşe Gökkan hakkında tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, reddi hakim talebine ilişkin ise ara kararın kesinleşmesinin beklenilmesine karar vererek duruşmayı 20 Ekim’e erteledi.

Öne Çıkanlar