Sivas Katliamında iki kızını kaybetmişti: Yeter Sivri adaleti göremeden vefat etti

Sivas Katliamında iki kızını kaybetmişti: Yeter Sivri adaleti göremeden vefat etti
Sivas Katliamında kızları Asuman ve Yasemin Sivri'yi kaydeden ve 31 yıldır adalet mücadelesi veren Yeter Sivri vefat etti. Pir Sultan Abdal kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe: Yeter Ana, Sivas’ın ışığını bugüne kadar söndürmedi. Şimdi o ışık bizde.

Mehmet MENEKŞE


AMASYA - Sivas'ta 2 Temmuz 1993'te 33 aydın ve sanatçı ile 2 otel görevlisinin öldüğü katliamda kızları Asuman ve Yasemin Sivri'yi kaybeden Yeter Sivri öldü. Ankara'da tedavi gördüğü hastanede öldü. Sivas Katliamı Davasında zamanaşımı kararı verilmesinden sonra rahatsızlanan Sivri, bir süredir sağlık sorunları yaşıyordu. Yeter Sivri'nin cenazesi Ankara'da yarın (25 Nisan) saat 12.00'de Pir Sultan Abdal Oran Cemevi'nde düzenlenecek törenin ardından Karşıyaka Mezarlığında toprağa verilecek.

'HEP DİK DURDU'

Artı Gerçek'e konuşan Pir Sultan Abdal kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, "Sivas’ta katledilen canlarımızın geride kalan tüm yakınlarının da bu davayı sürdüren bizlerin de örgütümüzün de anasıydı. Madımak Katliamı davalarında 31 yıldır süren mücadelede en önde olanlardandı. Madımak davalarında, duruşmalarında ve özellikle katillere karşı mahkemede gösterdiği tutumda hep dik başlıydı, hep dik durdu. Sonuna kadar da adalet için mücadele etti. Sadece kendi çocuklar için değil, 'Sivas için adalet herkes için adalet' şiarıyla yol yürüdü. Hepimizin saygı duyduğu, karşısında evladı gibi özel çaba gösterdiğimiz bir insandı. Uzun zamandır tedavi görüyordu, birbirini tetikleyen hastalıklarla baş edemedi. Ne yazık ki Madımak Davasının zaman aşımına uğratıldığı yıl içerisinde hakka yürüdü" dedi.

'SİVAS'IN IŞIĞINI SÖNDÜRMEYECEĞİZ'

Sivas Katliamı Davasının takipçisi olacaklarını belirten Erçe, "Bizim sözümüz var. Ne Yeter Anamız ne de diğerleri sadece Hak’a yürüdüler, asla ölmediler. Onların devirleri daim, mekanları gönüllerimiz olacak. Hem halkımıza veriğimiz sözümüz hem Sivas’ta katledilen canlarımıza verdiğimiz sözümüz hem de onların anne babalarına, kardeşlerine, dostlarına verdiğimiz sözlerimiz var. Asla ve asla bu davadan geri durmayacağız ve mutlaka er ya da geç mutlaka hesabını soracağız. Bugün olmaz ise bizden sonra çocuklarımız kesinlikle ve kesinlikle hesabını soracak. Yeter Ana, Sivas’ın ışığını bugüne kadar söndürmedi. Şimdi o ışık bizim elimizde. Sivas’ın ışığını asla söndürmeyeceğiz" diye konuştu.

'ADALET YERİNİ BULANA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ'

Sivas Katliamı Davasında 31 yıldır adaletin sağlanamadığını dile getiren Erçe, "İçimiz yanıyor. Cenazeye gelenlerin gözlerine bakamayacağım. Ne diyeyim, kusura bakmayın olmadı mı diyeyim? Kusura bakmayın adalet yerini bulmadı mı diyeyim? Bu ülkede Sivas için adalet sağlanamadığı sürece ne Gazi için, ne Gezi için, ne Suruç için, ne 10 Ekim için adalet sağlanamayacak. Soma için de deprem bölgesi için de adalet sağlanamayacak. Yıllardır, 'Sivas için adalet herkes için adalet' diye haykırmamızın sebebi budur. Bu dava divana kaldıysa divanı biz kuracağız ve Madımak Katliamı Davasında adalet yerini bulana kadar mücadele edeceğiz. O divan biziz artık" dedi.

Öne Çıkanlar