'Nas'ı hatırlayan kalmadı, kurda artışla 'KKM hesapları terk edilmesin diye mi' sorusu akla geldi

'Nas'ı hatırlayan kalmadı, kurda artışla 'KKM hesapları terk edilmesin diye mi' sorusu akla geldi
TL'nin dolara karşı değer kaybı artarken, Atilla Yeşilada, vadesi dolmak üzere olan KKM hesaplarından çıkış olmaması için 'kontrollü' olarak kurların artırılmış olabileceğini söyledi.

+GERÇEK - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın 'nas' söylemine karşın faizi altı aydır sabit tutuyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllar içinde bankanın faiz kararlarına daha çok müdahil olmaya başlarken, 2018’den bu yana üç TCMB Başkanı görevden alındı. Bu da yetmedi, bazı Para Politikası Kurulu (PPK) üyeleri de değiştirildi.

Erdoğan, "Faiz belasını bu milletin sırtından kaldıracağız. Anlayan anlar, anlamayan anlamaz. Faizi savunanlarla beraber olmam, olamam" diyerek parti içinden kendisine gelen itirazlara da kapıyı kapatmıştı.

Son faiz indirimin yapıldığı geçen aralık ayında Erdoğan, "Yılbaşından itibaren kurun bu hafta başındaki gibi makul bir seviyede istikrar kazanacağına inanıyoruz" demişti. Erdoğan, bu konuşmasına ekonomiyi yine ‘nas’a bağlayarak şunları söylemişti: "Bu can bu tende oldukça iddiayla söylüyorum: Faiz sebeptir enflasyon netice."

Erdoğan, aynı hafta yaptığı bir başka konuşmasında da, "Bir Müslüman olarak nasların gereğini yapacağız. Hüküm bu!" diyerek de noktayı koymuştu.

Ancak bu ‘noktadan’ sonra TCMB, kur krizi ve enflasyondaki rekor nedeniyle ‘nas’ı pas geçmeyi tercih ederek, altı aydır faiz arttırmıyor.

Öte yandan, hükümetin döviz kurlarındaki artışı frenleyerek, Türk Lirası mevduatın cazibesini artırmak için 21 Aralık 2021’de başlattığı ve örtülü faiz olarak nitelendirilen Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması tam tersine dolarizasyonu körükleyince devlete maliyeti de katlanmaya başladı.

Türk Lirası’nın değer kaybı hız kazanırken, dolar kuru 17,30 TL seviyelerinde. Dolar kuru, 20 Aralık 2021’de 18,35 ile tarihi zirvesini görmüştü.

KONTROLLÜ KUR ARTIŞI MI YAŞANIYOR?

Ekonomist Atilla Yeşilada, Medyascope TV'ye yaptığı açıklamada, iki senaryo olabileceğini belirterek, "Kötü senaryo şirketlerin döviz mevduatına kontrol ve bireysellerin talebi, olumlu senaryo ise Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesabı sahiplerini veya ihracatçıları memnun etmek için kontrollü kur artışı" dedi.

Yeşilada, vade süresi dolmak üzere olan Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarından çıkış olmaması için, "kontrollü" olarak kurların artırılmış olmasını, olumlu senaryo olarak şöyle ele aldı: 

"Vadesi dolan KKM hesapları, düz TL mevduata dönmesin diye dövizin biraz değer kazanmasına izin vererek, bu kişilere birkaç puan ekstra faiz hediye etmek gibi bir amaç olabilir. Bu bilinçlidir, kontrollüdür ve birkaç gün içinde KKM mevduatı yenilendiğinde sona erecektir. En olası senaryo bu. Bayrama kadar dolar/TL 17 sınırını delebilir. Bayramda zaten piyasalar kapalı. Sonra yeniden Merkez Bankası müdahale eder." 

İhracatçının kurdan memnun olmadığını ve rekabet avantajını kaybettiğini, Eximbank’ın sübvansiyonlu kredilerine erişmekte zorlandığını söyleyen Yeşilada, "İhracatçıların maliyetleri, yılbaşından bu yana en az yüzde 40-45 arttı. Dolar ve euro ile ihracat yaparken kazançları ise TL bazında yüzde 25 arttı. Bu durumda ihracatçı, ya fiyatında ısrar edip malını satamayacak ya da fiyatını düşürüp euro dolar bazında kâr marjını feda edecek" diye konuştu ve kurun ihracatçıları rahatlatmak için artırılmış olmasının mümkün olan en iyi senaryolardan biri olduğunu belirtti.

Kötü senaryoyu ise "Artık şirketlerin döviz mevduatını istediği gibi kullanmasına izin verilmeyecek" diye anlatan Yeşilada, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) kararlarının, "Döviz mevduatlarını, yatırım malları ithalatında kullanmayacaksanız devlete hediye edeceksiniz" anlamına geldiğini söyledi.

Yeşilada sözlerine şöyle devam etti:

"Hiçbir şirket döviz mevduatını kamuya devretmek istemiyor çünkü geri alamayacaklarını biliyorlar. Döviz mevduatını tutsalar, kredi almakta zorlanacaklar. Şöyle bir çare geliyor akla: İthalat yapıyorlardır. Nasılsa bugün ithal ettiğiniz maddenin TL fiyatı yarın artacak. Şu an üretimde kullanamayacak olsanız bile bunları şimdiden alır depolarsınız. Böylece hem hükümetin ensenizdeki baskısından kurtulursunuz hem de deponuzda kıymetli mal olur. Yarın kendiniz üretimde kullanmasanız bile başkasına satarsınız. Bu kötümser senaryonun başlangıcı." 

Bireysel piyasa aktörlerinden gelen talebin de kur artışında önemli olduğuna dikkat çeken Yeşilada, "Bu sene ortasında ücret zammı yaptık, az bile yaptık, ne kadar çok yapılsa vatandaşın acısı o kadar azalır. Zam yapılmasına hiçbir itirazım yok da, bu parayı alanlar bunun bir kısmıyla tasarruf edecekler. Enflasyon resmi olarak yüzde 78 ve kimse TÜİK’e inanmıyor. Kişiler KKM’den karşılığını alamıyor, TL mevduatına bakıyor ve doğal olarak döviz tutalım diyor. Bu da kötümser bir senaryo" diye konuştu.

Öte yandan, İyi Parti Ekonomi Politikaları Başkan Yardımcısı ve ekonomi yazarı Özcan Kadıoğlu, "Yüzde 19 faiz oranı yüksek diyen hükümet. Kur Korumalı hesaba bundan üç ay önce yatırılan mevduat için bugün yüzde 53,96 faiz ödedi" değerlendirmesi yaptı.

Merkez Bankası eski Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara da, "KKM'nin hangi faize denk geldiğini kabaca hesaplamaya çalıştım. Mart sonundan beri vadesi dolanların ortalama bileşik faiz eşleniği yüzde 63 olmuş" değerlendirmesi yaptı. Kara, "Dövizini tutup KKM'ye geçmeyen zarar etmemiş. KKM'nin cazip olması için ek tatlandırıcı lazım" dedi.

Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, Kur Korumalı Mevduat Sistemi’nin döviz kuru üzerinde ciddi bir etkisinin olmadığını belirtti.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar